Başkan Barack Obama’nın, son olarak Florida eyaletini de kazandığı bildirildi.
6 Kasım’daki seçimlerden bu yana sonuçların daha yeni kesinleşebildiği eyalette, Barack Obama oyların yüzde 50’sini, Cumhuriyetçi Partili aday Mitt Romney de yüzde 49,1’ini aldı. Obama, eyalette Romney’den 74 bin daha fazla oy aldı. Oran farkının yüzde 0,5’in üzerinde olmasından dolayı da oyların yeniden sayılmasını gerektirecek hukuki bir mücadeleye gerek kalmayacak.
Başkan Obama, yeniden seçilmesini sağlayacak Seçiciler Kurulu oy çoğunluğuna Salı gecesi ulaşmıştı. Seçim sonuçlarını değiştirmese de, Florida’da kimin kazandığı açıklandıktan sonra bu eyaletin Seçiciler Kurulu oyları da Obama’ya gitti ve Başkan Obama’nın toplam Seçiciler Kurulu oy sayısı toplamda 332’ye ulaştı. Mitt Romney ise 206’da kaldı.
Seçiciler Kurulu
Amerika’da başkanlık seçimi Seçiciler Kurulu oylarıyla belirleniyor. Her eyalete nüfusu oranında Seçiciler Kurulu üyesi veriliyor. Seçiciler Kurulu üye sayısı bir eyaletin Kongre’deki senatör ve milletvekili sayısı toplamına göre belirleniyor. Başkent Washington eyalet olmamasına rağmen bu kent de üç üyeye sahip. Bu şekilde Seçiciler Kurulu üye sayısı 100 Senatör, 435 milletvekili ve Washington’daki 3 üye ile birlikte 538’e tamamlanıyor.
Tüm eyaletler ve başkent Washington’da Seçiciler Kurulu üyelerinin tamamı, “kazanan alır” esasına göre oy kullanıyor. Yani eyalet seçmenleri en çok kime oy vermişse, o eyaletin Seçiciler Kurulu üyeleri de o adayı desteklemek zorunda. Maine ve Nebraska eyaletleriyse Seçiciler Kurulu üyelerini seçmenlerin adaylara kullandığı oy oranına göre paylaştırıyor.
Florida’yla birlikte Barack Obama, on kritik eyaletten dokuzunu almış oldu. Kararsız ya da bağımsız seçmenlerin etkili olduğu kritik eyaletler her seçimde iki partiden birine yönelebiliyor. Obama bu eyaletlerden yalnızca Kuzey Carolina’da kaybetti. Kuzey Carolina’daki Charlotte kenti Eylül ayında Obama’nın Demokrat Parti Ulusal Kurultayı’na ev sahipliği yapmıştı.
Obama seçimden sonra bugün yaptığı ilk haftalık radyo konuşmasında Amerikalı seçmenin "her zamanki gibi siyaset yürütülmesi için değil, artık harekete geçilmesi için oy kullandığını" açıkladı.
6 Kasım’daki seçimlerden bu yana sonuçların daha yeni kesinleşebildiği eyalette, Barack Obama oyların yüzde 50’sini, Cumhuriyetçi Partili aday Mitt Romney de yüzde 49,1’ini aldı. Obama, eyalette Romney’den 74 bin daha fazla oy aldı. Oran farkının yüzde 0,5’in üzerinde olmasından dolayı da oyların yeniden sayılmasını gerektirecek hukuki bir mücadeleye gerek kalmayacak.
Başkan Obama, yeniden seçilmesini sağlayacak Seçiciler Kurulu oy çoğunluğuna Salı gecesi ulaşmıştı. Seçim sonuçlarını değiştirmese de, Florida’da kimin kazandığı açıklandıktan sonra bu eyaletin Seçiciler Kurulu oyları da Obama’ya gitti ve Başkan Obama’nın toplam Seçiciler Kurulu oy sayısı toplamda 332’ye ulaştı. Mitt Romney ise 206’da kaldı.
Seçiciler Kurulu
Amerika’da başkanlık seçimi Seçiciler Kurulu oylarıyla belirleniyor. Her eyalete nüfusu oranında Seçiciler Kurulu üyesi veriliyor. Seçiciler Kurulu üye sayısı bir eyaletin Kongre’deki senatör ve milletvekili sayısı toplamına göre belirleniyor. Başkent Washington eyalet olmamasına rağmen bu kent de üç üyeye sahip. Bu şekilde Seçiciler Kurulu üye sayısı 100 Senatör, 435 milletvekili ve Washington’daki 3 üye ile birlikte 538’e tamamlanıyor.
Tüm eyaletler ve başkent Washington’da Seçiciler Kurulu üyelerinin tamamı, “kazanan alır” esasına göre oy kullanıyor. Yani eyalet seçmenleri en çok kime oy vermişse, o eyaletin Seçiciler Kurulu üyeleri de o adayı desteklemek zorunda. Maine ve Nebraska eyaletleriyse Seçiciler Kurulu üyelerini seçmenlerin adaylara kullandığı oy oranına göre paylaştırıyor.
Florida’yla birlikte Barack Obama, on kritik eyaletten dokuzunu almış oldu. Kararsız ya da bağımsız seçmenlerin etkili olduğu kritik eyaletler her seçimde iki partiden birine yönelebiliyor. Obama bu eyaletlerden yalnızca Kuzey Carolina’da kaybetti. Kuzey Carolina’daki Charlotte kenti Eylül ayında Obama’nın Demokrat Parti Ulusal Kurultayı’na ev sahipliği yapmıştı.
Obama seçimden sonra bugün yaptığı ilk haftalık radyo konuşmasında Amerikalı seçmenin "her zamanki gibi siyaset yürütülmesi için değil, artık harekete geçilmesi için oy kullandığını" açıkladı.