Rıza Sarraf davasında sanık olarak yargılanan Halkbank, New York İkinci Bölge Temyiz Mahkemesi’nde yapılan duruşmada, Amalya L. Kearse, Jose A. Cabranes ve Joseph Blanco’dan oluşan kıdemli yargıçlardan oluşan mahkeme heyeti karşısına çıktı.
Halkbank’ın savunmasını Avukat John Williams yaptı. İddia makamı adına, New York Güney Bölgesi Başsavcı Yardımcısı Michael Lockhart söz aldı. Duruşma yaklaşık 50 dakika sürdü.
Your browser doesn’t support HTML5
Halkbank davasında duruşma günü
Savcılık ve savunma, mahkeme heyetindeki yargıçların sorularını da yanıtladı. Halkbank’ın avukatı Williams, Halkbank’ın genel hukuk kapsamında yargılanamayacağını, farklı içtihatlardan verdiği örnek kararlarla savundu. Savcılıksa, Halkbank’ın işlediği ticari suçların genel hukuk kapsamında yargılanabileceğini iddia etti.
Yargıç Blanco ve Halkbank’ın avukatı Williams arasında ilginç diyaloglar yaşandı
Duruşmada diyaloglar daha çok Halkbank’ın avukatıyla mahkeme heyetinden Blanco arasında geçti. Yargıç Blanco, Halkbank’ın avukatı Willams’a,’’ Diyelim ki devlet tarafından kontrol edilen bir bankanız var. Bu banka, Amerikalıları öldüren bir terör örgütüne açıkça para aktarmaktadır. Sanırım bize, Amerikalıları öldüren bir terör örgütüne açıkça para akıtıyor olmalarına rağmen, ABD hükümetinin ve Adalet Bakanlığı'nın bu bankayı suçlama yetkisine sahip olmadığını söyleyeceksiniz. Bugün sizin konumunuz da bu değil mi?’’ diye sordu. Avukat Williams, ‘’Evet, bugünkü konumumuz budur’’ diye yanıtladı.
Yargıç Blanco, Halkbank iddianamesinde ABD bankalarına bir milyar doların aktarıldığı iddia edildiğini, bunun bir kısmının Türkiye'de gerçekleştiğini ancak ABD ile bağlantısının oldukça açık olduğunu belirterek ‘’Açık bir ticari varlığımız var, bu kuruluş bir şekilde hükümet tarafından kontrol ediliyor, faaliyeti her ne kadar kötü olursa olsun ve ABD'yi ne kadar kötü etkilerse etkilesin bu durumda aleyhine kavuşturma başlatılamayacak mı?’’ yorumunu yaptı.
Buna karşılık olarak Yargıç Blanco, uyuşturucu kartellerinin bu yolu kullanarak para aktarımı sağlayan bir bankanın devlet kuruluşu olduğu iddiasıyla yasaları dokunulmazlık zırhı olarak kullanmak isteyebileceğini kaydetti.
Yargıç Blanco,’’ Yürütmeye olan saygının temel dayanağı, yürütmeyi utandırmamaktır. Yürütme de dahil olmak üzere siyasi organların, dış ilişkiler üzerinde kontrolü vardır. Mahkemelerin bu ilişkileri etkileyecek, hükümeti utandıracak şekilde bu kararları vermemesi gerekiyor. Bir suç, ABD'yi açıkça etkilediğinde ve ulusal güvenliğimize zarar verdiğinde, mahkemelerin devreye girip yürütme organına özür dileyerek orada harekete geçemeyeceğinizi söylemesi ne kadar utanç verici. Bu, uluslararası alanda oldukça utanç verici görünüyor’’ yorumunu yaptı.
HalkBank konusundaki duruşma 50 dakika sürdü.
‘’Paralar Türkiye’den aktarıldı ABD’den değil’’
Avukat Williams, Halkbank’ın aktardığı paraların Türkiye’den gönderildiğini, bağımsız bir ülkede işlendiği iddia edilen bir suçun, genel hukuk içinde ABD’de yargılanamayacağını belirterek ‘’Halkbank’ın yaptığı iddia edilen banka transferlerinin hepsi Türk devletinde hukuki olarak, hukuk standardı olan Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde gerçekleşti. Bunların hepsi Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde Türk devletinin talimatıyla gerçekleşen, özellikle de İstanbul’da gerçekleşen eylemlerdir’’ dedi.
Avukat Williams, bağımsız bir devletin kendi egemenliğindeki toprakları içinde ve kendi hükümetin talimatıyla gerçekleştirilen eylemler nedeniyle suçlamakta olduğunu belirterek ‘’Unutmayın, savcılık da bu davada Halkbank'ın sadece Türk hükümet yetkililerinin talimatı doğrultusunda hareket etmekle kalmayıp, aynı zamanda Türk kamu amaçları doğrultusunda hükümetin ihracat istatistiklerini genişletmek amacıyla Türk hükümet yetkililerinin talimatı doğrultusunda hareket ettiğini belirtti. Türkiye'nin ve Halkbank'ın bu istatistiklerden nasıl faydalanıldığına dair spesifik iddialarda bulundular’’ dedi.