Ressam ve ortaya çıkardığı eserler farklı kanuni uygulamalara tabi olabilir mi? Eğer ressam göçmen ise olur ve bunun resim dahil birçok sanat dalında çok sayıda örneği de mevcut. Mesela Lübnan’da yaşayan Suriyeli ressam Cihat Kadam...
Lübnan’da oturma izni alamayan, resmi olarak mülteci sayılmayan Kadam, Suriye’ye de dönmek istemiyor. Bu nedenle Kadam, yaptığı resimleri Türkiye dahil çeşitli ülkelerdeki alıcılara gönderse de kendisi seyahat edemiyor.
“Tablolarının kendisinden daha özgür olduğunu” söyleyen Kadam, Amerika’nın Sesi’ne Suriye’den ayrılışını, Lübnan’daki hayatını ve çoğunlukla Suriye’den manzaraları resmetmesinin nedenlerini anlattı.
Annesi Şamlı, babası Deyrizorlu olan Kadam’ın ailesi çatışmalar nedeniyle Suriye içinde dört kez yer değiştirmiş. Ailesi hala Suriye’de yaşayan Kadam ise, güvenlik riskleri ve işsizlik gibi sebeplerle Suriye’den ayrılmaya karar vermiş.
Suriye’den ayrılma kararı ile birlikte yeni sorunlarla karşı karşıya kalan Kadam, Lübnan’a pasaportla ve resmi yollarla giriş yaptığını söyledi. Kadam, “2016 yılında Lübnan’a yasal yollarla geldim. Ekonomi ve siyasi içerikli bir dergi ile anlaşmıştım ve onlara karikatür çiziyordum” dedi.
Kadam, ilk dönemde oturma izni aldığını ancak daha sonra sanatçıların oturma ve çalışma izni için ödemeleri gereken miktarın yüksekliği nedeniyle izinlerini yenileyemediğini belirtti. Aynı zamanda göçmen dalgalarına paralel olarak oturma izni şartlarının ağırlaştığını da hatırlatan Kadam, “Birleşmiş Milletler’e mülteci olarak kaydolmak istedim ancak başaramadım” dedi.
Oturma iznini yenileyemeyen Kadam, “önünde Suriye’ye dönmek veya Lübnan’da izinsiz yaşamak dışında seçenek kalmadığını” söyledi.
Suriye’ye dönmeyi şimdilik düşünmediğini anlatan Kadam, “Dönmeyi düşünmüyorum çünkü birincisi, hala güvenlikle ilgili sorunlar var. İkincisi, işim ve sanatım açısından da şartlar uygun değil. Suriye’de sanatla ilgili alan çok daraldı. Olanlar da çoğunlukla sanatsal üretimle değil siyasi durumla ilgili. İnsani durum ve ekonomik açıdan şartlar nedeniyle dönmek mümkün değil” dedi.
Kadam, “Bir sanatçı, bir ressam olarak Suriye’ye baktığında ne görüyorsun?” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Bu sorunun çok sayıda ve geniş cevabı var ve cevapların hepsi bile manzarayı açıklamaya yeterli olmaz. Suriye’deki durum tamamen istisnai, doğal olmayan, anormal bir durum. Sadece askeri yönü değil insani ve toplumsal yönleri de var. Savaşın bizi, savaşı yaşanları nasıl çirkinleştirdiğine bak. Kaç insan şehrinin yerle bir olduğunu görür ki veya sınırsız mezarlıklara dönüşmesini?”
Tablolarının birçoğunda Suriye’yi resmeden Kadam, resmettiği bölgenin veya yerin mevcut durumunun tam tersini görmeyi veya göstermeyi tercih ediyor. Mesela, Doğu Guta’yı anlattığı tablosunda çiçekli bir bahçe tasvir eden Kadam’ın tablolarında IŞİD tarafından havaya uçurulan Deyrizor’un meşhur asma köprüsü hala sağlam ve ihtişamlı.
Lübnan’da resimden müziğe sanatın çeşitli dalları ile ilgilenen çok sayıda Suriyeli sanatçı bulunuyor ancak az sayıda isim oturma ve çalışma izni alabilmiş veya izinlerini düzenli olarak yenileyebilecek maddi güce sahip.
Suriyeli sanatçıların bir kısmı Suriye’de şartların düzelmeye başlaması ile birlikte geri dönmeyi düşünmeye başlamış ancak Kadam gibi bazı sanatçılar için gelecek oldukça belirsiz. Suriye’ye dönmek istemeyen, Lübnan’da oturma ve çalışma izni alamayan, bu izinler olmadığı için başka bir ülkeye gidemeyen diğer Suriyeli sanatçılar gibi Kadam da şimdilik çözümsüz görünen bu duruma rağmen üretmeye devam ediyor.
Sanatsal faaliyetlerde aktif olan Kadam, Suriyeli 40 sanatçıyla röportajların da yer aldığı çalışmalar gibi projelerde de yer alıyor. Yine Lübnan içindeki çeşitli yerel aktivitelere katılan Kadam için yarın belirsiz ancak “bugün elinden geleni yapmak gerek.”