Gazze'deki sağlık yetkilileri Salı günü yaptıkları açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki bir insani yardım bölgesine düzenlediği füze saldırısında en az 19 kişinin öldüğünü, 60 kişinin yaralandığını bildirdi.
Yetkililer, kurtarma ekiplerinin kum ve moloz altında kalan bazı kişilere henüz ulaşamadıklarını söyledi.
Ölü sayısı, saldırıda 40 kişinin öldüğünü bildiren Sivil Savunma tarafından daha önce verilen bu sayıdan daha düşük.
İsrail ordusu ölü sayısının yüksekliğine itiraz ederken, Hamas'ı insani yardım bölgelerinde faaliyet göstermekle suçladı.
Saldırı, Han Yunus'un hemen batısında yer alan ve İsrail ile Hamas militan grubu arasındaki çatışmalardan kaçmak için Gazze'nin diğer bölgelerinden uzaklaşan çok sayıda Filistinli'nin yaşadığı Mavasi'de meydana geldi.
İsrail ordusu, aralarında savaşı başlatan Ekim ayındaki İsrail saldırısına doğrudan katılan birkaç komutanın da bulunduğu bir dizi üst düzey Hamas militanını vurduğunu bildirdi.
Hamas'tan yapılan açıklamada militanlarının bölgede olduğu yalanlandı.
İlgili Haberler Gazze'de savaşın 11'inci ayı biterken Gazzeli çocuklar için bu eğitim yılı da okulsuz başladıAteşkes çabaları
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres dün yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler'in Gazze'deki savaşı durdurmak için olası bir ateşkesin izlenmesine yardımcı olmayı teklif ettiğini, ancak BM’nin bölgeyi doğrudan yöneteceğini veya bir barış gücü sağlayacağını düşünmenin gerçekçi olmadığını söyledi.
Guterres, Associated Press'e verdiği mülakatta, “BM herhangi bir ateşkesi desteklemek için hazır olacaktır” dedi ancak İsrail'in BM için daha kapsamlı bir rolü kabul edeceğine inanmadığını ekledi. İsrail-Hamas çatışması 11 aydır devam ederken, İsrail bazı BM çalışanlarını 7 Ekim'de İsrail'e düzenlenen ve savaşı başlatan saldırıda Hamas militanlarına katılmakla suçladı.
Birleşmiş Milletler 1948'den bu yana Ortadoğu'da UNTSO (Birleşmiş Milletler Ateşkes Denetleme Örgütü) olarak bilinen bir askeri izleme misyonuna sahip.
BM Genel Sekreteri, “Elbette uluslararası toplum bizden ne isterse yapmaya hazırız. Asıl soru tarafların bunu kabul edip etmeyeceği ve özellikle de İsrail'in bunu kabul edip etmeyeceğidir” dedi. Guterres ateşkesin aciliyetine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Gazze'de tanık olduğumuz acıların seviyesi, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri olarak yedi yıllık görev süremde, eşi benzeri görülmemiş bir durum. Son birkaç aydır Gazze'de gördüğümüz kadar ölüm ve yıkım görmedim” dedi.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiseri Volker Turk de dün yaptığı açıklamada Gazze'deki savaşın sona erdirilmesinin ve bölgede tam anlamıyla bir çatışmanın önlenmesinin mutlak ve acil bir öncelik olduğunu söyledi.
Cenevre'deki İnsan Hakları Konseyi oturumunda konuşan Turk, “Biliyoruz ki savaşlar gelecek nesillere de sirayet eder ve sebepleri üzerinde durulmadığı takdirde tekrarlanan nefret döngülerini besler. Ne yazık ki Gazze'deki savaş bunun en iyi örneğidir” diye konuştu.
Turk, Hamas'ın İsrail'e yönelik korkunç saldırısının, Gazze'de 1,9 milyon Filistinli’nin zorla yerinden edilmesine, 101 İsrailli’nin halen Gazze'de rehin tutulmasına ve İsrail'in Batı Şeria'daki ölümcül ve yıkıcı operasyonlarına neden olduğunu kaydetti.
Savaş, Hamas'ın geçen yıl Ekim ayında İsrail'in güneyine düzenlediği ve yaklaşık bin 200 kişinin ölümüne ve 250 kadar kişinin rehin alınmasına yol açan saldırıyla tetiklendi. İsrail ordusu ölü sayısına birkaç bin militanın da dahil olduğunu söylese de İsrail'in misilleme saldırısı çoğu kadın ve çocuk 40 binden fazla Filistinli’nin ölümüne neden oldu.
ABD, Katar ve Mısır aylardır ateşkes ve rehinelerin iadesi için arabuluculuk yapmaya çalışıyor ancak müzakereler şimdiye kadar defalarca tıkandı.
Dışişleri Bakanlığı: "Saldırıyı lanetliyoruz"
Bu arada Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan Han Yunus'taki saldırıyla ilgili açıklama geldi. Yazılı açıklamada, şöyle denildi:
"İsrail’in Han Yunus’ta ilan ettiği sözde 'insani bölge'de sivillerin kaldığı çadırlara saldırarak onlarca Filistinliyi katletmesini lanetliyoruz.
Soykırımcı Netanyahu hükümeti, işlediği savaş suçlarına bir yenisini eklemiştir. Bu suçları işleyenler uluslararası hukuk önünde mutlaka hesap verecektir.
Filistinlilerin adalet ve özgürlük yürüyüşlerinde yanlarında durmaya devam edeceğiz."