Türkiye’nin sarsıldığı 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremde en ağır yıkımı yaşayan kentlerden birisi olan Hatay’da yüzlerce yıllık cami, kilise, havra gibi ibadethaneler yerle bir olduğu için “inanç kardeşliği” varlıklarının yeniden ayağa kaldırılması gerektiği tartışılıyor.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bugün Hatay Arkeoloji Müzesi'nde "Hatay Kültürel Mirasını Yaşatma Projesi" tanıtımını gerçekleştirdi.
Deprem bölgesinde Selçuklu ile Osmanlı eserlerinin yanı sıra Hristiyan (Protestan, Katolik, Ortodoks) ve Musevi cemaatlerine ait vakıf eserlerinde hasar tespit çalışmalarını tamamladıklarını açıklayan Ersoy, toplantıda cemaatlerden 14 temsilcinin bulunduğunu da aktardı.
Your browser doesn’t support HTML5
Hatay Tarihi Varlıklarıyla Yaşayacak Mı?
Ersoy, “Antakya Rum Kilisesi'nden ağır hasarlı olan Meryem Ana Kilisesi'ne ve sadece eşyaları hasar gören Antakya Rum Katolik Kilisesi'ne tüm tescilli kültür varlıklarımızın restorasyon ve rekonstrüksiyon çalışmalarına bu hafta başlıyoruz. Bundan sonraki planlamalarımız bölgede bulunan tüm kültür varlıklarımız gibi bu vakıflarımıza ait kilise ve havraların da bir an önce ihyasına yönelik olacak” dedi.
“Hatay'ı tüm renkleriyle tekrar elbirliğiyle ihya edeceğiz” mesajını paylaşan Ersoy, akademisyenlerden bir bilim kurulu oluşturduklarını da açıklayarak, “Bilim kuruluyla birlikte ortak bir çalışmayla bu eserlerimizi geleceğe taşımak için gerekli adımları hep birlikte atacağız. Vakıflarımızla durumu tek tek değerlendirdik. Maddi gücü olanlar kendileri, maddi gücü olmayanlara Bakanlığımız kaynaklarından hem maddi hem teknik destek sağlayacağız. Tescilli kültür varlıklarımızın hızlı bir şekilde ayağa kalkmasını sağlayacağız” güvencesini verdi.
Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesinde Cemaat Vakıfları Temsilcisi Can Ustabaşı ise, Türkiye’nin önemli rengi olan cemaat vakıflarıyla ve eserleriyle ilgili gerekli destekler sunulduğu için güvende hissettiklerini ifade etti.
VOA Türkçe tarihi varlıkları Hatay’da görüntüledi
VOA Türkçe’nin deprem bölgesinde tanıklığı ettiği üzere Antakya’nın kent merkezinde yıkılmamış, hasarsız tarihi yapı olduğunu söyleyebilmek imkansız. Sadece Saint Pierre Kilisesi’nin, kayalara oyulmuş olduğu için depremden daha az zarar gördüğü bilgisi var. Ancak kent merkezindeki tarihi ibadethane mekanları yitirilmiş durumda.
Habib-i Neccar Camisi, binlerce yıllık tarihe sahip iken artık yeniden sadece İslam dini mensuplarını değil Antakyalılar’ı buluşturacak mı sorusu gündemde. Bugün Bakan Ersoy’un açıkladığı üzere, Antakya’nın diğer tarihi varlıkları gibi yıkılmış Habib-i Neccar Camisi’nin de tümüyle restore edilmesi hedefte.
Bakanlık tarafından 9 Şubat’ta yapılan ilk açıklamada, mozaik koleksiyonuyla “dünya birincisi” olan Hatay Arkeoloji Müzesi’nin sadece bir bölümünde hasar olduğu belirtilmiş, barındırdığı eserlerde ağır hasar olmadığı bilgisi aktarılmıştı. Bakanlık, müzeyi yakında hizmete açmayı hedeflediklerini açıkladı.
Hatay Cumhuriyeti’yken Türkiye Cumhuriyeti’ne katılma kararı alınmasına tanıklık etmiş tarihi Hatay Meclisi Binası da depremde enkaza dönüştü. İçindeki tarihi belge ve gazete arşivi kurtarılabildi mi sorusuna ise yanıt alınamadı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ersoy’un açıkladığı projeye ilişkin maliyet veya kurtarılanlara ilişkin ayrıntıları henüz paylaşmadı.