İran “hem güçlü hem zayıf yönlerini ortaya koyduğu” belirtilen iki aylık askeri tatbikatları tamamlamaya hazırlanıyor

  • Michael Lipin

VOA'nın İran'ın askeri tatbikatlarıyla ilgili yorum talebine yanıt veren İsrail ordusu, “hem savunma hem de saldırı amaçlı çok çeşitli senaryolara hazırlıklı olmak için sürekli durum değerlendirmeleri yaptıklarını” kaydetti.

VOA'ya konuşan güvenlik araştırmacıları, İran'ın, İsrail ve ABD'nin olası saldırılarını caydırmak için son on yılların en yoğun askeri tatbikatını iki ay içinde tamamlamaya hazırlandığını söyledi.

Washington merkezli araştırmacılar, İran'ın Aralık sonunda başlayan ve Mart ortasında sona ermesi beklenen tatbikatlarında ABD ve İsrail için tehdit oluşturan bazı silah sistemlerinin kullanıldığını, bazılarının ise İran'ın caydırıcılık becerilerindeki zayıflıkları ortaya çıkardığını belirtiyor.

Demokrasileri Savunma Vakfı'ndan Behnam Ben Taleblu, “Tatbikatların hızı, yoğunluğu ve kamuoyuna tanıtımı daha önce görülmemiş düzeyde” dedi.

Son 20 yıldır İran ordusunu inceleyen Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü uzmanı Farzin Nedimi ise “Bu kadar kısa bir süre içinde bu kadar çok tatbikat yaptıklarını hiç görmemiştim” şeklinde konuştu.

İran devlet medyası, tatbikatların 28 Aralık'ta başladığını bildirdi. Bir hafta sonra medya, kod adı “Büyük Peygamber 19” olan tatbikatın, 4-9 Ocak tarihleri arasında İran'ın batısında tatbikatlara katılan İslam Devrim Muhafızları Ordusu kara kuvvetlerini içeren yıllık “İktidar” tatbikatlarının bir parçası olduğunu bildirdi.

İlgili Haberler Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi: “İran’ın uranyum üretimi atom bombasına bir adım uzak”

Bu tatbikatı, İran Devrim Muhafızları ve İran Ordusu'nun Natanz, Ferda ve Khondab'daki Arak reaktörü gibi nükleer tesislerin yakınlarında gerçekleştirdiği hava savunma tatbikatları; İran Devrim Muhafızları'nın Basra Körfezi'ndeki deniz tatbikatı; İran Devrim Muhafızları'nın İran'ın güneybatısındaki ikinci tur kara kuvvetleri tatbikatı ve İran'ın güneyinde, Umman Körfezi ve Hint Okyanusu'nun kuzeyindeki sularda “Zülfikar” kod adıyla gerçekleştirilen bir tatbikat izledi.

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed Eslami, 26 Şubat'ta gazetecilere yaptığı açıklamada, nükleer tesisleri de kapsayan iki günlük bir “nükleer savunma tatbikatı ”nın başladığını duyurmuş ancak ayrıntı vermemişti. Araştırmacıların genellikle elektronik simülasyonları içerdiğini söylediği bu tatbikatların sonuçları hakkında devlet medyasında herhangi bir haber yer almadı.

İranlı yetkililer ve devlet medyası, askeri tatbikatların halkın moralini yükseltmekten İran'ın savunma ve saldırı kabiliyetlerini güçlendirmeye, askeri güçlerin entegrasyonuna ve dış tehditleri caydırmak için yerli teknolojilerin kullanımına kadar çeşitli hedefleri olduğunu açıkladı.

Tehdit hissi arttı

Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü uzmanı Farzin Nedimi, “İranlılar İsrail ve ABD'den gelen askeri tehdidin arttığını açıkça görüyor” dedi.

İlgili Haberler İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Zarif sertlik yanlılarının baskısının ardından istifasını sundu

Başkan Donald Trump Ocak ayında göreve geldiğinden bu yana, zenginleştirilmiş uranyumunu silah seviyesine çıkarması ve nükleer başlık haline getirmesi halinde İran'ın karşılaşacağı sonuçlar konusunda ABD'nin uyarılarını sertleştirdi. Tahran uzun zamandır nükleer silah arayışında olduğunu reddediyor.

Trump, 4 Şubat’ta Washington’u ziyaret eden İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Nükleer silaha sahip olamazlar. Eğer az önce söylediklerime rağmen nükleer silaha sahip olacaklarını düşünürsem, bunun onlar için çok talihsiz bir durum olacağını düşünüyorum” demişti.

16 Şubat'ta ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Kudüs'te biraraya gelen Netanyahu, İsrail'in geçtiğimiz 16 ay boyunca “İran'ın terör eksenine büyük bir darbe” indirdiğini belirtmişti. Ekim ayı sonlarında İsrail, İran’ın balistik füze saldırısına misilleme olarak İran hava savunma ve füze tesisleri olduğunu söylediği tesisleri vurmuştu.

Netanyahu, Kudüs’te, “Başkan Trump'ın güçlü liderliği altında ve sizin sarsılmaz desteğinizle, bu işi bitirebileceğimizden ve bitireceğimizden hiç şüphem yok” demişti.

VOA'nın İran'ın askeri tatbikatlarıyla ilgili yorum talebine yanıt veren İsrail ordusu, “hem savunma hem de saldırı amaçlı çok çeşitli senaryolara hazırlıklı olmak için sürekli durum değerlendirmeleri yaptıklarını” kaydetti.

Netanyahu'nun sözcüsü, VOA'nın İsrail hükümetinin İran tatbikatlarına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine yorum yapmayı reddetti.

ABD Savunma Bakanlığı ise VOA'nın tatbikatlarla ilgili görüşüne ilişkin sorusuna yanıt vermedi.

American Enterprise Institute'un Kritik Tehditler Projesi'nden Brian Carter, İran’ın Lübnan ve Suriye'deki vekil ve müttefiklerinin yaşadığı son gerilemeler nedeniyle kendini savunmasız hissettiğini söyledi. İsrail, Lübnan'daki İran destekli Hizbullah terör örgütünün liderlerini öldürmüş ve Eylül'den Kasım'a kadar süren iki aylık saldırılarda örgütün silahlarının çoğunu imha etmişti. Suriye'deki Sünni İslamcı isyancılar da Aralık ayında uzun süredir İran'ın müttefiki olan Beşar Esat'ı devirmişti.

Carter, “İran'ın hava savunma ve deniz tatbikatları, İsrail'in Hizbullah'ı çökertmesinin İran'ı böyle bir saldırıya karşı birincil caydırıcı gücünden yoksun bırakmasının ardından ABD ve İsrail'i İran'ın kilit noktalarına saldırmaktan caydırmayı amaçlıyor” dedi. Carter, “Öte yandan kara tatbikatlarının birçoğu, Tahran'ın Suriye ve Irak'ta yenilenen Sünni terör tehdidi olarak gördüğü batı İran'ı daha iyi korumayı amaçlıyor” diye ekledi.

Araştırmacılar, bu tatbikatlardan bazılarının, İran'ın bir saldırıya misilleme yapması halinde İsrail ve ABD'ye zarar verebilecek silah sistemlerini içerdiğini söyledi.

Nedimi “İran'ın uzun ve kısa menzilli balistik füze stoku İsrail ve ABD'nin bölgedeki üsleri için ciddi bir tehdit oluşturmaya devam ediyor. İran herhangi bir zamanda yüzlerce balistik füze ateşleyebilir ve İsrail ya da ABD hava savunmalarını zorlayabilir” dedi.

Brian Carter, İran'ın deniz kuvvetlerinin ayrıca hızlı hareket eden ve bölgedeki ABD donanma gemilerini tehdit edebilecek gemi savar füzelerle donanmış küçük teknelere sahip olduğunu kaydetti.

Nedimi, son tatbikatların İran'ın zayıflığını ortaya koyan bir yönünün de İran kuvvetlerinin gelişmiş silahları sınırlı kullanması olduğunu söyledi.

Nedimi, “Rezvan dronları ve Şahid-149 ‘Gazze’ yüksek irtifa uzun dayanıklılık (HALE) dronları gibi modern sistemlerin Devrim Muhafızları ve Ordu birimleri tarafından yaygın olarak kullanıldığını görmedim. Sadece İran'ın seçkin askeri birlikleri bu sistemleri yaygın olarak kullanıyor” dedi.

Carter da bir başka zayıflığın, İsrail'in geçtiğimiz Ekim ayında İran'ın en gelişmiş sistemi olan Rus yapımı S-300 birimlerini imha etmesinin ardından Tahran'ın yerli hava savunma sistemlerine güvenmesi olduğunu söyledi.

Carter, “Bu tatbikatlarda kullanılan İran sistemlerinin modern ABD ve İsrail kabiliyetlerine kıyasla yetersizliği göz önüne alındığında İran'ın bir ABD ya da İsrail hava saldırısını püskürtmesi pek olası değil” dedi.

VOA Pentagon muhabiri Carla Babb bu habere katkıda bulundu.