İmamoğlu’ndan hakkında yeni soruşturmalar sinyali: “Yeni bir kumpas dalgasıyla, bana ve arkadaşlarıma itibar suikastı yapmaya çalışıyorlar”

İBB Başkanı İmamoğlu, yalnız “yol arkadaşlarım” diye yakın çalışma arkadaşlarının değil tanımadığı başka isimlerin de mal varlıklarına tedbir koyulduğunu savundu. (Arşiv foto)

Hakkında altı dava ve bir soruşturma bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, yeni soruşturmalarla karşı karşıya kalacağının sinyalini verdi.

Bir yolsuzluk soruşturması olduğu anlaşılan son soruşturmanın yürümekte olduğunu İmamoğlu kendisi açıkladı.

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için yapılacak 23 Mart’ta yapılacak önseçimin kampanyasını Cumartesi günü İzmir’den başlatan İBB Başkanı, burada yaptığı konuşmada, yalnız “yol arkadaşlarım” diye yakın çalışma arkadaşlarının değil tanımadığı başka isimlerin de mal varlıklarına tedbir koyulduğunu dile getirdi.

İmamoğlu yeni soruşturmadan da Erdoğan’ı sorumlu tuttu: “Haksız, hukuksuz yollarla İmamoğlu’nu yarış dışına atarsan, senin gireceğin yarış meşru olur mu?”

Daha sonra benzer konuşmaları Kayseri ve Adana’da yineleyen İmamoğlu, dün akşam Antalya’da partilere hitabında kendisinin de hedefte olduğunu belirtti.

İBB Başkanı, “Aralarında kimi yol arkadaşım, kimi tanıdığım, kimi hiç tanımadığım bir grup insanın mal varlıklarına, banka hesaplarına el koymuşlar. Yeni bir kumpas dalgasıyla, bana ve arkadaşlarıma itibar suikastı yapmaya çalışıyorlar. Malum şahıs, haftalar önce ne demişti hatırlayın; ‘Turpun büyüğü heybede.’ Hükümeti, yargısı, kolluğu işi gücü bırakmış, benimle ilgili tertipler peşinde. Tek dertleri var; Ekrem İmamoğlu. Akıllarınca beni korkutup, yıldıracaklar; korkmadım, korkmuyorum, korkmayacağım. Amacınızı biliyorum, Ekrem İmamoğlu olmadan seçime girmek istiyorsunuz. Haksız, hukuksuz, gayrı meşru yollarla Ekrem İmamoğlu’nu yarış dışına atarsan, senin gireceğin yarış meşru olur mu?” dedi.

“Arkadaşlarımız, ‘Avukatımı arayıp geliyorum’ deyince, ‘Avukata gerek yok, görüşecek sadece’ diyorlarmış; bunların yaptıkları, şeytanın aklına gelmez”

İBB Başkanı, arkadaşlarına emniyetten telefon eden kişilerin avukatsız gelmelerini istediklerinin de altını çizdi.

CHP’nin önseçime katılabilen tek adayı, “İktidarın algı operasyonları peş peşe geliyor. Çalışma arkadaşlarımızı Emniyet Müdürlüğü’nden arayıp, ‘Savcılık sizi görüşmeye çağırıyor’ diyorlarmış. Arkadaşlarımız, ‘Avukatımı arayıp geliyorum’ deyince, ‘Avukata gerek yok, görüşecek sadece’ diyorlarmış. Arkadaşımız avukatla adliyeye gitmekte ısrar edince, daveti yapan polise artık ulaşılmaz oluyor. Telefon numarası, Vatan Caddesi’ndeki Emniyet’e ait. Hani hukuk devletiydik Sayın Adalet Bakanı? Bunların yaptıkları, şeytanın aklına gelmez, şeytanın” değerlendirmesinde bulundu.

İmamoğlu’nun kampanyacısı Necati Özkan: “Ekrem Bey’in merkezde olduğu bir yapı kurmaya çalışılıyor, yarın öbür gün beni gözaltına alabilirler”

İmamoğlu’nun isim vermediği yol arkadaşlarından birinin 2014’ten başkanlık kampanyalarını yürüten Öykü Diaologue International Ajans şirketinin başkanı Necati Özkan olduğu bugün ortaya çıktı.

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, bugün yayınlanan köşe yazısında İmamoğlu’nun yakın çalışma arkadaşları İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş ile İmamoğlu’nun aile şirketinin genel müdürü Tuncay Yılmaz’ın banka hesaplarına tedbir konduğunu teyit ederken Necati Özkan ile yapmış olduğu röportaja da verdi.

İmamoğlu’na dört kez seçim kazandıran kampanyaların mimarı, Terkoğlu’yla yaptığı söyleşide, “Avukatımın bana söylediği; bu bir soruşturma dosyası ve dosyada gizlilik kararı var. O nedenle konu nedir, suç isnadı nedir bilmiyorum. Fakat belli ki Ekrem Bey’in merkezde olduğu bir yapı kurmaya çalışılıyor. Beni de orada göstermeye çalışıyorlar. Bir kez daha buradan Ekrem Bey’i oyun dışına atmak gibi bir çaba var. Yarın öbür gün beni gözaltına alabilirler” ifadelerini kullandı.

İstanbul Başsavcılığı’na göre “kent uzlaşısı” PKK talimatıyla formüle edildi: “Soruşturmalarımız derinleştirilerek devam edecektir”

31 Mart Seçimleri’nde Cumhuriyet Halk Partisi ile DEM Parti’nin yaptığı “kent uzlaşısı” da bir süredir İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “terör faaliyeti” olarak iddianameleştiriliyor.

Bu konudaki ilk tutuklama Ekim ayında gerçekleşti. 1 milyonu aşan nüfusuyla yalnız İstanbul’un değil Türkiye’nin de en kalabalık ilçesi olan Esenyurt’un belediye başkanı Ahmet Özer 30 Ekim’de tutuklandı, birkaç gün sonra belediyeye kayyum olarak İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy atandı.

Özer hakkında yazılan iddianamede “kent uzlaşısı”, PKK/KCK liderliğinin “formüle ettiği” bir terör faaliyeti olarak değerlendirilirken 13 Şubat’ta ikisi belediye başkan yardımcısı 7’si belediye meclis üyesi ile bir belediye danışmanı da “kent uzlaşısı” kapsamında tutuklandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili ve bir Cumhuriyet Savcısı’nın 6 Mart’ta yazdıkları iddianamede, “KCK Yürütme Kurulu Üyesi Duran Kalkan’ın 2024 yerel seçimleri öncesinde yaptığı açıklamada vücut bulan, kamuoyunda ‘kent uzlaşısı’ olarak bilinen, terör örgütü mensuplarının metropol belediyelerine sızdırılması talimatı doğrultusunda ilimizdeki çeşitli ilçe belediyelerine yerleştirildikleri, şüphelilerin PKK/KCK terör örgütünün uzantısı olan HDK içerisinde faaliyet yürüttükleri” belirtildikten sonra “Terör örgütünün metropol illerde etkinliğini arttırma amacını haiz Kent Uzlaşısı faaliyetinin hayata geçmesi adına iştirakleri tespit edilecek diğer tüm şahısların deşifre edilmesi için soruşturmalarımız derinleştirilerek devam edecektir” ifadelerine yer verilerek kent uzlaşı operasyonlarına devam edileceği mesajı verildi.

Kent uzlaşısı soruşturmasının da hedefi İmamoğlu mu?

21 Şubat’ta Gazete Duvar’dan Furkan Karabay’a bir röportaj veren Türkiye İşçi Partisi İstanbul milletvekili Ahmet Şık da kent uzlaşısı soruşturmalarının asıl hedefinin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu iddia etmişti.

Şık, “yeniden tedavüle sokulan Gezi direnişini kuvvetle muhtemel HDK soruşturmasına bağlayacaklar. Onu da kent uzlaşısı modeliyle birleştirerek İmamoğlu’nu görevden alıp İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atayacaklar. Bu sayede Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın en büyük rakibi olarak görülen İmamoğlu oyun dışına itilmekle kalmayacak, AKP’ye yerel seçim başarısızlığını getiren kent uzlaşısını ‘terörist’ faaliyet diye nitelendirerek CHP’ye oy veren sağ seçmenlerin tercihlerini sorgulatmış olacaklar” demişti.