FBI Clinton’ın Yargılanmasını İstemiyor

Your browser doesn’t support HTML5

Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Başkanı James Comey, Demokratların başkan adayı Hillary Clinton’ın, adının karıştığı elektronik posta skandalından dolayı yargılanmasını tavsiye etmeyeceklerini açıkladı.

Clinton’ın, Dışişleri Bakanlığı döneminde resmi yazışmalarda kişisel e-posta hesabını kullandığı ortaya çıkmış ve bu hareketiyle de gizli bilgileri siber tehdit altına sokarak ulusal güvenlik riski yarattığı suçlamalarına maruz kalmıştı. Clinton, FBI tarafından geçen hafta 3 buçuk saat sorgulanmıştı.

FBI Başkanı’nın bugünkü açıklaması, Clinton hakkında 11 aydır sürdürülen soruşturmanın sonlandığı anlamına geliyor. Son kararı Adalet Bakanlığı verecek ancak Bakan Loretta Lynch geçen hafta yaptığı açıklamada FBI Başkanı ve savcıların tavsiyeleri neyse ona uyacağını söylemişti.

Dolayısıyla Clinton’ın başkanlık kampanyasının önündeki en büyük hukuki engellerden biri de kalkmış oldu, çünkü FBI Başkanı’nın açıklamalarından sonra Clinton’ın e-posta skandalından dolayı yargılanması ihtimali hemen hemen kalmadı.

‘Aşırı dikkatsiz’

Ancak Comey açıklamasında, Clinton’ın e-posta uygulamaları hakkında ciddi bazı eleştiriler de yöneltti. Comey FBI’ın Clinton’ın sunucusundaki yazışmalarda hizmete özel bilgi içeren 110 civarında e-posta bulunduğunu tespit ettiğini açıkladı. Clinton ise hiçbir e-postanın bu kategoriye girmediğini iddia etmişti.

FBI Başkanı, Clinton’ın yasaları kasten ihlal ettiğine dair bir kanıt bulmasalar da Clinton ve ekibinin oldukça hassas ve hizmete özel bilgileri idare etmede “aşırı dikkatsiz” davrandığını belirtti ve Amerika’ya düşmanlık besleyen yabancı unsurların Clinton’ın kişisel e-posta hesabına sızmış olmasının mümkün olduğunu söyledi.

Ancak bu eleştiri dolu sözleri sıraladıktan sonra da Comey, FBI olarak, geçmişteki Clinton’ınkine benzer durumları da inceledikten sonra “hiçbir makul savcının böyle bir dava açmayacağı kanısına vardıklarını” kaydetti.

Comey’nin açıklamaları Clinton’a yönelik hukuki tehditleri ortadan kaldırsa da bu skandalın Amerikalı seçmende ciddi düzeyde güven sorunu yarattığı aşikar.

Cumhuriyetçiler tepkili

Cumhuriyetçiler ve özellikle başkanlık seçimlerindeki rakibi Donald Trump’ın da kampanya süresince bu konuyu sürekli olarak Clinton’ı yıpratmak için kullanmaya devam etmesi bekleniyor.

Nitekim FBI’ın açıklamasından hemen sonra Trump, twitter üzerinden, “FBI Başkanı sahtekar Hillary’nin ulusal güvenliğimizi tehlikeye attığını söyledi ama hiçbir suçlama yok. Sistem çarpık. Bu çok çok adaletsiz ve alışılageldiği üzere kötü bir karar” şeklinde mesaj paylaştı.

Temsilciler Meclisi Başkanı Paul Ryan da, Clinton’ın suçlanmaması kararının hiçbir izahının olamayacağını söylerken, “Hiç kimse hukukun üstünde olmamalı” dedi.

Clinton’ın kampanya sözcüsü de FBI’ın bulgularından memnuniyet duyduklarını belirtti ancak Clinton’ın kişisel e-posta hesabını kullanmasının bir hata olduğunu da ekledi.

Sonuçta Clinton, e-posta soruşturmasında ‘rahat nefes almış’ oldu çünkü tersi bir sonuç çıksa, hem de partinin başkan adayının resmen ilan edileceği 25 Temmuz’daki ulusal kurultaya az bir zaman kaldığını düşünüldüğünde, belki de yarıştan çekilmeye zorlanabilirdi. Ancak yine de Clinton’ı, hem Cumhuriyetçilerin bu konudaki ‘saldırıları’yla başetme hem de seçmenlerin güvenini yeniden kazanma bağlamında zorlu birkaç ay bekliyor.