G20 Zirvesi ABD ile Türkiye’yi Yakınlaştıracak mı?

Başkan Obama, en son geçen yıl Galler'deki NATO Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan'la bir araya gelmişti.

Dünya liderleri, Antalya’da yapılacak G20 zirvesine katılmaya hazırlanırken, Başkan Obama ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Suriye ve Irak’ta yürütülen işbirliğini artırmayı konuşmak üzere bir araya gelmesi bekleniyor.

Dünyanın en büyük ekonomisine sahip 20 ülke liderinin katılacağı G20 zirvesi, Pazar ve Pazartesi günleri yapılacak. Ekonomik sorunlara odaklanması beklenen liderlerin ayrıca, Suriye ve Irak’ta daha da derinleşen krizi görüşmeleri de planlanıyor.

Uzun süredir Amerika’nın yakın bir müttefiki ve NATO üyesi olan Türkiye, Suriye ve Irak’tan kaçan iki milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapıyor. Amerika önderliğindeki koalisyon güçleri, iç savaşta IŞİD’e karşı savaşan yerel güçlere destek veriyor.

Suriye ve Irak’ta artan şiddetin sınırı geçerek Türkiye’ye sıçramasından korkan Türk seçmenler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, artan güvenlik tehditlerini ortadan kaldıracak, istikrarı sağlayacak bir lider olarak görüyor.

Erdoğan’ın kurucusu olduğu AKP, on yılı aşkın süredir elinde tuttuğu tek parti iktidarını, beş ay önce yapılan genel seçimde kaybetti. Ancak 1 Kasım’da tekrarlanan seçimde Türk seçmen, AKP’ye yeniden tek parti iktidarı kurma yetkisi verdi.

George Marshall Fonu’ndan Joshua Walker, bu durumun aslında Türk-Amerikan ilişkileri için iyi olduğunu savunuyor. Walker, koalisyon veya güçsüz bir hükümetin çok zor olan kararları almasının zor olduğunun altını çiziyor.

Amerika ve IŞİD’i durdurma çabası sarfeden dünya liderleri için G20 zirvesi, stratejik açıdan kritik bir bölgeye tekrar istikrar getirme görüşmeleri yürütebilmeleri için bir şans.

Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, “Sınırının diğer tarafında yaşanılan vahşet ve buna bağlı olarak çok fazla mültecinin sığındığı Türkiye’nin hissettiği ciddi baskıları göz önünde bulundurduğumuzda, zirveye katılan liderlerin IŞİD’i yok etme çabaları hakkında konuşmaması imkansız olurdu,” dedi.

Amerika ve Türkiye’nin, IŞİD’e karşı savaşan Kürt gruplara aldığı tavır farklı. Ancak buna rağmen G20 zirvesi, Obama ve Erdoğan’a ortak hedeflere ulaşmaları adına yüz yüze konuşabilme fırsatı sunuyor.

Temmuz ayında Türkiye, IŞİD’e karşı savaşan koalisyon güçlerine hava üslerini kullanma izni verdi. Ancak Ankara Amerikan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin destek verdiği Suriye’deki Kürt PYD grubunun kazanacağı toprak ve yetki konusunda endişe duyuyor. PYD’nin, Ankara’nın yıllardır mücadele ettiği PKK ile bağlantısı bulunuyor.

Yazar ve Ortadoğu uzmanı Michael Gunter’e göre, Amerika ve Türkiye arasında, Suriye’ye yönelik politikalarındaki fark büyük bir risk oluşturuyor.

Gunter, Türkiye’nin IŞİD’i, ABD ve diğer ülkeler gibi bir tehdit olarak görmediğini ve Türkiye’nin bunu kabul edene kadar, iki ülke arasındaki yanlış anlaşılmaların devam edeceğini söylüyor. Ayrıca Gunter’e göre, Türkiye halen Suriyeli Kürtleri IŞİD’den daha tehlikeli olarak görüyor.

Amerika ve Türkiye, Suriye’de Beşar Esad rejimini bitirecek siyasi bir geçiş sürecini isterken, her iki ülke çözüm üzerinde henüz bir anlaşmaya varmış bulunmuyor. Ankara, Esad’ın geçiş sürecinde herhangi bir rolünün olmaması gerektiğini savunurken, Viyana’da yapılan son uluslararası görüşmelerde bu, ihtimal dışında bırakılmadı.

Eski ABD Büyükelçisi ve Atlantik Konseyi Ortadoğu uzmanı Francis Ricciardone, “Amerika’nın başarıya ulaşması için ne yapmak istediğini, ne yapmaya hazır olduğunu ve ortaklarından ne beklediğini netleştirmesi gerekiyor,” görüşünü savunuyor.

Ricciardone’ye göre, Türkiye ve Amerika “birbirleri için kritik önem” taşıdıklarının net bir şekilde bilincinde ancak şu an, “planlarının stratejik olarak örtüşmesi” gerekiyor.

Durumu daha fazla karmaşık ve zor hale sokan başka bir etken de, Moskova’nın IŞİD’e karşı düzenlediğini söylediği hava saldırıları oldu. Ancak Amerika, Rusya’nın hava saldırılarının teröristleri hedef almadığını ve aslında muhalefet gruplarıyla savaşan Esad rejimini desteklemeye yönelik olduğunu savunuyor.