Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, SETA Vakfı’nın yıllık olağan konferansında, Türkiye’nin AB üyeliğinden yaklaşan yerel seçimlere, IŞİD’le mücadeleden, Türk Amerikan ilişkilerine kadar geniş kapsamlı bir konuşma yaptı.
“IŞİD’i Esat Rejimi destekliyor”
IŞİD’in Müslüman dünyasında asla kendine yer edinemeyeceğini savunan Kalın, IŞİD terör örgütünün Esat rejimi tarafından desteklendiğini savundu. Esat hükümetinin muhalefeti bölmek adına IŞİD’i desteklediğini ve Suriye’deki savaş devam ettikçe IŞİD’in alt edilemeyeceğini söyledi.
Kalın Mısır’daki gelişmelere de değindi, Sisi hükümetinin korku ve baskı ortamı yarattığını bu duruma demokratik ülkelerin sessiz kaldığını söyledi.
İbrahim Kalın, Ortadoğu’daki bir diğer krizin adının ise Suudi Arabistan ve İran arasında yaşanan gerginlik olduğunu savundu, iki ülke arasındaki gerginliğin ne bölgedeki Sünni azınlığa ne de Şii’lere faydası olduğunu söyledi.
“Hiçbir gruba silah yollamadık”
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Türkiye’nin "Özgür Suriye Ordusu'na silah yollayıp-yollamadığı konusundaki bir soruyu da yanıtladı ve bugüne dek belki de Türkiye’den bu kadar üst düzey bir isimden ilk kez bu kadar açık bir dille bu iddiayı yalanlanmış oldu. Zira Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın “Bu iddiaların neye dayanarak ortaya atıldığını bilmiyorum ama Türkiye hiçbir zaman hiçbir gruba silah yollamadı,” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türk-Amerikan ilişkileri konusunda ise ilk olarak Amerika Başkanı Barack Obama tarafından dile getirilen “model ortaklık” sözüne atıfta bulunarak, iki ülkenin hem Ortadoğu’daki gelişmeler konusunda, hem de iki ülke ilişkilerinde stratejik ortaklığa devam ettiğini söyledi
Basın özgürlüğü sorusuna: “Bu karışık bir hikaye”
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı’nın Ulusal Basın Kulübü’nde yaptığı bir günlük konferansta, Türkiye’de gazetecilerin hapse atıldığı, cumhurbaşkanını eleştirenlerin başının belaya girdiği ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın demokratik bir liderden çok diktatöre benzediği ifadesini kullanarak, bunun nedenini soran bir katılımcıya İbrahim Kalın'ın yanıtı şöyle oldu:
“Bir elde para, diğer elde güç. Bu çok karışık bir hikaye. İfade özgürlüğü adına, gücü kendi eline alma çabası. Ancak Türkiye’nin gazetecileri hapse attığı iddiaları haksız yere abartılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, özel hayatına ve ailesine karşı medeni ülkelerde asla göremeyeceğiniz iftira ve şantaj kampanyaları yürütülüyor. Başbakanın 11 yaşındaki kızının fotoğrafı gazetelerin manşetine taşınıyor.”