Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta Güney Kıbrıs, Yunanistan, İngiltere, ABD ve Avrupa Birliği’nin yakından takip ettiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ziyaretinde iki dikkat çekici mesaj verdi.
Bu mesajlardan ilki; Kıbrıs’ta 1974’ten beri müzakerelerin temelini oluşturan “iki bölgeli iki toplumlu federasyon” modelinden Türk tarafının vazgeçtiği olurken ikincisi Maraş açılımı oldu.
Bu açılımla hem askeri statüde bulunan hayalet kent Maraş sivil idareye devredilecek hem de Taşınmaz Mal Komisyonu aracılığıyla kentin yüzde 3,5’inde hak ve mülk sahibi olanların takas, tazminat, iade yöntemiyle haklarının iade edilmesi sağlanacak.
Erdoğan: “Türkiye’den de gelip burada (Maraş’ta) mülk sahibi olma noktasına gelenler de olabilir”
Cumhurbaşkanı gazetecilere yaptığı açıklamalarda yeni açılım ve yeni Kıbrıs tezleriyle ilgili bilgi verdi:
“Maraş açılımı, esasen bir barış projesidir. Buna da böyle bakmak gerekiyor. Tüm adımlar şeffaf bir şekilde uluslararası hukuk temelinde atılmaktadır. Adadaki iki halkın da yararına olacak bu girişimin kara propagandaya malzeme yapılması da nafiledir. Mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla çıkılan bu yolda, Kıbrıs Türk makamlarını desteklemeye devam edeceğiz” şeklinde değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Maraş’ın yüzde 3,5’unda hak sahibi olanların mülklerini satmaları halinde kimlerin talepte bulunabileceklerini de söyledi.
Cumhurbaşkanı, “Burada birinci derecede en ideal çağrımız, keşke Kuzey Kıbrıs’taki kardeşlerimiz bu yerler için müracaatlarını yapıp oraların sahibi olsalar, satın alsalar. Hatta bu konuda Türkiye’den de gelip burada mülk sahibi olma noktasına gelenler de olabilir. Bunların önü açılabilir. Buna mani bir hal söz konusu değil. Hatta şu da söyleniyor; Güney bu işlere herhalde pek talipli de olmaz gibi. Buradaki yetkililerden bunları da duyuyoruz. Şu anda bizim en çok dikkat ettiğimiz konu, hukuk içerisinde, herhangi bir sıkıntıya mahal vermeden bu problemi çözmek” dedi.
Ulusal Rum Konseyi’nden Kıbrıslı Rumlara Maraş çağrısı
Ancak bugün olağanüstü olarak toplanan Rum Ulusal Konseyi, Maraş’ta hakları bulunan Kıbrıslı Rumlara KKTC’deki ‘Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvurmamaları çağrısında bulundu.
Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis başkanlığında dört saat süren toplantıdan sonra yayınlanan Ulusal Konsey açıklamasında Türk tarafının yeni Maraş açılımının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 1984 yılında aldığı 550 sayılı karar ile 1992 yılında aldığı 789 sayılı karara aykırı olduğu ve Türkiye’nin taksimci yeni planına karşı adanın birliğinin savunulması gerektiği vurgulandı.
Erdoğan: “Güney’in garantörü o (Yunanistan), Kuzey’in garantörü de biziz. İngiltere kimin garantörü belli değil”
Bugüne kadar hiçbir ilerleme sağlanamadığı için KKTC ve Türkiye’nin çözüm müzakerelerinde iki toplumlu federasyondan iki devletli modele geçtiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Kriyakos Miçotakis’in son görüşmede verdiği sözü yerine getirmemesinin bardağı taşıran damla olarak gösterdi.
Erdoğan, “Brüksel’de Miçotakis’le yaptığımız görüşmede, kendisine dedim ki, ‘Bundan sonra üçüncü ülkeyi, dördüncü ülkeyi aramıza koymanın anlamı yok. Yunanistan ve Türkiye var. Biz sadece danışmanlarımızı devreye sokalım, onlar kendi aralarında görüşmeleri yapsınlar, bize neticeyi getirsinler, ondan sonra da biz görüşmemizi yapıp işi neticeye bağlayalım. Mutabık mıyız? Mutabıkız.’ Şurada daha bir ay olmadı, bizim buradaki görüşmemizden sonra sen hemen kalk, Amerika’da ne kadar Türkiye düşmanı varsa, onları yanına topla! Onlarla beraber güya bize meydan okuma yoluna gitmiş. Şimdi Güney’in garantörü o. Kuzey’in garantörü de biziz. İngiltere kimin garantörü belli değil. İşte Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri görüyorsunuz. ‘Gelin beraberce oturalım, bir yeni konferans düzenleyelim’ teklifimize de hala olumlu cevap veremediler. Bundan da sürekli kaçıyorlar” dedi.
Müzakerelerin iki toplum arasında değil, iki devlet arasında yürütülmesinin zamanının geldiğini belirten Erdoğan üçüncü kişileri (tarafları) kesinlikle araya sokmamakta kararlı olduklarının da altını çizdi.
Yunanistan Dışişleri Bakanı: “Türk saldırganlığı karşılıksız kalamaz”
Bugünkü İsrail ziyaretinin ardından Güney Kıbrıs’a geçerek Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis ve Dışişleri Bakanı Nikos Kristodulides ile görüşen Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Türkiye’nin Kıbrıs’taki tez değişikliğini saldırganlık olarak değerlendirdi.
Yunanistan Dışişleri Bakanı, “Türk saldırganlığı karşılıksız kalamaz. Yanıtımız, her zaman olduğu gibi, uluslararası hukuka ve bizi yöneten değerlere dayanacaktır. Türkiye'nin provokatif eylemlerinin, Kıbrıs sorununa ne Kıbrıs'ın ne de uluslararası toplumun kabul etmeyeceği alternatif çözümler geliştirmeyi amaçladığı açıktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Ankara'ya net bir mesaj göndermesini içtenlikle umuyoruz” dedi.
Erdoğan: “Güney Kıbrıs’ın NATO’ya girmesi mümkün değildir”
Bir gazetecinin Güney Kıbrıs’ın NATO’ya katılma arzusu hakkındaki sorusu üzerine Erdoğan, “NATO’nun kendi sözleşmesine baktığımız zaman, burada bizim olumlu bir cevap vermediğimiz sürece bir defa Güney Kıbrıs’ın NATO’ya girmesi mümkün değildir. Bunu Yunanistan için yaptılar ama şu anda böyle bir durum söz konusu olamaz. Çünkü artık Yunanistan’ı NATO’ya üye yaptıkları zamanki gibi bir hükümet yok Türkiye’de. Şimdi biz varız. Biz olduğumuz için de hele hele Güney Kıbrıs’ı asla ve kat’a sokamazlar, alamazlar. Burada Türkiye’yi baypas etmeleri mümkün olmadığına göre, Güney Kıbrıs’ı almaları da mümkün değildir” yorumunu yaptı.