28 Haziran’da Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen terör saldırısının ardından İstanbul ve İzmir’de IŞİD’e yönelik operasyonlar düzenlendi. İstanbul’daki operasyonlar Başakşehir, Sultanbeyli ve Pendik ilçelerinde yapıldı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve Özel Harekat polislerinin ortaklaşa yaptıkları ilk operasyon Başakşehir İlçesi’nin Kayaşehir semtinde düzenlendi. Sitede yapılan aramalar sonucu şüpheliler gözaltına alındı.
Öte yandan Türk yetkililer, İstanbul'daki saldırıyı düzenleyen üç intihar bombacısının Rusya, Özbekistan ve Kırgızistan uyruklu olduğunu açıkladı.
Gözaltına alınanların çoğu yabancı uyruklu
Terörle Mücadele Şubesi ekipleri ayrıca Pendik’in Şıhlı, Kavakpınar ve Gülbağlar mahalleleri ile Sultanbeyli’nin Adil, Akşemseddin ve Hamidiye mahallelerinde eş zamanlı operasyonlar yaptı.
Operasyonlarda gözaltına alınan 16 kişi, Bayrampaşa Devlet Hastanesi’nde sağlık kontrolünde geçirildikten sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
Alınan bilgilere göre, gözaltına alınanların çoğunluğunu Türk vatandaşı olmayana kişiler oluşturuyor.
İzmir’de 9 IŞİD şüphelisi gözaltına alındı
Bugün yalnız İstanbul’da değil İzmir’de de IŞİD operasyonları düzenlendi. Konak, Buca, Karabağlar ve Bornova ilçelerinde 200 polisin katıldığı eş anlı yapılan operasyonlarda 9 kişi gözaltına alındı.
Şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarda örgütsel doküman ve 3 av tüfeği bulunurken dijital verilere ise el konuldu. Şüpheliler sağlık kontrolünden geçirildikten sonra İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüler.
Saygı Öztürk: “Bu operasyonlarda genelde gözaltına alınanlar serbest kalıyor, amaç ‘ensenizdeyiz’ mesajı vermek”
IŞİD’in daha önce düzenlediği Taksim ve Vezneciler saldırılarından sonra da benzer operasyonlar yapılmıştı. Güvenlik konuları uzmanı gazeteci Saygı Öztürk, bu tür operasyonların büyük eylem yapan tüm terör örgütlerine yapıldığını söyledi.
Saygı Öztürk, “Bu tür operasyonlar, ‘sizi biliyoruz ensenizdeyiz’ mesajı vermek için yapılmaktadır. Ancak çoğunlukla bu operasyonlarda gözaltına alınanlar tutuklanmaz. Ya Emniyet’te ifadeleri alındıktan sonra ya da Savcılık’taki sorgularının ardından serbest bırakılır. Bunları önleyici operasyon olarak algılamak lazım,” dedi.
“Güvenlik zafiyeti muhakkak”
Öztürk, Başbakan Binali Yıldırım’ın Atatürk Havalimanı saldırısı sonrası yapmış olduğu “güvenlik zafiyeti yoktur” açıklamasını da gerçekçi bulmadığını ifade etti: “Güvenlik zafiyeti yok demek için saldırıyı önlemek lazım. Eğer bir terör eyleminde 40’tan fazla kişi ölmüşse burada hem istihbarat zafiyeti hem de güvenlik zafiyeti vardır demektir. Terörün amacı nedir? Kaos yaratmak ve korku ortamı inşa etmek. Maalesef o amaçlar hasıl oldu.”