Fransız kamuoyunda cihatçı kadınların yargılanması tartışmasının sembolü olan 27 yaşındaki Fransız cihatçı Melina Boughedir,Irak'ta yargılanarak ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Eşiyle birlikte 2016 yılında Musul'a giderek IŞİD saflarında yer alan Melina Boughedir, 4 çocuğuyla birlikte 8 Temmuz 2017'de Musulda Irak ordusu tarafından yakalanarak cezaevine konmuştu.
Daha önce Irak'a illegal yollardan girdiği için 7 ay hapis cezasına çarptırılan Melina Boughedir, Mart ayı sonunda 'terörizm ve IŞİD üyesi olma' suçlarından yargılanmaya başladı. Irak'ta birlikte olduğu 4 çocuğundan 3'ü Fransa'ya gönderilen, 18 aylık küçük kızı ile bilikte cezaevinde kalan Boughedir için idam cezası isteniyordu.
"Beni kocam kandırdı"
Irak'a giderek IŞİD saflarına katılması suçlamasına ilk duruşmada, "Beni kocam kandırdı. Üstelik çocuklarımı da alıp gitme tehdidinde bulundu" sözleriyle karşılık veren Melina Boughedir, masum olduğunu söyledi.
Duruşma sırasında genç kadın, eline asla silah almadığını ve IŞİD'in ideolojisine inanmadığını ve bunun IŞİD militanlarıyla evlenen çok sayıda yabancı kadının durumunu yansıttığını dile getirdi. Boughedir, Mahkeme Başkanı'nın "Peki eşiniz nerede?" sorusuna, "Bir gün su almaya gitti ve bir daha gelmedi. Kayboldu. Ona ne olduğu hakkında bir bilgim yok" yanıtını verdi.
Ancak Mahkeme başkanı, "IŞİD'in kontrolü altındaki topraklara bilerek gelmek suçluluğun kanıtıdır" hükmünü verdi.
Melina Boughedir, Paris'in banliyösünden 2015 yılında ayrılarak, müslümanlığa geçen Fransız eşi Maximilien Thibaut ve 4 çocuğu ile birlikte Türkiye üzerinden Suriye'ye ardından Irak'a geçmişti.
Nisan ayında aynı mahkeme, "kocası tarafından kandırılarak cihat saflarına katıldığını" anlatan 29 yaşındaki Camila Boutoutaou adındaki Fransız cihatçı kadını yargılamış ve ömür boyu hapis cezasına çarptırmıştı.
Paris'i 'rahatsız eden' duruşmalar
Boughedir'in yargılanmasından 48 saat önce, Fransız Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian, "Melina Boughedir bir IŞİD teröristidir. Eğer 2016'da Musul'a gidiyorsa, bunun bir tek gerekçesi vardır, savaşmak. Dolayısıyla bu yaptığından dolayı, eylemini gerçekleştirdiği topraklarda, yerel mahkeme tarafından yargılanacak. Bu son derece normal" dedi.
Bu sözler, Boughedir'n Fransız avukatları tarafından sert tepki gördü. Avukatlar, Dışişleri Bakanı'nın sürmekte olan bir dava ile ilgili yorum yapmasını eleştirerek, açıklamalarının "davaya müdahale" anlamına geldiğini söyledi.
Duruşmanın ardından açıklama yapan avukatlardan Martin Pradel, "Boughedir'in ölüm cezasına çarptırılmamasından dolayı rahatladık. Ömür boyu hapis cezası kabul edilemezdi. Dışişleri Bakanı'nın açıklaması burada hakimler trarafından duyuldu. Ve masumiyetini ıspat etme şansı azaldı. Umarım, burada bir süre cezasını çektikten sonra Fransız vatandaşı olan Boughedir Fransa'ya gönderilir. Bunun olma ihtimali yüksek" dedi.
İktidar Partisi Cumhuriyet'e Yürüyüş (LREM) lideri Christophe Castaner ise, Europe 1 Radyosu'na, "Irak mahkemeleri yargılama yapabilme yetisine sahip meşru mahkemelerdir. Ve mahkeme kararını vermiştir" dedi.
Fransa, Suriye ve Irak'ta yakalanan Fransız cihatçıların yakalandıkları topraklara ait mahkemelerde yargılanmasını istiyor.
Cezaevlerinde 2 bin cihatçı yargılanmayı bekliyor
Irak'taki cezaevlerinde 1800 yabancı kadın erkek cihatçı, çocuklarıyla birlikte yargılanmayı bekliyor. Bağdat'ta yargılanan kadın cihatçılar, genel olarak "eşleri tarafından kandırıldıkları hatta çocuklarını kaçırmakla tehdit edildikleri için eşlerini takip etmek zorunda olduklarını" söylüyor. Bağdat mahkemeleri, bu söylemin IŞİD tarafından kadınlara dikte edildiğini ya da cezaevlerine böyle bir savunma yapmalarının kararlaştırıldığını düşünüyor.
Suriye'de de, Rojava bölgesinde PYD kontrolündeki cezaevlerinde 40 kadar cihatçı ve onların 60 kadar çocuğunun tutuklu olduğu biliniyor.