Gaziantep’teki Saldırının Faili PKK mı?

Gaziantep’te dün bomba yüklü aracın patlaması, iki otobüsle iki aracın yanması sonucu ölü sayısı 9’a yükseldi, 69 yaralıdan 17’sinin tedavisine hastanelerde devam ediliyor. Bu yaralılardan 4’ünün durumunun ağır olduğu bildiriliyor. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, olayın aydınlatılması için çok hızlı mesafe alındığını söyledi. Devlet yetkilileri ve ulusal basına göre, sivillere kast eden terör saldırısının sorumlusu PKK.

Ancak Fırat Haber Ajansı’na açıklama gönderen PKK, “bu olayla ilgimiz yoktur” dedi.

Beşir Atalay: Emniyet’in elinde birçok bilgiye sahip

Atalay, Türkiye bir taraftan Gaziantep’teki sivil kayıplarına ağlarken bir taraftan da MİT ve Emniyet’in saldırıyla ilgili istihbarat sahibi olup olmadığını sorguluyor. Dün bazı gazetecilerin dile getirdiği “Şanlıurfa’dan geçen hafta bomba yüklü bir aracın Gaziantep’e geldiği, ancak güvenlik güçlernin aracı bulamadığı” iddiaları Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay tarafından yalandı. Atalay, Emniyet’in saldırıya ilişkin elde ettiği bilgileri kamuoyuyla paylaştı. Atalay şöyle konuştu:

''Bir çalıntı araç, çalıntı aracın içinde güçlendirilmiş patlayıcı var. Araç, uzaktan çekiciyle getiriliyor, dün Gaziantep'e giriş yapıyor ve patlamadan 4 dakika önce de olay yerine çekiciden indirilmiş oluyor. Çekicinin şoförü biliniyor. Aracın nerelerde çalındığı, hangi plakayla nerelerde olduğu hepsini arkadaşlarımız tespit etti, değerlendiriliyor. Olayın aydınlatılmasıyla ilgili alınan mesafe çok hızlıdır.”

Hükümet saldırının PKK işi olduğundan emin

Saldırıda bomba yüklü araçların kullanılması 2003’te El Kaide hücrelerinin İstanbul’da giriştiği terör eylemlerini hatırlatsa da iktidar sözcüleri, bu saldırının PKK tarafından yapıldığını söylüyor.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Yozgat’ta parti teşkilatıyla bayramlaşırken PKK’nın bayramı zehir ettiğini dile getirdi. Bozdağ, ''bunlar insan olamaz. İnsan olanlar, insana ait özellikleri taşıyanlar böylesi eylemleri yapamazlar. Herkes bayramda eşiyle dostuyla bayramlaşırken, hayır dua almak için yarışırken terör örgütü ölüm kusmaya devam etti'' dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, toplumu provokasyona gelmemesi konusunda da uyardı ve şöyle konuştu: “hiçbir terör eylemi, içerden dışarıdan beslenen hiç bir güç, bugüne kadar bu ülkenin insanları arasındaki kardeşlik hukukunu bozmayı başaramamıştır. Türkler ve Kürtler kardeştir. Bin yıllık tarihin, kültürün kardeşlik hukukunun sahibidirler. Allah bizi kardeş kılmış. Terör örgütleri bozamaz, yıkamaz. Hiçbir bomba Türkler ve Kürtler arasındaki kardeşlik hukukunu ortadan kaldıramaz. Provokasyonlara kapıları kapatmak lazım.”

Saldırıda Suriye parmağı var mı?

Son birkaç aydır PKK ile Beşar Esad yönetimi arasında işbirliğinin arttığı Türk kamuoyunda dile getiriliyor. PKK’nın düzenlediği öne sürülen Gaziantep saldırısının ardında da Suriye’yle işbirliği olup olmadığı çokça tartışılıyor. “Saldırıda Suriye istihbaratı parmağı var mı?” sorusunun muhatabı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’ydu, bugün. “Şu ana kadar netleşmiş bir tablo yok” diyen Dışişleri Bakanı sözlerine şöyle devam etti: “ancak bir benzerlik ve paralellik olacaksa, Beşar Esad'ın cinayet şebekelerinin Suriye'de bayram günü bir günde 200 kişiyi öldürme yöntemi ve kutsal tanımamazlığıyla, terör örgütünün bu, sivil halka dönük saldırısı arasında yöntem ve zihniyet paralelliği var. Ama bir illiyet bağı varsa bu da her türlü şekilde araştırılır.”

Kılıçdaroğlu’ndan ortak geçmiş vurgusu

​CHP’nin TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırmasının ardından CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün’ün PKK’lılar tarafından kaçırılıp bırakıldıktan sonra yaptığı açıklamalar hükümetle CHP arasındaki mesafeyi açmıştı. Başbakan, “biz boşuna CHP ile BDP aynı demiyoruz” diyerek tepkisini dile getirmişti. İşte bu konjonktürde gerçekleştirilen Gaziantep’teki bombalı saldırı sonrası CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu saldırıyı hükümete karşı malzeme yapmadı ve serinkanlı mesajlar verdi.

Bayramı Rize’de geçiren Kılıçdaroğlu, Kürtler ve Türkler’in ortak geçmişine vurgu yaptı ve şunları söyledi:

''Bağımsızlık savaşını veren atalarımız Çanakkale'de birlikte yatıyor. Gaziantep'te, Şanlıurfa'da beraber yatıyor. Hiçbir zaman ayrılık, gayrılık yapmadık, bundan sonra da yapmayacağız, yapanlara da izin vermeyeceğiz. Bu ülkede her zaman huzur içerisinde yaşayacağız. Dik duracağız, yeri geldiğinde hesap soracağız.''

BDP saldırıyı kınadı

Her terörist eylemden sonra gözlerin çevrildiği Barış ve Demokrasi Partisi hızla saldırıyı kınadı. Dün Gaziantep’teki parti binaları öfkeli gruplardan tarafından tahrip edilen BDP, Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Genel Başkan Yardımcısı Gülten Kışanak imzalı açıklamayla “mübarek bayramı kana bulayan Gaziantep’teki saldırıyı” lanetledi.

Hükümetten Suriye politikasını gözden geçirmesini ve iç barışı sağlayacak kalıcı adımlar atmasını isteyen Demirtaş, saldırının arkasındaki ve içindeki bütün güçlerin tereddüde yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılmasını, katliamın tüm yönleriyle aydınlatılmasını bekliyoruz. Saldırı sonrasında partimizi ve partililerimizi hedef haline getirmek isteyenleri de bu çirkin tutumları nedeniyle esefle karşılıyoruz” dedi.

PKK: Patlamayla ilgimiz yok



Hükümet ve ulusal basın tarafından saldırıyı düzenlemekle suçlanan PKK ise bugün sessizliğini bozdu. Fırat Haber Ajansı’na yazılı açıklama gönderen örgüt, “bu patlama ile güçlerimizin herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Kamuoyu ve halkımız da bilmektedir ki güçlerimizin sivillere yönelik bir girişimi olamaz. Zaten KCK Yürütme Konseyi'nin yaptığı bayramda çatışmalardan kaçınma çağrısına güçlerimiz uymaktadır” dedi.

Devletin zirvesi Gaziantep’te teröre karşı birlik mesajı verecek

Gaziantep’te meydana gelen bombalı saldırıda hayatını yitirenler için yarın Gaziantep’te cenaze töreni yapılacak. Törene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Devlet Bahçeli de katılacak. CHP’nin çağrısıyla terörü konuşmak için TBMM’de bir araya gelmeyi reddeden liderler, Gaziantep’te cenaze töreninde bir araya gelmiş olacak.

Gaziantep'teki Bombalı Saldırıda 9 Kişi Yaşamını Yitirdi