“Erivan ile Havayolu Ticareti Yakında Başlayabilir”

Türkiye’nin Ermenistan Özel Temsilcisi Büyükelçi Serdar Kılıç

ANKARA - Türkiye’nin Ermenistan Özel Temsilcisi Büyükelçi Serdar Kılıç, 1915 olayları gündeme geldiğinde keskin görüş ayrılıkları bulunduğunu ancak diğer konularda hızlıca çözüm sağlanabildiğini belirterek, Ermenistan ve Türkiye arasında çok yakında hava yolu ticaretine başlanabileceğini açıkladı.

Büyükelçi Kılıç, Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi (DTCF) bünyesinde Tarih Topluluğu’nun davetiyle “Son Gelişmeler Işığında Türkiye-Ermenistan İlişkileri” söyleşisine konuk oldu.

Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar ile DTCF Dekanı Prof. Dr. Levent Kayapınar’ın da dinlediği söyleşiye, Tarih ile Ermenice bölümü akademisyenleriyle öğrencileri katılım gösterdi.

Ermenistan’ın Türkiye Özel Temsilcisi Ruben Rubinyan ile dostluk ilişkisi kurduklarını vurgulayan Kılıç, VOA Türkçe’nin sorusu üzerine Rubinyan ile 1 Temmuz’da Viyana’da gerçekleştirdikleri dördüncü toplantı itibarıyla iki ülke arasında gelecek günlerde atılacak adımlarla ilgili bilgi verdi.

Viyana’daki toplantıda, her iki ülkeyi ziyaret etmeyi arzulayan üçüncü ülke vatandaşlarına kara yoluyla sınır geçişi kolaylığı sağlanması kararı aldıklarını anımsatan Kılıç, bu karar uyarınca Türkiye ve Ermenistan arasında 1 Kasım’da teknik heyetler arasında toplantı yapıldığını açıkladı.

Iğdır kentindeki Alican Sınır Kapısı’nın üçüncü ülke vatandaşlarına hizmet verecek şekilde yenilenmesi gerektiğini kaydeden Kılıç, bu sınır noktasındaki Alican Köprüsü’nün 1800’lerde yapılmış olduğunu ve 1944’te onarılmasının ardından elden geçirilmediğini belirterek, “Şimdi Alican Köprüsü, kamyon, otobüs gibi ağır vasıta araçları geçişine uygun mudur, değil midir diye şu anda bunun teknik kontrolu yapılıyor. Türkiye ve Ermenistan’ın teknik ekipleri sınırdaki çalışmayı birlikte yürütüyor” dedi.

İlgili Haberler Bakü ve Erivan Arasında Laçin Koridoru Gerginliği

“Havayoluyla ticareti başlatmak için teknik detaylarda mutabakat sağlandı”

“1 Kasım’daki teknik ekipler arasındaki toplantı sabah Türkiye tarafında, öğleden sonra Ermenistan tarafında gerçekleşti. Bunun da tabii sembolik önemi var” diyen Kılıç, ayrıca Rubinyan ile 1 Temmuz’da Viyana’da görüşmesinde havayoluyla kargo ticaretini de başlatma yönünde karar alındığını anımsatarak, yine 1 Kasım’da teknik ekipler arasında bunun nasıl gerçekleştirilebileceğine ilişkin de teknik detaylar üzerine çalışma yapıldığını paylaştı.

Havayoluyla ticaret açısından, örneğin; barkodlama sistemi gibi teknik detaylar bulunduğunu ve bunlar üzerinde teknik heyetler arasında mutabakat sağlandığını açıklayan Kılıç, ancak karayoluyla geçişler konusunda ise biraz daha beklemek gerekebileceğini çünkü Alican Köprüsü’nün kontroluyla birlikte onarımının gerekebileceğini ifade etti.

Havayoluyla kargo ticaretine çok yakında başlanabileceğini söyleyen Kılıç, “Ondan sonraki süreçte ise atılmasını beklediğimiz birtakım adımlar var. Bizim atmamız gereken adımlar var. Bizim de Ermeniler'in atmasını beklediğimiz adımlar var. Bunlar atılabildiği takdirde bir özel temsilciler görüşmesi daha yapacağız ya Ermenistan’da ya Türkiye’de. Çünkü Sayın Bakanımız, Sayın Cumhurbaşkanımız da artık üçüncü bir ülkede yapmaya gerek yok dediler. Sağolsun Avusturya Dışişleri Bakanlığı bize ev sahipliği yaptı ve üç toplantımız orada (Viyana) yapıldı. Bundan sonra artık toplantılarımızın ya Türkiye’de ya Ermenistan’da yapılması lazım. Bunu bekliyoruz. Bu gelişmeler olduğu takdirde, Ermenistan ile Azerbaycan arasında da bir mesafe kaydedildiği takdirde, biz de çok daha hızlı ilerleyebiliriz” görüşü de aktardı.

Kılıç’ın işaret ettiği Türkiye ile Ermenistan arasındaki Alican Sınır Kapısı, 1993 yılında Birinci Dağlık Karabağ Savaşı sırasında kapatılmıştı.

İlgili Haberler Azerbaycan Ermenistan'la Görüşmeleri İptal Etti

“Ermenistan’ın yararına enerji ve ticari gelişmeler” vurgusu

Büyükelçi Kılıç, öğrencilerle söyleşisi sırasında eğer ilişkiler Ermenistan ile normalleşmiş ve Azerbaycan ile sorunlar giderilmiş olsaydı ekonomik açıdan özellikle Erivan’ın lehine gelişmeler sağlanabileceğini de vurguladı.

Kılıç, “Eğer ilişkiler normal olmuş olsaydı, mesela; Bakü-Tiflis-Erzurm Boru Hattı, Ermenistan üzerinden de geçebilirdi, güzergah farklı olabilirdi. Yarın bir gün Türkmen doğalgazı nakliyatı, Ermenistan’ın da içinde olduğu şekilde konuşabilirdi. Ama bütün bu olanaklar, Karabağ konusundaki uzlaşmaz tutumundan dolayı kaybedildi. Azerbaycan tarafıyla bir barış anlaşması imzalanacak olursa ve aynı çerçevede Türkiye – Ermenistan normalleşme süreci de başarıyla sonuçlanacak olursa, tabiatıyla önümüzdeki dönemde yapılacak projelerde Ermenistan’ın dahli olabilecektir. Ermenistan, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nda var, İstanbul’da daimi temsilciliği var. Önümüzdeki dönemde olumlu gelişmeler sağlanabildiği takdirde enerji alanında doğalgaz, petrol boru hatları geçişi konusunda bir imkan sağlanabilir, olur mu tabii bilmiyorum. Teknik konular bunlar” diye konuştu.

Türkiye açısından ise, Ermenistan’ın 2,9 milyonluk nüfusuyla ticari bir pazar oluşturduğunu kaydeden Kılıç, havayoluyla kargo ticareti başladığında ve sınır kapısı açıldığında ticaret hacminde artış olacağını söyleyerek, mevcut 200 milyarlık ticari ilişkilerdeki diğer ülkeler aracılığıyla yapılan nakliyat sorununun ise ortadan kalkacağını işaret etti.

İlgili Haberler Erdoğan ve Paşinyan'dan Normalleşmeye Önem Vurgusu

ABD’ye Pelosi eleştirisi ve Ermeni diasporasına bakış analizi

Türkiye ile Ermenistan arasında normalleşme süreci ve bölgede Bakü – Erivan hattında barış sağlanması üzerinde AGİT (Avrupa Konseyi bünyesindeki Avrupa Güvenlik Teşkilatı) ve Avrupa Birliği’nin (AB) müdahalesi olmaması gerektiğini de belirten Kılıç, AGİT ve AB üzerinden müdahale yapıldığında “uluslararası bir süreç oluştuğu” için çözümlerde yavaşlama olduğunu dile getirdi.

Bunun yerine bölgesel tüm sorunlara doğrudan bölge ülkeleri eliyle çözüm bulunması gerektiğini söyleyen Kılıç, benzer şekilde ABD’nin özellikle ABD Kongresi’ndeki aktörlerce bölge ülkeleri arasındaki sorunlara müdahil olunmasını eleştirdi.

ABD Temsilciler Meclisi bünyesinde 1915 olaylarıyla ilgili “Türkiye aleyhine soykırım iddiasına ilişkin” karar alınmasında Nancy Pelosi’nin olumsuz rolüne de işaret eden Kılıç, ABD Kongresi’nde böyle kararlar alınması sırasında belirli sürede karar alınması gerekliyken Pelosi’nin oylama sürecini katılımı sağlamak için çok uzattığını ve Türkiye aleyhine oy çokluğu oluştuğunda oturumu sonlandırdığını anlattı.

Pelosi’nin Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecine ve bölge ülkeleri arasında barış sağlanmasına olumsuz etkide bulunma girişimleri olduğunu kaydeden Kılıç, dolayısıyla Pelosi’nin Ermenistan ziyaretinde de (18 Eylül 2022) olumlu mesajlar vermesini beklemediğini söyledi.

Türkiye’de Ermenistan ile ilişkiler konusunda “Ermeni diasporası” kavramıyla ABD ve Avrupa’daki tüm Ermenilere yönelik bir olumsuz algı olduğunu da söyleyen Kılıç ancak diplomat olarak pek çok Ermeni ile tanışıklığı olduğunu ve Ermeni diasporasının aslında topyekün Türkiye karşıtı olmadığını ifade etti.

Ermeni diasporası içerisinde Türkiye’ye bakışı çok olumlu kişiler olduğunu anlatan Kılıç, Taşnak Partisi destekçisi gruplar ve yapılardan kaynaklı olumsuzluk yaşandığını belirterek, ne yazık ki Türkiye karşıtlığı üzerinden gelir sağlayanlar da olduğu için normalleşme sürecinden rahatsızlık duyanlar olduğunu aktardı.

İlgili Haberler “Ermenistan'la Normalleşmeyi Diaspora Etkiliyor"