“İstanbul Sözleşmesi İçin Her Şey Bitmiş Değil”

Your browser doesn’t support HTML5

Eşinden şiddet gören Nahide Opuz’un davasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşıyarak İstanbul Sözleşmesi’ne giden yolun ilk adımını atan Avukat Mesut Beştaş, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma talebini reddetmesinin son adım olmadığını söyledi.

Beştaş, Danıştay’ın uygulamayı iptal etmesi halinde sözleşmenin yeniden hayata geçebileceğini savundu. Nahide Opuz’un hem Türkiye’de hem de AİHM’de avukatlığını yapan Mesut Beştaş, Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararını VOA Türkçe’ye değerlendirdi.

Beştaş, kararın İstanbul Sözleşmesi’nde emeği olan herkesi hayal kırıklığına uğrattığını söyledi. Sözleşmeye katkı sağlayan herkesin tepki göstermesi gerektiğini söyleyen Beştaş, “Beklenmeyen bir karar karşılığı çıkınca doğal olarak hisler de hayal kırıklığı oldu. Ben bu soruna bakarken hukuki değerlendirmeyle, biraz farklı yanlarından değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Öncelikle birçok kadın kuruluşu, tek tek kadınların, sadece kadınlarla sınırlı değil, kadınların korunması gerektiği yönünde düşüncesi, fikri olan kurum, kuruluş ve bireyler için bunu görmek üzücü. Beklemediğimiz bir karardı. Bana göre esas açısından da hukuka aykırı bir karardır. O yüzden eleştirmek gerektiğini inanıyorum. Sözleşmenin imzalanmasına öyle ya da böyle emeği, katkısı olan herkesin eleştirmesi, buna karşı tutum geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.

“Her şey bitmiş değil”

Beştaş, Danıştay’ın red kararının son olmadığını söyledi. Danıştay’da hem yürütmenin durdurulması hem de alınan kararın iptal edilmesine ilişkin dava olduğuna dikkat çeken Beştaş, iptal davasının hala sürdüğünü söyledi. İstanbul Sözleşmesi'nin yarın yürürlükten kalkacağını ancak mahkemenin Cumhurbaşkanlığı kararını iptal etmesi halinde sözleşmenin yeniden hayata geçebileceğini savundu. Beştaş’a göre iptal davasından karar verilene kadar geçecek sürede yapılacak uygulamalar hukuken geçerli olacak. Danıştay, Cumhurbaşkanlığı kararını iptal ederse sözleşme tekrar yürürlüğe girecek. Ancak aksi yönde karar verirse, başka bir düzenlemeye gerek kalmayacak

AYM ve AİHM’e taşınabilir

Beştaş, Cumhurbaşkanlığı iptal kararının yeniden Anayasa Mahkemesi ve AİHM’e taşınabileceği görüşünde. Beştaş, bu görüşünü şöyle savundu: “Kişisel düşüncem bu sözleşme insan haklarına yöneliktir, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti reddeden, ortadan kaldırmaya çalışan sözleşmedir. Bu yönüyle kuşkusuz idari merciler, Cumhurbaşkanı tarafından ortadan kaldırılması hukuka uygun olmadığı şüphesi varsa Anayasa Mahkemesi'ne, oradan da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürülebilir. Bu çerçevede gerek Anayasa Mahkemesi'nin vereceği ihlal kararı gerekse Avrupa İnsan Hakları ihlal kararı vermesi durumunda Danıştay dışında bu sözleşmenin tekrar yürürlüğe girmesi mümkündür.”