Türkiye’de iktidara yakın konumdaki Emekli Memur–Sen, kamu görevlisi emekliler için toplu sözleşme hakkı talebi ve memur ile memur emeklisi arasındaki maaş farkının azaltılmasını istedi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Emekli–Sen de, Ankara ve İzmir’de protesto eylemleriyle, sadece çalışanlar ile aralarında oluşan maaş farkı uçurumu değil memur ve işçi emeklileri arasındaki maaş farklılığına da son verilmesi çağrısı yaptı.
Kamu ve özel sektördeki işçiler için Aralık ayı sonunda net asgari ücret 20 bin 2 lira olarak duyurulurken; memur ve emekli maaşlarındaki 2024 yılı artışı için gözler Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimlere odaklı şekilde partisindeki çalışmalarına devam etmesine karşın, kabinesini 6 Aralık’tan bu yana toplamadı. Erdoğan’ın, yeni yılın ilk Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısında, memur ve emekliler için enflasyon farkı oranında maaş zammı konusunda değerlendirme yapması bekleniyor.
Bu arada Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre yıllık enflasyon yüzde 64,77 olarak açıklanırken; bağımsız araştırma kuruluşu Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), Aralık’ta enflasyonda yıllık bazda artışı yüzde 127,21 olarak duyurmuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın maaşlarıyla ilgili kararı açıklaması öncesindeyse emekliler, düzenledikleri eylemlerde iktidara seslenerek maaş zamlarıyla ilgili beklentilerini dile getirdi.
Emekli–Sen kamu emeklisi için “seyyanen zam” istedi
Emekli Memur-Sen Genel Başkanı Ali Küçükkösen, 2023 Temmuz ayında ek bütçe yasasıyla birlikte kamu görevlilerine 8 bin 77 liralık “seyyanen zam” (tüm çalışanlara yüzdelik zam değil eşit zam) şeklinde yapılan iyileştirmeyi hatırlatarak, emekliler ile çalışan kamu personeli arasındaki maaş farkı uçurumunu kapatmak için kendilerine de seyyanen zam farkı ödemesi yapılması gerektiğini belirtti.
Your browser doesn’t support HTML5
“Mevcut aylıklarla emekliler, ne 6 ay daha mücadele edecek ne geçim derdini sürdürecek ne de hayatını idame ettirecek seviyededir. Emekli olabiliriz. Ama sesimizi meydanlarda yükseltmek için hala genciz. Emekli olabiliriz. Ama hakkımız olanı almak ve sendikal hakka kavuşmak için mücadelemizde kararlıyız” diyen Küçükkösen, kamu görevlisine seyyanen zam verilirken son altı aydır emekliler olarak unutulmayı adaletsizlik kabul ettiklerini söyledi.
İlk “adaletsizlik” başlığını “seyyanen zam” olarak ifade eden Küçükkösen, “Bütçede tasarrufu en rahat nereden yaparız? Emekliden. ‘8 bin 77 TL’yi kamu görevlisine verelim, kamu görevlisi emeklisine ise essiz kalalım’ anlayışı maalesef bu yangını körüklüyor. Emekliler ya emekli aylıklarımız düzeltilsin ya da kamu görevine tekrar dönüş hakkı verilsin diyor” tepkisini paylaştı.
Kamu emeklileri açısından ikinci “adaletsizlik” başlığını ise “eş ve çocuk yardımı yapılmaması” olarak açıklayan Küçükkösen, “Emekli olduğunuzda, ek ödeme, fazla çalışma, tazminat, hatta eş ve çocuk yardımı kesiliyor. Emekli olduğunuzda; eşinizle, çocuğunuzla aranızdaki bağ kopuyor mu? Hayır. Ama geliriniz bu kopuşu yaşıyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişteki bir ifadesine atıfta bulunarak, emekliler olarak enflasyon karşısında ezilmek istemediklerini söyleyen Küçükkösen, “Sosyal devlet ilkesinin de en temel unsuru bu adalet terazisini doğru kurmaktan geçmektedir. 2024 yılı için asgari ücret yüzde 49,11 artışla, 17 bin 2 TL olarak belirlendi. Aralık ayı enflasyon rakamı itibariyle İşçi ile Bağ-Kur emeklisine yüzde 37,57, memur ve memur emeklisine yüzde 49,25 artış yapılacak. En düşük memur maaşı 30 bin 910 TL iken, en düşük memur emeklisi aylığı 14 bin 700 TL olarak belirleniyor. İşçi emeklisi aylığının ise bu tutardan çok daha alt seviyelerde olduğu görülmektedir. Bu artış sonrası en düşük emekli aylığı asgari ücretin dahi altında kalmaktadır. Biz, ayrıcalık ya da hakkımız olandan fazlasını istemiyoruz. İnsan onuruna yakışır emekli aylığı almak, bizi etkileyen toplu sözleşme masasını etkilemek, temsil hakkımızı kullanmak istiyoruz” dedi.
“Emekliler arasındaki ayrımcılık kalkmalı”
DİSK’e bağlı Emekli Sen ise, bugün başkentteki Ulus Meydanı’nda “Düşük Emekli Ücretlerine ve Asgari Yaşama Hayır” sloganıyla mevcut emekli maaşlarını protesto eylemi yaptı ve taleplerini sıraladı.
DİSK Emekli Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, “İktidar kulaklarını tıkıyor, fakat ister kulaklarını tıkasınlar ister gözlerini kapatsınlar; duyacaklar. En düşük emekli maaşı yoksulluk sınırının yarısından az olmayacak şekilde belirlensin istiyoruz. İşçi ve memur emeklilerine yapılan zam oranları arasındaki adaletsizlik ortadan kaldırılsın diyoruz” açıklamasını yaptı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer de Ulus’taki emekli eylemine destek verdi. Taşçıer, “Türkiye’de 16 milyon emekli aylığı, dul ve yetim aylığı alan yurttaşımız var. 11 milyon emekli aylığı alan emeklilerimizin 6 milyonu yani yarısından fazlası ya ikinci bir işte çalışıyor ya da ikinci bir iş arayışı peşinde. Her seferinde ‘Bizi kıskanıyor’ dedikleri Avrupa’nın emeklileri ne yapıyor? Gelip bu ülkenin beş yıldızlı otellerinde tatil yapıyorlar. Emekliler ne istiyor? Yıllarca prim ödediler, bu ülke için çalıştılar. Haklarını istiyorlar, bir lütuf değil. Bu iktidar, emeklileri bu ülkenin üzerine bir yük olarak görüyor. Biz CHP olarak emeklilerin yaşadığı bu adaletsizliği reddediyoruz. İktidarın, en düşük emekli aylığını asgari ücret oranına çıkarması gerekiyor. Bir an önce emeklilere seyyanen zam yapıp ondan sonra enflasyon farkı ve refah payını vermesi gerekiyor” dedi.
VOA Türkçe’nin Ulus’taki eylemde mikrofon uzattığı ve üzerinde “Beni siz delirttiniz” yazılı tişört giyen emekli Hatice Çağlar, “Delirttiler ben kendi kendime delirmedim. Pazara çıktım delirdim, AVM ye girdim, delirdim. Çarşı pazar gezerken delirdim. Hiçbir şey almamaktan delirdim. Ben kendi kendime delirmedim, delirttiler” diye konuştu.
Bir başka emekli Yavuz Parlar, emeklilerden sağlık gideri alınmasına tepkisini paylaşırken; emekli Ali Kurnaz ise, “Biz emekliler insanca yaşamak istiyoruz. Bakın yaptığı zaman zaten şu an bize bir ay veya bir 15 gün yetmeyecek alıp götürecek. Bize verdiği zamları elektriği de, doğalgazıydı işte geçimiydi, marketiydi, manavıydı alıp gidecek. Evimize giderken kasabın önünden geçemez olduk, manavın önünden geçemez olduk. Torunlarımıza harçlık veremez olduk” dedi. Emekli Bedriye Tunçbilek de, kendilerine üç kuruş zam yapılırken piyasa 15 kuruş olunca anlamının kalmadığını söyledi.
İzmir’deki eylemde emekliler başlarına ‘huni’ taktı, “Çıldırmak üzereyiz” yazılı dövizler taşıdı
İzmir’de ise, DİSK’e bağlı Emekli Sen üyeleri, emekli aylıklarına yapılan zammı başlarına ‘huni’ takarak protesto etti. “Çıldırmak üzereyiz” yazılı dövizler taşıyan emekliler yoğun yağmura rağmen Konak’taki Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) binası önünde biraraya geldi. Emekliler, “TÜİK elini cebimizden çek”, “Yaşasın DİSK, yaşasın Emekli-Sen”, “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.
Your browser doesn’t support HTML5
Üzerinde “emekliyim açım” yazılı tişört giyen Emekli-Sen Ege Bölge Temsilcisi Sabahattin Yeşiltepe basın açıklamasını okudu. Yeşiltepe, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2023 enflasyon verilerine göre SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin aylıklarına yüzde 37,56, enflasyon farkına ek olarak toplu sözleşme farkı alan memur ve memur emeklilerinin maaşına ise yüzde 49,25 oranında yapılacak zammı yeterli bulmadıklarını söyledi. Yeşiltepe, “Resmi enflasyon ile gerçek enflasyon oranları arasındaki derin fark sürerken, emeklilere yapılan zam oranları arasındaki fark da eşitsizliği ve adaletsizliği derinleştirmeye devam edecektir” dedi.
Yeşiltepe, “Mevcut ekonomik ortam, emeklilerin açlık sınırının binlerce lira altında ücretlerle yaşam mücadelesi vermesine neden olacaktır. Zira Kasım 2023 için hesaplanan açlık sınırı 13 bin 745 lira, yoksulluk sınırı ise 47 bin 544 lira iken emekli aylıklarının büyük bölümünün zamlı halinin dahi açlık sınırının katbekat altında kalacağı açıktır” şeklinde konuştu.
“Türkiye bir yandan vergi kaçakçılığı ve kara para aklama ile zenginleşenlerin, diğer yandan açlık ve sefalette eşitlenen milyonların ülkesidir” ifadesini kullanan Yeşiltepe, taleplerini şöyle sıraladı: “En düşük emekli maaşı yoksulluk sınırının yarısından az olmayacak şekilde belirlensin. İşçi ve memur emeklilerine yapılan zam oranları arasındaki adaletsizlik ortadan kaldırılsın. İntibak yasası çıkarılarak emekliler arasındaki eşitsizlik giderilsin. Haklı taleplerimiz, biz emeklilerin temsilcileri ile masaya oturulup mutabakata varılarak yaşama geçirilsin. Hazine katkılarınız, resmi enflasyon oranlarınız, üç-beş puanlık refah paylarınız hükümsüzdür. Ekonomik büyümeden pay, insan onuruna yakışır bir emeklilik yaşamı için buradayız.”
Ankara ve İzmir’de talepleri yerine getirilene dek protestolarını sürdüreceklerini açıklayan emekliler, olaysız şekilde dağıldı.