Irak’ta IŞİD militanlarından kaçan azınlıkların durumu her geçen gün kötüye gider ve kurtarma operasyonları sürerken, uluslararası insan hakları örgütlerinden oluşan bir koalisyon, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin, Iraklı azınlıkları ve kültürel miraslarını korumak için acil durum toplantısı düzenlemesini istedi.
İnsan hakları koalisyonu, BM’nin IŞİD militanlarından kaçan Yezidiler’I, Türkmenler’i ve diğer Iraklı azınlıkları fiziksel olarak korumasının mümkün olmadığını kabul ediyor. Ancak koalisyon, BM İnsan Hakları Konseyi’nin, Irak’ta yaşanan insanlık dramı konusunda dünyayı alarma geçirecek güce sahip olduğuna dikkat çekiyor.
BM İnsan Hakları Gözlem Örgütü Direktörü Hillel Neuer, yardım çağrısında bulunan grupların BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Navi Pillay’ın Iraklı azınlıklar için acil toplantı çağrısı yapmasını istediklerini söyledi. BM İnsan Hakları Konseyi’nin, Irak’taki toplu katliamı durdurmak için dünyayı harekete geçirecek gücü olduğunu vurgulayan Neuer şöyle konuştu: “BM İnsan Hakları Konseyi, IŞİD’in etnik ve dini azınlıklara yaptığı saldırıların soykırım olup olmadığını araştıracak bir komisyon kurmalı. Ayrıca Konsey, Irak’taki insan hakları durumunu inceleyen özel raportörü tekrar görevlendirmeli. BM İnsan Hakları Raportörü’nin Irak’taki görevi, 10 yıl önce sona erdi. Ancak BM İnsan Hakları Konseyi bu göreve yeniden atama yapmalı. Uluslararası toplumun Irak’ta yaşananlardan doğru zamanda haberdar olması ancak bir raportör aracılığıyla mümkün olabilir.”
Buarada Yezidi halkının liderinin oğlu Breen Tahsin de BM Konseyi’ne acil toplantı çağrısında bulundu. Tahsin, IŞİD militanlarının 3,000’den fazla Ezidi erkeğini öldürdüğünü ve çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 5,000 kişiyi kaçırdığını söyledi.
Sincar nüfusunun yüzde 95’inin Kuzey Irak, Suriye ve Türkiye’ye sığındığını belirten Tahsin, Sincar dağlarında mahsur kalan yaklaşık 23,000 Yezidi’nin yeterli su ve yiyeceği olmadığını bildirdi.
Tahsin BM ve uluslararası toplumdan, Yezidiler’in Avrupa, Amerika, Kanada ve Avustralya’ya yerleştirilmesi için yardım istedi.
Yezidi halkının soykırım tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı Irak’ta yaşamasının artık mümkün olmadığını söyleyen Tahsin, “Irak’ta kalmayı planlayan Yezidi ve diğer dini azınlıklarınsa, BM koruması altında kurulacak güvenli bir bölgede yaşaması gerekiyor” dedi.
Tahsin, Irak bütçesinin bir kısmının, soykırım olarak tanımladığı felakete uğrayan Yezidi halkının maddi ve manevi zararını karşılamak için kullanılması gerektiğini de ekledi.
Cenevre’de yaşayan Iraklı Hıristiyan toplumunun üyesi Meryem Vahide de, evlerini terk ederek Kuzey Irak Kürt Yönetimi bölgesine sığınan on binlerce Iraklı Hıristiyan’ın barınak, gıda ve ilaca ihtiyacı olduğunu söyledi.
Katliama uğrayan Hıristiyan nüfusun artık Irak’ta yaşayamayacığını belirten Vahide, “IŞİD’den kaçanların çok az bir bölümü evlerine geri dönme umudu taşıyor. Çoğunluk, ülkeyi terk etmek ve güvenli bir yere gitmek istiyor” şeklinde konuştu.
Öte yandan, BM Mülteciler Dairesi Kuzey Irak’ta bulunan yarım milyon Iraklı mülteci için tarihindeki en büyük insani yardım operasyonlarından birini başlattı. Hava, kara ve deniz yollarının kullanıldığı yardım operasyonunda, dört gün boyunda Ürdün’ün Akabe bölgesinden Kuzey Irak’taki özerk Kürt bölgesinin başkenti Erbil’e havadan nakil ve ikmal yapıldı.
Uluslararası yardım kuruluşları, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne Iraklı azınlıkların durumunu görüşmek üzere acil toplantı çağrısı yaptı
CENEVRE —