Hükümete Yakın Gazetelere Silahlı Saldırı

Yeni Şafak ve Yeni Akit gazeteleri, bu sabah silah ve molotof kokteylli saldırıya uğradı. Saldırganlar henüz yakalanamadı. Siyasetçiler ve gazeteci örgütleri saldırıları kınadı. Yeni Şafak gazetesi saldırılardan HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ı sorumlu tuttu.

Merkezleri İstanbul’da bulunan hükümete yakın iki gazete Yeni Şafak ve Yeni Akit, bu sabah kimliği belirsiz kişilerin saldırısına uğradı. İlk saldırı sabah beş sularında Bayrampaşa’da Yeni Şafak gazetesine yapıldı. Yüzleri maskeli dört saldırgan, önce binanın giriş kapısına molotof kokteyli attı ardından da binanın camlarına uzun namlulu silahla ateş açtı. Saldırıda yaralanan olmadı.

Bu saldırıdan yarım saat sonra maskeli saldırganların bir diğer hedefi, Yeni Akit gazetesi oldu. Binaya gelen saldırganlar, otoparka ve bina önündeki bir kamyonete molotof kokteyli attıktan sonra uzun namlulu silahla ateş açtı. Yeni

Şafak gazetesinde olduğu gibi Yeni Akit gazetesindeki saldırı sonrasında şüpheliler kaçtı.

Saldırılar sonrası İstanbul polisi, kamera kayıtlarını inceleyerek saldırganlara yönelik operasyonun başlattı.

İbrahim Karagül: ‘Demirtaş’ın hedef göstermesinin ardından tehdit alıyorduk’

Saldırı sonrası bir açıklama yapan Yeni Şafak Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 7 Haziran Seçimleri öncesi Diyarbakır’da Yeni Şafak’ı hedef alan konuşmasına göndermede bulundu.

Karagül, “Selahattin Demirtaş'ın Yeni Şafak, Sabah gibi gazeteleri hedef göstermesinden sonra, çok ciddi hedefler alıyorduk. Birtakım şeyler geliyorum diyordu aslında. Tehditlerin boş olmadığını biliyorduk. Tehditlerin sebebi de, ülke ve millet menfaatlerini önemsediği için hedef oluyordu. Daha kötüsü de olabilirdi” dedi.

Karahasanoğlu: ‘Saldırıyı, Türkiye’yi dış mihraklara mahkum etmek isteyen odaklar yaptı’

İstanbul Valisi Vasip Şahin’in ziyareti sonrası konuşan Akit gazetesi İcra Kurulu Başkanı Mustafa Karahasanoğlu, saldırının Türkiye’yi hedef aldığını söyledi. Karahasanoğlu, “Türkiye’yi, bu coğrafyayı dış mihraklara mahkum etmek isteyen odakların yapmış olduğu bir hareket olarak düşünüyorum. Ama bundan önceki hareketlerin nasıl herhangi bir etkisi olmadıysa bundan sonra da biz aynı çizgimizde yayınımıza devam edeceğiz” dedi.

Erdoğan, bugünkü saldırıları Hürriyet’e yapılan saldırıyla kıyasladı

Saldırıya siyaset dünyasından ilk tepki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan geldi. Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu Genel Kurulu'nda yaptığı konuşan Cumhurbaşkanı, 7 Kasım Seçimleri öncesi Hürriyet gazetesine yapılan saldırıyı hatırlattı.

“Geçmişte bir başka gazetemizin binasının girişindeki camları, silahlı saldırıyla molotofla falan değil arbede sırasında kırıldığı için dünyayı ayağa kaldıranların bu saldırılar karşısındaki tavırlarını dikkatle takip edeceğim. Bakalım buradaki tavır ne olacak, göreceğiz. Bu gazeteleri yayınlarını beğenmedikleri için kürsüden fırlatarak terör örgütüne hedef gösteren partinin mensuplarının da tutumunu yakından izleyeceğim.”

Başbakan Ahmet Davutoğlu da gazete yöneticilerini arayarak “ o teröristler en kısa zamanda yakalanacak” mesajını verdi.

Kılıçdaroğlu: ‘Bir an önce failler yargıya teslim edilmeli’

Saldırıya uğrayan gazetelerin sık sık sert eleştirilerine maruz kalan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise bu saldırılar sonrası CHP’nin sorumlu ilan edileceğini söyledi.

CHP lideri, “bugün iki gazetemize daha saldırı yapıldı. Emin olun üzgünüm. Neden iki gazeteye daha saldırı yapılsın? Bir an önce faillerinin bulunmasını yargıya teslim edilmesini istiyoruz şimdi ben bunu istiyorum diye yarın diyecekler ki bu gazetelere saldırının sorumlusu da CHP'dir. Ya insaf, insaf insanda biraz ahlak, dürüstlük olur” dedi.

TGC: ‘Demokrasi farklı görüşlere tahammül etme rejimidir’

Saldırıyı gazeteci örgütleri de kınadı. Bir kınama açıklaması yayınlayan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, basın özgürlüğüne vurgu yaparken faillerin bir an evvel bulunmasını istedi.

“Basın özgürlüğünün olmadığı bir toplumda demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Gazetelerin ve gazetecilerin sürekli hedef gösterildiği bir ortamda toplumsal barış da sağlanamaz. Basına yönelik saldırılar direkt halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkına yönelik saldırılardır. Demokrasi farklı görüşlere tahammül etme rejimidir. Tek tip insan, tek tip gazeteci ve tek tip haber rejimi değildir.”

RSF: ‘Başta hükümet olmak üzere tüm kurumlar nefret söylemini reddetmeli’

Yeni Şafak ve Yeni Akit'e yönelik saldırıları kınayan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), başta hükümet olmak üzere siyasi partiler ve her duruştan medya organlarına nefret söylemini kesinkes reddetme çağrısında bulundu.

RSF Doğu Avrupa ve Orta Asya Masası Sorumlusu Johann Bihr’in yaptığı yazılı açıklamada, “umuyoruz ki, olayla ilgili soruşturma, hiçbir gerekçeyle açıklanmayacak söz konusu saldırıların faillerinin belirlenmesini sağlayacaktır dendi.