Irak güçlerinin Ramadi’yi IŞİD’in elinden kurtarmasının üzerinden 2 ay geçti ancak kentin büyük bir kısmı yıkılmış halde. Ayakta kalan binalar da onbinlerce ev yapımı bombanın oluşturduğu tehditlerle dolu. Bu binalarda açılan bir kapı ya da atılan bir adım, ölüm anlamına gelebiliyor.
Amerikalı askeri yetkililer IŞİD’in geri çekilirken uyguladığı yakıp-yıkma taktiklerine dikkat çekerken, örgütün bu patlayıcıları yapmak için gereken malzemeye ne kadar kolay ulaştığına da dikkati çekiyor.
Conflict Armament Research (Savaş Silahlanma Araştırmaları) direktörü James Bevan, bu patlayıcıların, örgütün yerel ekonomilere ne derece entegre olduğunu ve Irak, Suriye ya da yurtdışından malzeme ikmali konusunda ne kadar başarılı olduklarına işaret ettiğini söylüyor.
Savaş Silahlanma Araştırmaları’ndan (CAR) uzmanlar IŞİD’in kuzey ve doğu cephelerinde 20 ay boyunca, el yapımı patlayıcıların üretimi için gerekli malzemelerin ticaretini araştırdı. Araştırmacılar 20 ülkeyi ve 50 şirketi kapsayan bir tedarik zincirini ortaya çıkardı. Bazı parçalar Brezilya, Japonya hatta Amerika’dan geliyor.
CAR’ın yayınladığı raporda, IŞİD’i elindeki bazı hayati önemdeki parçaların üretimden bir ay sonra örgütün eline geçtiği belirtiliyor.
Yasal bağlantılar ve yerel dağıtımcılar
Ancak raporda aynı zamanda tedarik zincirinin büyük kısmının yasal olduğu da belirtiliyor. Parçaların ilk aşamada hedefleri Suriye ya da Irak dışındaki ülkeler oluyor.
Örneğin, IŞİD’in elindeki bomba fünyeleri, fünye kabloları ve emniyet fünyeleri aynı zamanda maden ve petrol sanayinde de kullanılabiliyor. Bu parçalar 7 Hintli firmadan sağlanmış.
Raporda belgelenen parçaların tümünün Hindistan’dan devlet lisansıyla Lübnan ve Türkiye’deki kurumlara ihraç edildiği görülüyor.
IŞİD militanlarının uzaktan kumandalı bomba yapmak için kullandığı Nokia 105 RM-908 telefonları da örgüte dolaylı yollardan ulaşmış.
CAR, IŞİD’lilerin elinde bu modelden 10 tane ele geçirmiş. 8’i, Birleşik Arap Emirlikleri’nden aracılar tarafından örgüte ulaştırılmış. Diğer ikisi Erbil’deki dağıtımcılar üzerinden gelmiş.
Bevan, örgütün, el yapımı bomba parçaları başta olmak üzere birçok farklı malı yerel kaynaklardan elde ettiğini, bunun da uluslararası yaptırımlarla örgütün operasyonlarını sınırlandırmayı güçleştirdiğini söylüyor.
Uzman, “Ufak dağıtımcılar en zayıf halkayı oluşturuyor” diye ekliyor.
Bazı dağıtımcılar, IŞİD’e satış yaptıklarını farkında olmayabilir.
Bevan, IŞİD’in Türkiye gibi ülkelerde çalışan ajanlarının, sınırdan gerekli parçaları diğer ticari ürünlerle beraber geçirerek örgütün eline ulaştırıyor olabileceğine dikkati çekiyor.
Türkiye sınırı
Amerikalı yetkililer aylardır Türkiye’ye Suriye sınırını kapatması ve buradaki mal ve militan akışını engellemesi çağrısı yapıyor. Washington belli ölçüde gelişme olduğunu söylese de CAR uzmanları Türkiye’nin hala el yapımı bomba yapımında kilit rol oynadığını belirtiyor.
Demokrasileri Koruma Vakfı’ndan Jonathan Schanzer, mal ve hizmetlerin akışı konusu üzerine bugüne kadar yeterince eğilinemediğini söylüyor.
ABD Hazine Bakanlığı’nda bir zamanlar terör finansmanı uzmanı olarak çalışan Schanzer, arazideki bölük pörçük yapı göz önünde bulundurulduğunda, mal akışını engellemenin zor olduğunu söylüyor. IŞİD kontrolündeki dar bölgeler, bazen hükümet ya da diğer grupların elindeki bölgelerle iç içe geçmiş durumda.
Ancak daha önemli bir sorun iradeyle ilgili.
Schanzer, savaştan çok kişinin kar ettiğini, bu nedenle de kimsenin ticareti durdurma isteği olmadığını söylüyor.
Amerika Umutlu
Buna rağmen Amerikalı yetkililer olumlu düşünüyor.
Amerika’nın Sesi’ne konuşan bir yetkili, örgütün zorlandığının işaretlerini görmeye başladıklarını söylüyor.
Terör Finansmanı ve Finansal Suçlar Dairesi Başkan Yardımcısı Daniel Glaser bu ay Londra’da yaptığı bir konuşmada, IŞİD’in gelir kaynaklarına olan saldırıların sonuç verdiğini, hava saldırılarının mali ve ticari faaliyetleri hedef alarak IŞİD’in elindeki bölgenin likiditesini azalttığını belirtti.
Bu ay içinde ABD Maliye Bakanlığı, IŞİD’in petrol ticaretinde önemli rol oynadığına inanılan Faysal Ali el Zehrani’ye yönelik yaptırımları devreye soktu.
Askeri yetkililer, hava saldırılarının örgütün petrol ve doğalgaz satışlarında gelir etmesini zorlaştırdığını bildiriyor. Diğer hava saldırılarının ise örgütün elinde yüz milyonlarca doları yok ettiği tahmin ediliyor.
Ancak yine de bu çalışmaların IŞİD’i durduramayacağına ilişkin şüpheler var. Örgüt, hem cephede hem de cephe gerisinde önemli adaptasyon yeteneği gösterdi. El yapımı bomba yapımı için kullandığı tedarik zincirlerinde ortaya koyduğu esneklik bunun bir örneği.
CAR uzmanı Bevan, bugüne kadar hem kontrol ettiği arazi hem de yerel pazarlara entegrasyon yeteneği açısından IŞİD’e benzer bir örgüt görmediklerini ifade ediyor ve “Bizim deneyimimize dayanarak başka böyle bir grup olmadığını söyleyebilirim” diyor.