İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), A3 Haber Genel Yayın Yönetmeni Süleyman Gençel’in tutuklanmasını protesto etti. Gençel, eski AK Parti Milletvekili ve Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Nükhet Hotar'a hakaret ettiği gerekçesi ile hakkında verilen 1 yıl 2 ay cezanın Yargıtay tarafından onanması sonucu tutuklanmıştı.
Tutuklamaya tepki gösteren İzmirli gazeteciler Konak’ta bulunan Gazeteci Hasan Tahsin Anıtı önünde biraraya geldi.
Your browser doesn’t support HTML5
Gazeteci Süleyman Gençel’in tutuklanması İzmir’de protesto edildi
Basın açıklamasını okuyan İGC Başkanı Dilek Gappi, “Gazeteciler halkın doğru bilgileri almasının teminatıdır ama artık mücadele ederken çok ama çok zorlanıyoruz. Doğruları yazdıkça gözaltına alınıyoruz, işsiz bırakılıyoruz, cezalandırılıyoruz. Bazıları sadece onların istediklerini yazan, onların gerçeklerine hizmet eden bir gazetecilik bekliyor. Bizler bir avuç kalsak da onların beklentilerine cevap vermeyecek, onların istedikleri gibi habercilik yapmayacağız. Bizler gazetecilik meslek ilkelerinden hayatımız pahasına da olsa vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Gappi, “Kadri Gürsel gibi, Barışlar gibi, Murat Ağırel gibi, Hülya Kılıç ve nice meslektaşımız gibi ve şimdi de Süleyman Gençel gibi, cezaevlerinde baskılarla susturulmaya çalışılıyoruz” dedi.
Gappi: “Yanlış kişiyi tutukladınız”
Gazeteci Süleyman Gençel, Nükter Hotar'ın İzmir'deki Fetö Borsası'yla ilişkisini gündeme getiren yazılar yazmıştı.
Gençel, 2013’te dönemin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar’ın İzmir’de "FETÖ Borsası" olarak adlandırılan yapıyla ilişkisini gündeme getiren bir yazı dizisi kaleme almıştı. Ardından İzmir’de saldırıya uğrayan Gençel, saldırıyı Hotar’ın azmettirdiğini ileri sürmüştü.
“FETÖ Borsası”nın silahlı kanadını yönettiği iddia edilen İzmirli suç örgütü lideri Serkan Kurtuluş da Arjantin’de halen tutuklu bulunduğu hapishaneden gazetecilere verdiği röportajda, Gençel’i Hotar’ın darp ettirdiğini ve sakat bırakmak amacıyla vurdurmak istediğini öne sürmüştü.
İçişleri Bakanı Yerlikaya’ya çağrı
İGC Başkanı Gappi, Hotar’a yönelik bu iddiaları hatırlatarak, “Burada bir yanlış var. Yanlış kişiyi tutukladınız. Azılı suç örgütünün lideri, ‘Süleyman Gençel’i öldürmek için beni tuttular’ diyor. Sizler niçin azmettireni tutuklamıyor, gözaltına almıyorsunuz? Üstelik hakaret etti diye bir gazeteciyi tutukluyorsunuz. Tüm Türkiye’yle dalga mı geçiyorsunuz” diyerek İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seslendi.
Gappi, “Sizlere bir tavsiyemiz var, bu işin arkasında kimse durmamalıdır. Aksi takdirde tarih bizleri mücadele eden, sizleri ise katillerin, vicdansızların arkasında duranlar olarak yazacaktır. Türkiye kimsenin babasının çiftliği değildir. Süleyman Gençel yalnız değildir, her zaman yanındayız. Bir an önce serbest bırakılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Hotar’ın ikinci kez dava açmasının ardından tutuklandı
Gençel daha önce de Hotar'a hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada 2 yıl 1 ay hapis cezası almıştı. Sonrasında denetimli serbestlikten yararlanan Gençel'e Hotar tarafından ikinci bir dava açıldı.
İkinci dava sonucunda 1 yıl 2 ay hapis cezası alan Gençel, cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından tutuklanarak İzmir Şakran Cezaevi’ne gönderildi.
Eylemde söz alan İGC Başkan Yardımcısı Mehlika Gökmen, Gençel’in tutuklanmasındaki zamanlamaya dikkat çekerek, “Daha önceden de mahkumiyeti var, zaten böyle olduğu için ikinci mahkumiyet kararıyla bu işi hapis cezasına döndürmeyi başardılar. Halbuki üç ay sonra olsa bu kalkmış olacak ve bu yüzden yatarı olmayacak bir duruma gelebilecekti. Sağlık sorunları var, eşini yeni kaybetti, acısı var ama bunlar zulmedenler için, basının özgür olmasının önüne geçmek isteyenler için hiçbir anlam ifade etmiyor. Aksine daha fazla baskı ve cezalandırmayla düşünmenin, yazmanın önüne geçmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar” dedi.
Gençel’in yakın arkadaşlarından İzmirli gazeteci Macit Sefiloğlu ise “Burada hukuk adeta ayaklar altına alınmış durumda. Belki de tutuklama kararı verilmemesi gereken bir olayla karşı karşıyayız. Türkiye’de uygulamaların standartlarının olmadığı bir dönemi yaşıyoruz, bütün gazeteciler ve yurttaşlar bunu çok iyi biliyorlar. Üst mahkemelerde alınan kararlara bile uyulmuyor. Birçok şeye siyasi iktidarla birlikte karar verilmesi dikkat çekiyor” diye konuştu.