İsveç’te Türkiye ile Anlaşma Nasıl Yankılandı?

İsveç ve Finlandiya, Türkiye'nin itirazlarını geri çekme kararının ardından NATO askeri ittifakına katılmaya bir adım daha yaklaştı. Ancak bazı eleştirmenler, anlaşmanın Ankara'ya dış politika vetosu verdiğini söylediği için hala aşılması gereken pürüzler olabilir.

İsveç gazetesi SvD, "İsveç Türkiye ile yine sorun yaşayabilir," diye yazdı. Gazete, "Çünkü Türkiye, İsveç'in anlaşmanın kendisine düşen kısmını yerine getirmesinden memnun değilse, Türk parlamentosu İsveç'i yine durdurabilir" ifadelerini kullandı.

İlgili Haberler Türkiye'den Finlandiya ve İsveç'e Yeşil Işık

İsveç radyosuna konuşan İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ise bu korkuların abartılı olduğunu söyledi.

Linde, "Bence bu konuda o kadar çok çalıştık ki, başka sorunlar çıkacağı konusunda çok endişelenmemize gerek yok. Ancak hiçbir şey çıkmayacağını söylemek de akıllıca olmaz" dedi.

“Şüphelilerin iadesi Türk makamlarından alınan bilgilere bağlı olacak”

İsveç Başbakanı Magdalena Andersson da, Türkiye ile yapılan anlaşmanın bir sonucu olarak şüphelilerin iadesindeki herhangi bir artışın, Türk makamlarından alınan bilgilere bağlı olacağını söyledi.

Andersson Reuters'a verdiği demeçte, "Tüm iadelerde İsveç yasaları ve uluslararası hukuka ve tabii ki suçluların iadesine ilişkin Avrupa Sözleşmesi'ne uymaya devam ediyoruz" dedi.

Kakabaveh: “İsveç dış politikası için kara bir gün”

İsveçli bağımsız milletvekili ve Sosyal Demokrat hükümetin parlamento oylamalarında hayatta kalmak için defalarca güvendiği eski bir Kürt peşmerge savaşçısı olan Amineh Kakabaveh, bunun "İsveç dış politikası için kara bir gün" olduğunu söyledi.

Kakabaveh, "Bu aynı zamanda bu ülkeye sığınan ancak İsveç'in temel haklarını elden çıkarması nedeniyle artık kendilerini güvende hissetmeyen insanlar üzerinde de büyük bir baskı yaratıyor" dedi.

Linde'nin anlaşmayı açıklamak üzere dış ilişkiler komitesinin karşısına çıkması gerektiğini söyleyen Kürt milletvekili, tatmin olmaması halinde güvensizlik önergesi verme tehdidinde bulundu. Ancak milletvekillerinin çoğu NATO üyeliğini desteklediğinden ve Eylül ayında seçim yapılacağından böyle bir hamlenin başarılı olması pek olası değil.

İsveç ve Finlandiya ayrıca silah ihracatı kurallarını hafifletecek ve Ankara tarafından aranan şüphelilerin iade talepleri konusunda Türkiye ile yakın çalışacak.

İsveç'te muhalefetteki Yeşiller Partisi'nin eş lideri Marta Stenevi silah ihracatı ve suçluların iadesi kurallarında yapılan değişikliklerin "çok endişe verici" olduğunu söyledi. Ancak bu değişikliklerin pratikte ne anlama geldiği belirsiz.

“Suriye’nin kuzeydoğusundaki militan örgütleri desteklemiyoruz”

İsveç, Suriye'ye ve çevresindeki mültecilere sadece insani yardım sağladığında ısrar ediyor. Linde bunun "doğal olarak süreceğini" ancak İsveç ve Finlandiya'nın Suriye'nin kuzeydoğusundaki militan örgütleri Türkiye'nin güvenliğini tehdit edecek şekilde, örneğin para ya da silahla desteklememe konusunda anlaştıklarını söyledi.

"Bunu zaten yapmıyoruz" diyen İsveç Dışişleri Bakanı, iade prosedürlerinin de etkilenmeyeceğini söyledi.

İadelerin İsveç yasalarına göre olduğunu belirten Linde, "Türkiye ile yapılan anlaşma bunu değiştirmiyor" dedi. Yine de İsveç'te anlaşmayla ilgili güçlü eleştiriler var.

Endişeler İsveç ve Finlandiya'da yaşayan Kürt muhalifler üzerinde yoğunlaşıyor. Anlaşmanın Erdoğan'ın, Washington’ın desteklediği Kürt liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri'nin elindeki kasabaları geri almak için, Suriye'nin kuzeyine yeni bir saldırı başlatmasını kolaylaştıracağı öne sürülüyor.

Sol Parti lideri Nooshi Dadgostar Twitter'dan yaptığı açıklamada "İsveç dış politikasını despot Erdoğan'ın ellerine bırakmanın tehlikeleri konusunda daha önce uyarıda bulunmuştuk. Suriye'ye yönelik saldırı savaşında Türkiye'yi silahlandıracak mıyız? Hangi muhalifler iade edilecek?" ifadelerini kullandı.

Rusya’dan NATO’ya İsveç ve Finlandiya Tepkisi

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov ise İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılma planlarının istikrarı bozucu bir hareket olduğunu söyledi.

Rus Interfaks haber ajansının bildirdiğine göre Ryabkov, "Kuzey Atlantik ittifakının genişlemesini uluslararası ilişkilerde tamamen istikrarsızlaştırıcı bir faktör olarak görüyoruz. Ne ittifakı genişletenlere, ne ittifaka katılanlara ne de ittifakı tehdit olarak algılayan diğer ülkelere güvenlik sağlıyor" dedi.

Finlandiya ve İsveç geçen ay NATO'ya katılma niyetlerini açıklamış ve yıllardır sürdürdükleri dış politika tarafsızlığını terk etme kararlarına gerekçe olarak Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini göstermişlerdi.

Rusya ise Finlandiya ve İsveç'in ittifaka girişinin, kendi güvenliğine yönelik riskleri konusunda karışık sinyaller gönderdi.

Geçen ay Putin, "Genişlemeye gelince, Rusya'nın bu devletlerle hiçbir sorunu yok. Bu anlamda NATO'nun bu ülkeleri de kapsayacak şekilde genişlemesi Rusya için bir tehdit oluşturmuyor" demişti.

İlgili Haberler “Üçlü Memorandum” Siyasette Tartışmaya Neden Oldu


NATO üyesi Türkiye başlangıçta İsveç'in PKK’ya desteği ve Türkiye'ye bazı silah türlerinin ihracatını yasaklamasını gerekçe göstererek Finlandiya ve İsveç'in üyeliğine veto koymuştu.

Ancak dün NATO’nun Madrid zirvesinde, Türkiye iki ülkenin NATO başvurularına itirazlarını geri çekti.

İsveç ve Finlandiya'ya Madrid zirvesinde "davetli" statüsü verilse de, başvurularının NATO'nun mevcut 30 üyesinin tamamı tarafından onaylanması gerekiyor ve bu süreç yine de duraklayabilir.