Ekrem İmamoğlu'nun nüfus kağıdında 4 Haziran 1970 doğumlu olduğu belirtiliyor. 1987-88 yılında Trabzon Lisesi’ni bitirdi. O yıl girdiği Öğrenci Yerleştirme Sınavı'nda (ÖYS) inşaat fakültelerini kazanamayınca Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Fakültesi’ne kaydını yaptırmak için Kuzey Kıbrıs’a gitti. Kendi internet sitesinde inşaat fakültesine kaydolup ardından Girne Amerikan Üniversitesi'nde İngilizce İşletme Yönetimi Bölümü’ne geçtiğini belirtiyor. Ancak 5 Mart’ta İstanbul Cumhuriyet Savcısı’na verdiği ifadede bu üniversiteye kaydolmadığını söyledi.
“Girne Amerikan Üniversitesi’ni beğenince kayıt kaptırmak istedim”
İmamoğlu ifadesinde şunları söyledi: “Rahmetli amcam ile gitmiş olduğum bu seyahatte Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Bölümü ile ilgili kayıt girişimi yapmış olmama rağmen orada ziyaret ederek gördüğüm Girne Amerikan Üniversitesi İşletme Bölümü’nü çok beğendim. Amcamı ikna ettim ve aşağıda anlatacağım şekilde o bölüme kaydımı yaptırdım. Kıbrıs’taki öğrenim hayatıma öncelikle Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’ne girmek niyetiyle kayıt olmaya gittim. Sonrasında Doğu Akdeniz ve Girne Amerikan üniversiteleri seviye sınavlarına girdim. İnşaat mühendisliği okumak istememem hasebiyle Girne Amerikan Üniversitesi İşletme Yönetimi Bölümü’ne 1988 yılında kayıt yaptırdım. Basına yansıyan Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’ne kayıt yaptırmadım. Bu konuda geçen bilgiler yanlıştır.”
Girne Amerikan Üniversitesi kayıtlarına göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu’nun 5 Eylül 1988’de kayıt yaptırdığı görünüyor.
Ekrem İmamoğlu neden ve nasıl İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçiş yaptı?
İmamoğlu, Girne Amerikan Üniversitesi’nde bir yılı hazırlık olmak üzere iki yıl eğitim aldı. İstanbul Üniversitesi, 30 Temmuz 1990 tarihinde Milliyet gazetesinde bir ilan yayımlayarak "yatay geçiş yoluyla" bünyesindeki fakültelere öğrenci alınacağını duyurdu.
İstanbul Üniversitesi, 14 Eylül 1990 tarihine kadar ortalama notu en az 60 olan, alt sınıflardan dersi bulunmayan ve bir önceki ders yılında tüm derslerinden geçmiş öğrencilerin ara sınıflara geçiş yapabilmesi için başvuru kabul edeceğini ilan etti. İlanda ayrıca, İngilizce İşletme Bölümü’nün ikinci sınıfına toplam 10 öğrenci kabul edileceği de belirtiliyordu.
Saraçhane’deki İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) binasında düzenlenen toplantıda, Avukat Mehmet Pehlivan, İstanbul Üniversitesi'nin aynı yıl Milliyet gazetesinde yayımladığı yatay geçiş ilanını, İmamoğlu’nun 20 Ağustos 1990 tarihli yatay geçiş başvuru belgesini, ders notlarını içeren transkripti, Kıbrıs’taki üniversitenin başarı belgesini ve İstanbul Üniversitesi Kabul Komisyonu ile İşletme Fakültesi Yönetim Kurulu’nun kabul kararlarını gazetecilerle paylaştı.
25 Şubat'ta İBB'nin Saraçhane'deki binasında basın toplantısı düzenleyen İmamoğlu'nun avukatı Mehmet Pehlivan, "Başvuru zamanında yapılmış, altı sayfalık transkriptte İmamoğlu'nun tüm derslerinden geçtiği belirtiliyor. Yatay geçiş sırasında not ortalaması 62,5'tir" dedi.
Pehlivan, İstanbul Üniversitesi Yatay Geçiş Komisyonu’nun oybirliği ile yatay geçişin kabulünü İşletme Fakültesi Yönetim Kurulu’na önerdiğini, adı geçen kurulun da bu talebi onayladığını belirtti.
İmamoğlu’nun üniversite diploması ne zamandır tartışılıyor?
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploması konusunu kamuoyuna taşıyan ilk isim Veryansın TV Genel Yayın Yönetmeni Erdem Atay oldu.
İmamoğlu cephesi bu iddiaları İBB Başkanı’nın İstanbul Üniversitesi’nden mezun olduğunu gösteren diplomayı yayınlayarak tekzip etti. Ancak Atay yatay geçiş belgelerinin paylaşılmasını istedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 30 Eylül’de İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ni ziyaret etti. İmamoğlu, o ziyarette yaptığı açıklamada, "Ben 90 yılında bu okula geçiş yaptım. Bu okula geçişin 89 yılında başladığını, hatta ev arkadaşımın da Kıbrıs’tan geçtiğini öğrendim, onun adına mutlu oldum. Sonra 90’da başvurdum, burada 3-4 yıl boyunca bu tür geçişler yapıldı. Sonra kapatıldı" dedi.
Kamuoyu İmamoğlu’nun diploması konusunun Yüksek Öğretim Kurumu’nun radarına girdiğini Mahmut Övür’ün 17 Aralık’ta Sabah gazetesinde yayınlanan köşe yazısından öğrendi. Övür, yazıda “YÖK'e (Yüksek Öğretim Kurumu) göre ortada bir ‘suç’ var ama zaman aşımına uğradığı için herhangi bir cezai soruşturma açılma olasılığı yok. Ancak iş burada bitmiyor. Şimdi de kötü haberi verelim. Dosya idari hukuk açısından incelenmek üzere Danıştay'a gönderilmiş. Ortada zaman aşımına uğrayan bir suç var ama o suç sonucu elde edilen bir diploma da var. Şimdi Danıştay suç işlenerek elde edilen o diplomanın geçerli olup olmayacağına karar verecek” ifadelerini kullandı.
Neden İmamoğlu’nun yatay geçişinde usulsüzlük yapıldığı iddia ediliyor?
İmamoğlu’nun iki yıl öğrenim gördüğü Girne Amerikan Üniversitesi o dönemde YÖK’ün denklik verdiği yüksek öğrenim kurumlarından biri değildi.
Yeni Şafak gazetesi, 14 Mart 2025’te yayımladığı İstanbul Üniversitesi Arşiv Kütüğü’nde yer alan belgede, İmamoğlu’nun Doğu Akdeniz Üniversitesi’nden yatay geçiş yaptığı bilgisine yer verdi.
Belgede ayrıca, İmamoğlu’nun 2 Ekim 1990’da İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne kayıt yaptığı da belirtiliyor.
İmamoğlu cephesi, söz konusu dönemde yürürlükte olan mevzuata göre yatay geçiş için tanınma ve denklik şartı aranmamış olduğunu savunuyor.
İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, “İstismar edilen karar 18 Kasım 1991 tarihli YÖK Yönetim Kurulu Kararı. Bu kararda Girne Amerikan Üniversitesi’nin bağlı olduğu ABD’deki üniversitenin YÖK tarafından tanınırken, Girne’deki kampüsünün tanınmadığı belirtiliyor. İmamoğlu’nun yatay geçiş müracaatı Ağustos 1990’da. Yani YÖK’ün istismar edilen bu kararından 1,5 yıl öncesinden yapılan bir müracaattır. YÖK’ün tanıma ve denklik işlemlerinin yasal bir dayanağa kavuşması ancak 14 Temmuz 1996 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Denklik Yönetmeliğiyle olmuştur. Yani YÖK’ün tanıma ve denklik kuralı Sn. İmamoğlu’nun yatay geçiş müracaatından tam 6 yıl sonra getirilmiştir” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu’nun yatay geçiş süreci ile Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) rapor hazırladı mı?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine YÖK’ün 17 Şubat 2025 tarihinde İmamoğlu’nun yatay geçişi ile ilgili bir rapor hazırladığı 25 Şubat’ta kamuoyuna yansıdı. Ulusal medyada birçok yayın organında yer alan bilgilere göre raporda “İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanlığı tarafından tanınırlık, yatay geçiş, yatay geçiş kontenjanları, ilan süreleri ve yatay geçiş kabulüne dair işlemlerin Yükseköğretim Kurulu kararlarına ve usulüne uygun yürütülmediği kanaatine varılmıştır” ifadelerine yer verildi.
YÖK Raporu’nda, University College of Northem Cyprus adını kullanan Girne Amerikan Üniversitesi’nin 1990 yılında yatay geçiş yapılabilecek üniversiteler arasında yer almadığı ve bu üniversitenin ancak 1993 yılında tanınırlık aldığı vurgulandı.
YÖK Başkanlığı’nın 1988 ve 1992 tarihli yazılarına istinaden, o tarihte KKTC'de faaliyet gösteren yükseköğretim kurumlarından sadece Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin tanındığı da belirtildi.
İmamoğlu cephesi ise 1995 yılında YÖK’ün denklik verdiği 1991 yılına ait Girne Amerikan Üniversitesi diplomasını ortaya koyarak bu iddiayı çürütmeyi çalıştı.
İmamoğlu’nun avukatları YÖK Raporu’na imza atan ve katkı sağlayanlar hakkında “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, görevi kötüye kullanma, halkı yanıltıcıyı bilgiyi alenen yayma, resmi belgeyi gizleme, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan ve iftira suçları kapsamında” suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ne zaman ve neden soruşturma başlattı?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “evrakta sahtecilik” iddiasıyla soruşturma yürüttüğü YÖK Raporu’nun hazırlanmasından dokuz gün sonra 26 Şubat’ta Ekrem İmamoğlu’nun ifadeye çağrılmasıyla ortaya çıktı.
Başsavcılığın aynı günlerde İstanbul Üniversitesi’ne bir yazı göndererek İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesini istediği de belirtildi.
İmamoğlu 5 Mart’ta Çağlayan Adalet Sarayı’nda soruşturma kapsamında İstanbul Cumhuriyet Savcısı’na ifade verdi. İBB Başkanı yürütülen sürecin hukuk devletiyle bağdaşmadığını söyledi.
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirleyeceği önseçim öncesi 13 Mart’ta Bursa’da bir toplantıda konuşan İmamoğlu, Başsavcılığın üniversiteye ikinci kez yazı gönderdiğini ve 23 Mart’ta yapılacak CHP önseçimi öncesi diplomasının iptal edilmek istendiğini dile getirdi. İBB Başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine rakip olmasını engellemek için yolunu kesmek istediğini de öne sürdü.
İstanbul Üniversitesi, İmamoğlu’nun diplomasının tartışıldığı süreçte bugüne kadar ne yaptı?
İmamoğlu’nun diploması konusu ilk kez İBB Başkanı seçildikten yaklaşık dokuz ay sonra 15 Şubat 2020’de CİMER’e (Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi) yapılan bir şikayetle İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün önüne geldi.
Dönemin rektörü Osman Ak’ın yazısına yanıt veren İşletme Fakültesi Dekanı Kamil Ahmet Köse kayıt koşullarının yerine getirildiğini belirterek bir usulsüzlük olmadığını vurguladı.
Dekan Köse, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gönderdiği iki yazıdan sonra bu hafta içinde 11 Mart’ta görevinden istifa etti.
İstanbul Üniversitesi İnceleme Komisyonu’nun İmamoğlu’nun durumuyla ilgili yaptığını incelemeyi tamamladığı belirtiliyor.
İmamoğlu’nun diploması iptal edilmesi Cumhurbaşkanı adaylığı nasıl etkilenir?
Anayasa’nın 101. Maddesi’nde Cumhurbaşkanı adayı olmak için “yüksek öğrenim yapmış” olmak şartlardan biri.
Ancak VOA Türkçe’nin konuştuğu avukatlar, İmamoğlu’nun diplomasının İstanbul Üniversitesi tarafından geri alınması halinde İBB Başkanı’nın idare mahkemesine başvuru yolunun açık olduğunu söylüyor.
Hukuki süreç tamamlanmadan teknik olarak İmamoğlu’nun diploması geri alınmış olmayacak. Yargı süresi İmamoğlu’nun aleyhine sonuçlanırsa ve o süre zarfında yüksek öğrenim diploması almaması halinde Cumhurbaşkanı adaylığı kadük hale gelecek.