İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Kuran yakma eylemlerinin devam etmesinden çok endişe duyduğunu söyledi.
İsveç ve Danimarka'da Müslümanlar'ın kutsal kitabı Kuran'a yönelik saldırılar, aralarında Türkiye'nin de olduğu Müslüman ülkelerde tepkiye neden olmuştu. İsveç, Rusya'nın Ukrayna işgalinin ardından güvenlik nedeniyle hedeflediği NATO üyeliği için Türkiye'nin desteğine ihtiyaç duyuyor.
Kristersson, İsveç haber ajansı TT'ye yaptığı açıklamada Kuran yakılan yerde yeni protestolar için polisten izin talep edildiğini belirtti ve izin verilmesi halinde "daha riskli durumlar yaşanabileceği" uyarısında bulundu.
İsveç'in Bağdat'taki büyükelçiliği Kuran yakılması eylemlerine tepki gösteren öfkeli bir kalabalık tarafından 20 Temmuz'da saldırıya uğramış ve ateşe verilmişti.
Kristersson gösterilere izin verip vermeme kararının polise ait olduğunun altını çizdi.
İsveç ulusal güvenlik dairesi SAPO, tehdit düzeyini 5 üzerinden 3 seviyesinde tutuyor. Bu da tehdidin kriz döneminde arttığını gösteriyor. Ancak SAPO başkanı son olaylara tepkinin güçlü olduğunu söyledi.
Charlotte von Essen, gazetecilere bugün yaptığı açıklamada "İsveç toleranslı bir ülke olarak görülmekten İslam karşıtı bir yer olarak görülmeye başlandı" dedi.
Danimarka ve İsveç, Kuran'ın yakılmasını kınadıklarını ancak ifade özgürlüğünü koruyan yasalar nedeniyle bunu önleyemediklerini söylüyor.
İsveç, Rusya gibi diğer bazı ülkelerin krizi kullanarak Stockholm'ün NATO'ya girme hedefine zarar verdiğini söylüyor.
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billstrom, "Bazı ülkelerde İsveç'in bunun arkasında olduğu ya da desteklediği gibi bir algı var. Bu eylemler bireyler tarafından yapılıyor ancak bunu ifade özgürlüğü yasaları çerçevesinde yapıyorlar" dedi.
Billstrom İran, Irak, Cezayir ve Lübnan ile diğer ülkelerin dışişleri bakanları ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile mevcut kriz konusunda temas halinde olduklarını kaydetti.
Billstrom, İslam Ülkeleri Teşkilatı'nın genel sekreteriyle de yeni konuştuğunu belirtti.
İsveç Dışişleri Bakanı bu konuda temasların süreceğini ancak hızlı çözüm beklenmemesi gerektiğini, bunun uzun vadeli bir konu olduğunu belirtti.
Hükümet geniş ifade özgürlüğü yasaları ile Müslümanlar'a olası hakaret arasında dengeyi sağlamak için baskı altında.
İsveç'te merkez sağ koalisyona göç karşıtı İsveçli Demokratlar da destek veriyor. Bu da hükümetin eylemler konusunda çözüm üretmesini zorlaştırıyor.
Sağ kanadın en büyük partisi olan İsveçli Demokratlar'ın üyeleri İsveç toplumunun "İslamlaşması" konusunda uyarıda bulunuyor ve göçmenlerin İsveç değerlerini benimsemesi gerektiğini söylüyor.