Hakan Fidan’dan ABD’ye Suriye mesajı: “Trump başkanken çekilmeyi denedi ama Amerikan sistemi razı olmadı, bundan ders almış olmalı”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan basın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle biraraya geldi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’den Gazze’ye Türkiye’nin dış politika dosyaları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin Suriye’den çekilmesinin gündemde olmadığını belirten Fidan, “Trump başkanken çekilmeyi denedi ama Amerikan sistemi razı olmadı, bundan ders almış olmalı” dedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, dört yıllık aranın ardından yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın Türkiye’nin en hassas olduğu Suriye’de ne yapmayı planladığının henüz belli olmadığını söyledi.

Dün medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle biraraya gelen Dışişleri Bakanı, “ABD, Trump döneminde Suriye'den çekilmeyi istedi, denedi. Fakat, o dönem Amerikan sistemi bunu dinlemedi, razı olmadı. Trump geçmişte yaşananlardan tabii ki ders almış olmalıdır. Demokratlar döneminde, Amerikalılar Afganistan'dan geri çekilmede yaşadıkları zorluğu, Suriye’de görmek istemediler. Şimdi Cumhuriyetçiler iktidarı devraldıklarında, bunu hayata geçirmeleri için tabii ki bir imkân olabilir. Benim değerlendirmem bu yönde. Olumlu adım atılabilir” dedi.

Trump’ın Kongre'nin iki kanadında da üstünlüğü ele geçirmesinin her lidere tek seçimde nasip olmayacak bir durum olduğunu söyleyen Fidan, yeni ABD Başkanı’nın “Ben savaşları bitirmeye geliyorum, yeni savaş çıkarmaya değil” şeklindeki vaadiyle kabinesinde “bu kadar İsrail yanlısı” isme görev vermesinin tezat oluşturduğunu dile getirdi.

Fidan’dan Suriye mesajı: “Arazideki gelişmeler farklı türden bir operasyonu zorunlu kılarsa, Cumhurbaşkanımız da ifade etti, elbette gereği yapılır”

Dışişleri Bakanı, Suriye’nin kuzeyinde yaklaşık 9 bin kilometre alan kontrol eden Türkiye’nin Suriye politikasının nasıl gelişeceği yönünde işaretler de verdi.

Hakan Fidan, “Yeni dönemde çeşitli alternatif senaryolar olabilir. Önemli olan tartışmaya devam etmek. Biz sahada terörle mücadele faaliyetlerimizde de diplomasi masasındaki pozisyonumuzda da son derece netiz. Kendi güvenliğimizi sağlamak için her türlü adımı atacağımızı, atmaya hazır olduğumuzu Amerika görüyor. Arazideki durum daha farklı türden bir operasyonu zorunlu kılarsa, Cumhurbaşkanımız da ifade etti, elbette gereği yapılır. Astana Süreci sayesinde orada arazideki güçler arasında sağladığımız ve yıllardır da devam eden bir ateşkes var. Yapılması gereken, bunu daha iyi bir yapısal mekanizmayla ve ancak daha iyi bir hedef için değiştirmektir. Bundan daha iyi bir alternatif sunmadığınız zaman, getireceğiniz her türlü teklif bizim için kabul edilemez bir öneri olacaktır” diye konuştu.

Fidan’dan üçlü mekanizma çıkışı

Dışişleri Bakanı, Suriye’nin “Ben terörle mücadele edeceğim, sen de benim sınırlarımdan çık, gerisine karışma” şeklindeki yaklaşımının gerçekte karşılığı olmadığını belirtirken ne İran’ın ne de Rusya’nın öncelikleri arasında Türkiye-Suriye normalleşmesinin olduğunu ifade etti.

Hakan Fidan ve Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin

Fidan Irak, Suriye ve Türkiye arasında oluşturulması hedeflenen üçlü bir mekanizmaya da sıcak baktıklarının altını çizdi.

Irak’a Kalkınma Yolu çağrısı: “Terör örgütlerinin olduğu bir yere finansman ve yatırımcı getirmek zor, bunları bir temizlemek lazım”

Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin mutlaka Irak’tan Türkiye uzanacak “Kalkınma Yolu”nu yapacağını bu yolun Rusya’nın Azerbaycan ve İran üzerinden Basra Körfezi’ne ulaşacak Kuzey-Güney Yolu’yla çelişmediğini savundu.

Fidan, “Karlı proje de olsa, silahlı grupların olduğu, terör örgütlerinin olduğu bir yere finansman ve yatırımcı getirmek zor. Dolayısıyla bunları bir temizlemek lazım. Irak Merkezi Yönetimi, silahlı unsurların olduğu, bir yerleri işgal altında tuttuğu çatışma bölgelerine Avrupa'dan veya başka bir yerden büyük bir finans kuruluşunun kredi vermeyeceğini, verirse de maliyetler inanılmaz derecede yüksek olacağını biliyor. Bu başarılamazsa Irak'ın kendi öz kaynaklarıyla bunu hayata geçirmesi gerekecek. Rusya'ya denizyolu, karayolu ve demiryoluyla Batı’dan bir şey gelmiyor. Ruslar dünya pazarlarına açılımını Baltık’taki yerlerine ilaveten Basra’ya çıkarak yapmak durumundalar. Bunun için de kuzey-güney açılımına giriyorlar” şeklinde değerlendirmede bulundu.

“(Kerkük’te)PKK'nın etkisi altında kalacak bir valilik görmek istemiyoruz”

Türkiye uzun süredir Irak’ın Kürt partilerinden KYB’nin PKK ile ilişkilerinden rahatsızlık duyduğunu yüksek sesle dile getiriyor. Bu konuda yeni bir uyarıda bulunan Dışişleri Bakanı, Kerkük’ün demografik yapısının korunmasının Türkiye’nin hassasiyetleri arasında olduğunu vurguladı.

Hakan Fidan, “Süleymaniye PKK ile ilişki meselesinde bizi tatmin edici bir adım atmadı. Biz de bu yüzden onları tatmin edecek adımları atmıyoruz. Onlara yönelik tedbirlerimize devam ediyoruz. Süleymaniye ne zaman PKK ile ilişkisini bitirir, bizimle ilişkisi o zaman normalleşir. (Kerkük’te) Tüm kurumlarımızla Türkmenlerin yanındayız. Nüfus değişikliğine, demografik değişikliklere tabii ki karşıyız. Türkmen Cephesi ile sürekli ciddi bir temasımız var. Biz orada PKK'nın etkisi altında kalacak bir valilik görmek istemiyoruz” dedi.

Yunanistan’a pozitif mesaj: “Meselelerin aşırı politize edilmesini doğru bulmuyoruz, kazan-kazan anlayışıyla mesafe almak istiyoruz”

Dışişleri Bakanı Kıbrıs’taki sorunların Avrupa Birliği’nin Güney Kıbrıs’ı üye alması ile derinleştiği ve Türkiye’nin çözüm için yalnızca BM’yi esas aldığını vurgularken hariciyenin bir başka önemli dosyası Yunanistan’la ilişkiler hakkında pozitif mesajlar verdi.

Ege denizinde Yunan askeri gemisi

Fidan, “Ege’deki sorunlar, Doğu Akdeniz’deki meseleler, Türk azınlığa dair meseleler dahil tüm sorunları bir paket olarak ele almayı tercih ediyoruz. Meselelerin aşırı politize edilmesini doğru bulmuyoruz, kazan-kazan anlayışıyla mesafe almak istiyoruz. Milli menfaatlerimize halel getirmeden, var olan sorunları resmi yollardan çözmeyi, belirsizlikleri ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Bir yeryüzü cenneti olan Ege denizi, ülkelerimiz için bir ekonomik refah bölgesine dönüşmeli. Ocak veya Şubat ayında, Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in Türkiye ziyaretinde ülkelerimiz arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısının da yapılması planlanıyor” ifadelerini kullandı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ileri sürdüğü “küresel savaş riski”ne katıldığını kendisinin de bu konuda uyarılar yaptığını hatırlatan Dışişleri Bakanı, devletlerin çare aradığı mesele olan siber tehdit konusunda yakında hayata geçecek “Siber Güvenlik Başkanlığı”nın Türkiye için hayati bir önem taşıdığını da vurguladı.

“ABD’deki Demokratlar giderayak Hamas'ın üzerinde biraz daha baskı yapmak istiyorlar ama ateşkes şartları Hamas’ın kabul ettiği şartlar değil”

Hamas’ın Siyasi Bürosu’nun Türkiye’ye gelmediğini belirten Dışişleri Bakanı, İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog’un COP 29 için Azerbaycan’a gitmek amacıyla Türkiye hava sahasını kullanma talebini Ankara’nın reddettiğini de teyit etti.

Hakan Fidan, “Hamas'ın Siyasi Bürosu Türkiye'ye gelmiş değil. Görünen o ki ABD’deki Demokratlar giderayak Hamas'ın üzerinde biraz daha baskı yapmak istiyorlar. Muhtemelen bu sayede kendilerince bir mesafe almayı umuyorlar. Ama onların şu anki ateşkes şartları, Hamas’ın kabul ettiği şartlar değil gibi gözüküyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarması, tarihi bir hadise. Gazze’de 2 milyon insanın açlık ve susuzlukla ölüme terk edilmesine seyirci kalınmamalı. Çoluk çocuk, kadın demeden 50 bin Filistinli kardeşimizin katledilmesine tepki olarak, (İsrail Cumhurbaşkanı’na) hava sahamızı açmadık. Cumhurbaşkanımızın kararı bu yönde oldu. Azerbaycan tarafı konuyla ilgili diplomatik talebini iletti. Ama bu konuda bizim duruşumuz belli. Neticede, dediğim gibi, Türk hava sahasının kullanılmasına izin vermedi” diye konuştu.

İlgili Haberler Fidan: "Yeni ABD yönetimiyle milli çıkarlarımız doğrultusunda yapıcı bir diyalog kurmayı hedefliyoruz”