Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Eymen Nur, kendisinin de Suudi Arabistan medyası ve Suudi Arabistanlı sosyal medya kullanıcıları tarafından tehdit edildiğini söyledi.
Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülen Cemal Kaşıkçı hakkındaki davanın ikinci duruşması İstanbul Adalet Sarayı’nda yapıldı.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Kaşıkçı cinayeti hakkında hazırlanan ikinci iddianame ilk iddianameyle birleştirilince sanık sayısı 26’ya çıktı.
Your browser doesn’t support HTML5
Tüm sanıklar gıyaben yargılanıyor.
Davanın bugünkü duruşmasında Kaşıkçı’nın arkadaşı ve Mısır Devriminin Yarını Partisi lideri Eymen Nur ifade verdi.
Eymen Nur: ‘‘Kahtani, Cemal Kaşıkçı’yı tehdit etmişti’’
Eymen Nur ifadesinde cinayet sırasında Suudi Arabistan veliaht prensi Muhammed bin Selman’ın danışmanı olan Suud el Kahtani’nin Kaşıkçı’yı tehdit ettiğini söyledi.
Mısırlı muhalif siyasetçi, “Kaşıkçı 2016'da bana Emir Muhammed bin Selman ile buluşacağını söyledi. Bir sonraki yılın bütçesi hakkında tartışmaya girmişler. Cinayetten önce ise İstanbul’da bir otelde buluştuk, bana ‘Mutlaka röportaj vermem lazım’ dedi. Sebebini sorduğumdaysa Suudi Arabistan'dan kendisinin arandığını, Kahtani'nin kendisini sert bir şekilde tehdit ettiğini söyledi. Cemal, o sırada hıçkırıklarla ağlamaya başladı, normalde çok sakin bir insandı’’ diye konuştu.
AKP Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay ve Eymen Nur’la birlikte duruşmaya katılan Cemal Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz dava sonrası gazetecilere açıklama yapmadan adalet sarayından ayrıldı.
Eymen Nur: ‘‘Davada tanık olduğum için tehdit edildim’’
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Eymen Nur, kendisinin de Suudi Arabistan medyası ve Suudi Arabistanlı sosyal medya kullanıcıları tarafından tehdit edildiğini söyledi.
Nur, ‘‘Sosyal medya ve televizyonlardan tehdit ediliyorum. Bu davada tanık olmamam için tehdit edildim. İstanbul’da 6 yıldır faaliyette olan televizyonumun logosu Muhammed bin Selman’ın sahibi olan bir şirket tarafından kopyalandı ve bir televizyon yayına başladı. Maalesef Suudi Arabistan’ın ne yargılaması ne de siyaseti şeffaf bir şekilde işlemiyor. Oradaki yargılamada elle tutulur bir şey olmadı’’ dedi.
Duruşmayı izleyen AKP Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay da Suudi Arabistan’ın bu yargılamada Türkiye’yle işbirliği yapmadığını söyledi.
Aktay, ‘‘Şu an için bu konuda bir gelişme olduğuna dair bir bilgi yok elimizde. Böyle bir işbirliği yok başından itibaren. Suudi Arabistan yargı kurumu ile Türkiye yargı kurumları arasında ne yazık ki böyle bir işbirliği oluşmadı. İlk zamanlar gelen başsavcının talebi çok kabul edilebilir bir talep değildi, ‘Delilleri bize verin biz mahkemeleri yürütelim’ dedi. Baş şüphelilerin Suudi Arabistan’da yetkili durumda olduğu Suudi Arabistan’da adil bir mahkemenin olması mümkün değildi. Mahkeme Türkiye’de, olay Türkiye’de cereyan etmiştir. Gerçekten adalet kaygınız varsa Türkiye mahkemelerine güvenmekten başka bir yol yoktur. Adalet talebi varsa Türkiye mahkemelerine güvenmeleri lazım. Türkiye mahkemeleri peşin peşin karar vermez’’ dedi.
Vincent ‘‘Davadaki müdahillik talebimizin reddedilmesi hayal kırıklığı yarattı ama davanın peşini bırakmayacağız’’
Duruşmayı üç temsilcisi ile izleyen Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün müdahillik başvurusu 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmedi.
Duruşma sonrası VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Sınır Tanımayan Gazeteciler Uluslararası Kampanyalar Direktörü Rebeccan Vincent bu durumun kendilerinde hayal kırıklığı yarattığını söyledi.
Vincent, ‘‘İstanbul’da Suudi Arabistan’ın gerçekleştirdiğinin tersine şeffaf bir yargılama izleme olanağı bulduğumuz için memnunuz. Doğrusunu söylemek gerekirse RSF’nin müdahillik başvurusunun reddedilmesi bizde hayal kırıklığı yarattı. Bizce bu müdahillik, davaya uluslararası boyut kazandırılması ve davanın uluslararası düzlemde tutulması açından önemliydi. Ancak bu karar alındı diye davadan uzaklaşacak değiliz. Modern çağda gerçekleşmiş en canice cinayetlerden biri olarak Cemal Kaşıkçı dosyasında adalet sağlanıncaya kadar RSF olarak katkılarımızı esirgemeyeceğiz’’ dedi.
Vincent: Suudi Arabistan’daki tutuklu 34 gazeteci serbest bırakılmalı, Türkiye’deki gazeteci davalarını da yakından izlemeye devam edeceğiz’’
Bir gazetecinin öldürülmesinden sorumlu olduğu iddia edilen Suudi Arabistan’da G-20 Zirvesi yapılmasını da eleştiren Sınır Tanımayan Gazeteciler Uluslararası Kampanyalar Direktörü Kaşıkçı davasını olduğu gibi Türkiye’de diğer gazeteci davalarını yakından takip edeceklerini dile getirdi.
Rebecca Vincent, ‘‘Dünya kamuoyunun ticari işleri olağan şekilde yürütmeye bir son vermesi gerekiyor. Biliyorsunuz bugünlerde Riyad’da G-20 zirvesi toplandı. Bizler G-20 zirvesi dolayısıyla Cemal Kaşıkçı için adalet talebimiz yinelemekle birlikte halen Suudi Arabistan’da tutuklu bulunan 34 gazetecinin serbest bırakılması da dahil olmak üzere bir dizi taleplerimiz dünya liderlerine ilettik. Faaliyetlerimizi sadece Sudi Arabistan’la sınırlı değil, Türkiye’de tutuklu olan onlarca gazetecinin durumunu da yakından izlemeye devam edeceğiz’’ diye konuştu.
Kaşıkçı davasının üçüncü duruşması 4 Mart’ta yapılacak.