Erdoğan'dan Suriye'nin Kuzeyine Harekat Mesajı

Türkiye ve ABD askeri heyetleri arasında Suriye sınırında “güvenli bölge” için müzakereler devam ederken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Suriye’nin kuzeyindeki terör bataklığını kurutmak ülkemizin en öncelikli meselesi. Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahlarıyla büyütülen bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez” mesajını verdi.

Ankara’da Milli Savunma Bakanlığı ve Pentagon yetkilileri arasında, Suriye’nin kuzeyinde sınır bölgesinde 32 kilometre derinliğinde “güvenli bölge” oluşturulması konusunda dün başlayan müzakerelere bugün devam ediliyor.

Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan bilgilendirmede, “Suriye kuzeyinde koordineli bir şekilde tesis edilmesi planlanan ‘güvenli bölge’ye yönelik ABD askeri yetkilileri ile görüşmelerin bugünkü kısmı saat 10.30’da MSB/Ankara'da başlamıştır” denildi.

Türkiye, ABD’yle müzakere masasında, oluşturulması planlanan güvenli bölgede askeri kontrol yetkisini Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üstlenmesini talep ederken, Erdoğan da bugün Washington’a “müttefiklik” hatırlatması yaptı.

Your browser doesn’t support HTML5

Erdoğan'dan Suriye'nin Kuzeyine Harekat Mesajı

Erdoğan, “Suriye’nin kuzeyindeki terör bataklığını kurutmak ülkemizin en öncelikli meselesidir. Güney sınırımızda adeta kanser hücresi gibi büyüyen, müttefiklerimizin ağır silahlarıyla büyütülen bu yapı ortadan kalkmadıkça Türkiye kendini emniyette hissedemez. Şayet bugün gerekeni yapmazsak Allah korusun yarın bunu daha ağır bedeller ödeyerek yapmak zorunda kalırız. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla başlattığımız süreci, inşallah çok yakında farklı bir aşamaya geçireceğiz. Böylece Suriyeli kardeşlerimizin huzur, esenlik, güven içinde yaşayacağı bir Barış Koridoru’nu kurmuş olacağız. Atacağımız bu adımla, hem ülkemizi hem de Avrupa’yı Suriye kaynaklı düzensiz göç baskısından kurtarmayı hedefliyoruz. Böylece, 8 yıldır vatan hasreti çeken Suriyeli muhacirlerin ülkelerine geri dönüşlerini de hızlandırmayı amaçlıyoruz” dedi.

"Trump S-400’lerin ilişkileri esir almasına izin vermez"

Erdoğan, ABD Senatosu’nun Türkiye’ye yönelik yaptırımlar uygulama girişimlerine yol açmasına karşın Rusya’dan S-400 hava savunma füze sistemi alınması gerekliliği görüşünü de yineledi.

Söz konusu S-400 füze sistemiyle NATO’ya ve F-35 askeri uçaklarına zarar verileceğine dair hiçbir somut veri olmadığını kaydeden Erdoğan, daha önce NATO ve AB üyesi birçok ülke tarafından Rusya’dan benzer hava savunma sistemleri satın alındığını belirtti ve bu ülkeler için sorun olmazken Türkiye için S-400 meselesini krize dönüştürmeyi iyi niyetli görmediklerini söyledi.

Türkiye’nin S-400’leri müttefikleriyle uzlaşamaması nedeniyle “stratejik” değil tamamen “ticari” bir tercih olarak satın aldığını da belirten Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın G-20 Osaka Zirvesi’nde “Türkiye’ye adil davranılmadığı” ifadesini anımsatarak bunun bir gerçeğin en üst düzeyde teyidi olduğunu sözlerine ekledi.

Erdoğan, “Sayın Trump’ın bu doğru yaklaşımını sürdürerek, S-400 konusunun Türk-Amerikan ilişkilerini esir almasına müsaade etmeyeceğine inanıyorum. Amerika’dan, gerek FETÖ elebaşlarının ülkemize iadesi, gerek PKK-YPG terör örgütünün silahlandırılmasına son verilmesi konularında da net adımlar bekliyoruz” diye konuştu.

Erdoğan, ayrıca Türkiye’nin dış politikası açısından ise Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefi koruduklarını söyledi.

Bu noktada isim vermeksizin Yunanistan ve Güney Kıbrıs yönetimlerini eleştirdiği gözlemlenen Erdoğan, AB’den Türkiye’nin üyeliğini birkaç ülke ihtiraslarına kurmak etmemek gerektiğini vurgulayarak, “Vize Serbestisindeki kalan son altı kriteri de süratle çözerek, vatandaşlarımızın hak ettiği kolaylığı sağlamak istiyoruz. Yargı Reformu Stratejimiz bu bağlamda çok önemli bir adım olacaktır. Yeni yasama döneminin başlamasıyla meclisimizin yargı paketindeki reformlarla ilgili gerekli çalışmayı yapacağına inanıyorum” dedi.

CHP: “Barışçıl çözümlerden yanayız ABD’yle görüşmelerden sonuç alınmalı”

Bu arada CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Türk dış politikasındaki gelişmeleri bugün bir basın toplantısıyla değerlendirdi.

Son dönemde Türkiye’nin Suriye’ye yeniden askeri operasyon hazırlığı yürütmesine ilişkin tabloyu yorumlayan Çeviköz, "Türkiye'nin güvenliğiyle ilgili olan her konu CHP tarafından önemsenmektedir. Fırat'ın doğusu konusu Türkiye'nin güvenliği meselesidir. Bunu elbette kabul ediyoruz. Ancak Fırat'ın doğusu ile ilgili sorunun çözümü için alternatifler olduğunu ve bu alternatiflerin başında da barışçı yaklaşımların ve diyaloğun geldiğini düşünüyoruz” dedi.

Your browser doesn’t support HTML5

CHP: 'ABD’yle Görüşmelerden Sonuç Alınmalı'

ABD ve Türkiye arasında müzakereleri de anımsatan Çeviköz, “Bu görüşmeleri önemsiyoruz ve bu görüşmelerden mutlaka bir sonuç alınması gerektiği düşüncesindeyiz. Sonuç alınana kadar da diyaloğun, görüşmelerin ve sonuç almaya yönelik bu müzakereleri sürdürmenin önemini özellikle vurguluyorum” diye konuştu.

Çeviköz, ayrıca CHP ev sahipliğinde Suriye Çalıştayı düzenlemek istediklerini belirterek, Suriye’deki Beşar Esat yönetimine davet yapılıp yapılmayacağı konusunda ise uluslararası olmasını arzu ettiklerini vurguladı.

Suriye’nin İdlib kentindeki son durum da tartışılıyor

Suriye başlığı altında Türkiye açısından İdlib kentinde muhalifler ile rejim güçleri arasında çatışmalı tabloda gündemdeki yerini koruyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib konusunda bugün “Soçi Mutabakatı ile İdlib’te büyük bir insani trajedinin önüne geçtik. Anayasa Komitesi kurulması çalışmaları tamamlanmak üzeredir. İnşallah yakında bu konuda güzel haberler alacağımıza inanıyorum” ifadesini kullandı.

Erdoğan’ın aksine CHP ise, İdlib’te olumlu bir tablo yaşanmadığı görüşünde.

CHP Genel Başkan Yardımcısı olan Emekli Büyükelçi Çeviköz, Rusya Savunma Bakanlığı’dan General Aleksey Bakin’in yaptığı açıklaması gündeme taşıdı. Çeviköz, Bakin'in "Suriye lideri Beşar Esat, Astana süreci görüşmelerine destek olarak, 2 Ağustos saat 00.00 itibarıyla İdlib bölgesinde ateşkes ilan etmiştir. Suriye yönetiminin attığı bu adım karşılığında biz de Türkiye'den Soçi mutabakatını yerine getirerek, 24 saat içerisinde İdlib bölgesi cephe hattındaki militanların silahlarıyla birlikte geri çekilmelerini sağlamasını bekliyoruz” dediğini hatırlattı.

Çeviköz, Bakin’in açıklaması çerçevesinde “Ardından Suriye ordusu, militanların alınan ateşkes kararına uymaması ve Ankara'nın Soçi Mutabakatı ile kendi üstüne aldığı yükümlülükleri yerine getirmemesi nedeniyle İdlib'deki terörist gruplara karşı operasyonlara yeniden başlayacağını açıklamıştır. Astana süreci sonunda varılan çatışmasızlık bölgesi kurulması kararından bir yıl sonra 17 Eylül 2018 tarihinde, Soçi'de yapılan zirvede varılan ve İdlib ile ilgili olan kararda Türkiye'nin vermiş olduğu taahhütler nedeniyle yanlış Suriye politikamızın faturası giderek kabarmaktadır. CHP olarak Türkiye'nin bu noktada özellikle bu sorunun çözümü için mutlaka bir adım atması gerektiğini düşünüyoruz. İdlib'in silahsızlandırılması konusu, Ekim 2018'den bu yana belirsizliğini korumaktadır. Astana ve Soçi zirvelerinde alınan kararlar yerine getirilmemiştir” dedi.

Çeviköz, İdlib'te herhangi bir çatışma yaşanması durumunda Birleşmiş Milletler verilerine göre 3 milyonun üzerinde sığınmacının Türkiye'ye akın edebileceğini söyledi.