Adayları birbirinden ayırmak zor. Hepsi aynı şekilde giyiniyor, hepsi erkek, hepsi dini lider Ayetullah Ali Hamaney’e yakın, hepsi de Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejat’ın aksine teknokrat görünümlü adaylar
WASHINGTON —
Uzmanların da katıldığı gibi seçimin favori adayı Sait Celili.
İran’ın baş nükleer görüşmecisi Sait Celili, Batı karşıtı sert tutumuyla tanınıyor: “Amacımız, İslam’ın dünya üzerindeki nüfuzunu arttırmak ve egemen güçlere karşı direnmek.”
Aslında yumuşak tavırlı olduğu söylenen Celili, diğer muhafazakar adaylarden önde gidiyor. Adaylar test usulü ilk tartışma programına katıldı. Reformcu aday olarak görülen Muhammet Rıza Arif, bir ara kendisine yöneltilen soruları yanıtlamayı reddetti.
Arif ardından eski Cumhurbaşkanı Muhammet Hatemi’nin ricası üzerine yarıştan çekildi. Şimdi Hatemi, Arif ve diğer reformcular, eski nükleer baş görüşmecilerden Hasan Ruhani’ye destek veriyor.
Amerikalı eski büyükelçi Dennis Ross, adayların özellikle öne çıkmaktan kaçındığını savunuyor: “Dini lider Hamaney’in önemsiz duran, kendisine meydan okumayacak bir adayı tercih edeceği ortada. Hamaney kendi politikalarını tartışmadan uygulayacak bir cumhurbaşkanı seçmek istiyor.”
Bu, sekiz yıldır görevde olan Cumhurbaşkanı Ahmedinejat’ın aksi bir tavır. Çünkü Ahmedinejat son dönemlerinde Hamaney’e meydan okudu, Birleşmiş Milletler koridorlarında Batı’ya da ateş püskürdü.
Seçim kampanyası oldukça kontrollü geçti. Devlet televizyonu adayları destekçileriyle görüşürken ya da ekonomi hakkında yüzeysel vaatler verirken gösterdi.
Seçim kampanyası 2009’a göre çok sönük. Şimdi ev hapsinde olan o dönemin en büyük muhalefet adayı Mir Hüseyin Musavi, stadyumları doldurmuş, destekçileri geceleri sokaklara dökülmüştü.
Dennis Ross’a göre Hamaney, seçim sürecinde muhalefeti kontrol altına aldı: “Bence Hameney eylem ve taşkınlık istemiyor.”
İranlı seçmenler yarın sandık başına gitmeye hazırlanıyor. Adayların hiçbiri genç biri değil. Çoğu yıllardır siyaset sahnesinden uzak. Bu durum da İranlılar’a fazla değişim vadetmiyor.
İran’ın baş nükleer görüşmecisi Sait Celili, Batı karşıtı sert tutumuyla tanınıyor: “Amacımız, İslam’ın dünya üzerindeki nüfuzunu arttırmak ve egemen güçlere karşı direnmek.”
Aslında yumuşak tavırlı olduğu söylenen Celili, diğer muhafazakar adaylarden önde gidiyor. Adaylar test usulü ilk tartışma programına katıldı. Reformcu aday olarak görülen Muhammet Rıza Arif, bir ara kendisine yöneltilen soruları yanıtlamayı reddetti.
Arif ardından eski Cumhurbaşkanı Muhammet Hatemi’nin ricası üzerine yarıştan çekildi. Şimdi Hatemi, Arif ve diğer reformcular, eski nükleer baş görüşmecilerden Hasan Ruhani’ye destek veriyor.
Amerikalı eski büyükelçi Dennis Ross, adayların özellikle öne çıkmaktan kaçındığını savunuyor: “Dini lider Hamaney’in önemsiz duran, kendisine meydan okumayacak bir adayı tercih edeceği ortada. Hamaney kendi politikalarını tartışmadan uygulayacak bir cumhurbaşkanı seçmek istiyor.”
Bu, sekiz yıldır görevde olan Cumhurbaşkanı Ahmedinejat’ın aksi bir tavır. Çünkü Ahmedinejat son dönemlerinde Hamaney’e meydan okudu, Birleşmiş Milletler koridorlarında Batı’ya da ateş püskürdü.
Seçim kampanyası oldukça kontrollü geçti. Devlet televizyonu adayları destekçileriyle görüşürken ya da ekonomi hakkında yüzeysel vaatler verirken gösterdi.
Seçim kampanyası 2009’a göre çok sönük. Şimdi ev hapsinde olan o dönemin en büyük muhalefet adayı Mir Hüseyin Musavi, stadyumları doldurmuş, destekçileri geceleri sokaklara dökülmüştü.
Dennis Ross’a göre Hamaney, seçim sürecinde muhalefeti kontrol altına aldı: “Bence Hameney eylem ve taşkınlık istemiyor.”
İranlı seçmenler yarın sandık başına gitmeye hazırlanıyor. Adayların hiçbiri genç biri değil. Çoğu yıllardır siyaset sahnesinden uzak. Bu durum da İranlılar’a fazla değişim vadetmiyor.