Salı günü Kenya meclisini basmaya çalışan göstericilere polisin ateş açması sonucu en az beş protestocu öldü, onlarca kişi yaralandı. Meclis binasının bir bölümü, içerideki milletvekilleri vergileri arttırmaya yönelik yasayı geçirmek için oylama yaparken ateşe verildi.
Kaotik sahnelerde, protestocular parlamento yerleşkesini basma girişiminde polisi ezdi ve kovaladı. Olaylar sırasında içeriden alevler geldiği görüldü.
Polis, göz yaşartıcı gaz ve tazyikli suyun kalabalığı dağıtamamasının üzerine ateş açtı.
Bir Reuters muhabiri parlamento dışında en az beş protestocunun cesedinin olduğunu tespit etti. Vivian Achista adlı bir sağlık görevlisi en az 10 kişinin vurularak öldürüldüğünü söyledi.
Yaralı iki protestocuyu parlamento dışındaki bir ambulansa taşıyan sağlık görevlisi Richard Ngumo ise 50'den fazla kişinin açılan ateş sonucu yaralandığını söyledi.
Parlamentoya girmeye çalışan protestocu Davis Tafari Reuters'e yaptığı açıklamada, "Parlamentoyu kapatmak istiyoruz, her milletvekili aşağı inip istifa etmeli. Yeni bir hükümet kuracağız" dedi.
Eski Başkan Obama’nın üvey kızkardeşi de gözyaşartıcı gaza maruz kaldı
Eski ABD Başkanı Barack Obama'nın üvey kız kardeşi Kenyalı aktivist Auma Obama'nın da gösteriler sırasında göz yaşartıcı gaza maruz kalan protestocular arasında yer aldığı CNN'de yayınlanan bir röportajda belirtildi.
Arbede sırasında CNN muhabiri tarafından kenara çekilen Auma Obama, neden orada olduğu sorusunu, "Buradayım çünkü - bakın neler oluyor. Genç Kenyalılar hakları için gösteri yapıyor. Ellerinde bayraklar ve pankartlarla gösteri yapıyorlar. Artık göremiyorum bile. Bize göz yaşartıcı gaz sıkılıyor" şeklinde yanıtladı.
Auma Obama daha önce Twitter'da protesto sırasında çekilmiş fotoğraflarını paylaşmıştı.
Eski Başkan Obama'nın ofisi, üvey kız kardeşinin karıştığı olay ya da Kenya'daki şiddet olaylarına ilişkin yorum talebine henüz yanıt vermedi.
İnternet hizmetleri kesildi
Polis, daha sonra protestocuları göz yaşartıcı gaz bulutları ve silah sesleri arasında binadan çıkarmayı başardı. Yerel medya, milletvekillerinin yeraltı tünelleri aracılığıyla tahliye edildiğini bildirdi.
İnternet gözlemcisi Netblocks, polis müdahalesi sırasında ülke genelinde internet hizmetlerinde de ciddi kesintiler yaşandığını bildirdi. Kenya'nın önde gelen şebeke operatörü Safaricom, iki denizaltı kablosunun devre dışı kaldığını ve kesintilere neden olduğunu belirtti.
Ülke genelinde birçok şehir ve kasabada da protesto gösterileri ve çatışmalar yaşanırken, birçok kişi Cumhurbaşkanı William Ruto'ya görevi bırakma çağrısında bulundu ve vergi artışlarına karşı olduklarını dile getirdi.
Maliye yasa tasarısını onaylayan meclis, tasarıyı milletvekillerinin üçüncü oylamasına sundu. Bir sonraki adım, yasanın imzalanmak üzere devlet başkanına gönderilmesi. Cumhurbaşkanı herhangi bir itirazı olması halinde yasayı meclise geri gönderebilir.
Kenya ağır borç yükü altında
Ruto, yaklaşık iki yıl önce Kenya'nın çalışan yoksullarını destekleme vaatleriyle seçimleri kazanmıştı. Ancak Ruto, daha fazla finansman elde etmek için hükümeti bütçe açığını kapatmaya çağıran Uluslararası Para Fonu gibi borç veren kurumların talepleri ile zor durumdaki nüfus arasında kalmıştı.
Kenyalılar, COVID-19 salgınının kalıcı etkisi, Ukrayna'daki savaş, iki yıl üst üste yaşanan kuraklık ve para biriminin değer kaybetmesinin neden olduğu çeşitli ekonomik şoklarla başa çıkmaya çalışıyor.
Maliye yasa tasarısı, sadece faiz ödemelerinin yıllık gelirin yüzde 37'sini oluşturduğu ağır borç yükünü hafifletme çabası kapsamında 2,7 milyar dolarlık ek vergi toplamayı amaçlıyor.
Muhalefet lideri Raila Odinga, diyalogun önünü açmak için maliye yasa tasarısının derhal ve koşulsuz olarak geri çekilmesi çağrısında bulundu.
Odinga yaptığı açıklamada, "Hem bugünlerini hem de geleceklerini çalan vergilendirme politikaları konusunda seslerini duyurmak isteyen kız ve erkek çocuklarının polis tarafından öldürülmesinden, tutuklanmasından, gözaltına alınmasından ve gözetlenmesinden rahatsızlık duyuyorum" dedi.
Hükümet şimdiden bazı tavizler vererek ekmek, yemeklik yağ, otomobil ve finansal işlemler için önerilen yeni vergileri kaldırmaya söz verdi. Ancak bu adımlar, protestocuları tatmin etmeye yetmedi.
Salı günkü protesto eylemleri festival havasında başladı. Ancak kalabalıklar arttıkça polis Nairobi'nin Merkezi İş Bölgesi ve yoksul mahallesi Kibera'da göz yaşartıcı gaz kullandı. Saklanmaya çalışan protestocular polise taş attı.
Ruto'nun memleketi olan batıdaki Eldoret'te de protestocu kalabalıklar sokakları doldurdu ve birçok işyeri şiddet korkusuyla kapatıldı. Polis burada da göz yaşartıcı gaz kullandı.
Kıyı kenti Mombasa'da da çatışmalar çıktı. Victoria Gölü kıyısındaki Kisumu'da ve polisin Somali'nin Kismayu limanına giden ana yolu kapattığı doğudaki Garissa'da gösteriler düzenlendi.
Nairobi'de göstericiler "Ruto gitmeli" sloganları attı ve kalabalık Swahili dilinde şarkılar söyledi.
Polis Reuters'in yorum taleplerine yanıt vermedi.
Organik hareket
Geçtiğimiz hafta iki gün süren protestolar sırasında binlerce kişi Nairobi ve diğer bazı şehirlerde sokaklara dökülürken, gençlerin internet üzerinden başlattığı hareket ivme kazandı.
Kenya'da protesto çağrıları genellikle müzakere edilmiş çözümlere ve güç paylaşımı düzenlemelerine meyilli siyasi liderler tarafından yapılıyor. Ancak mevcut gösterilere katılan genç Kenyalılar’ın resmi bir lideri yok. Genç protestocular, giderek daha cesur ve iddialı taleplerde bulunuyorlar.
Protestocular başlangıçta finans yasasına odaklanırken, talepleri Ruto'nun istifasını isteyecek kadar genişledi.
Muhalefet meclisteki oylamaya katılmayı reddett. Tasarı daha sonra meclis genel kurulunda üçüncü ve son bir oylamaya tabi tutulacak.
Maliye Bakanlığı, değişikliklerin 2024/25 bütçesinde 200 milyar Kenya şilini (1,56 milyar dolar) tutarında açık yaratacağını, hükümeti başka kalemlerde harcama kesintileri yapmaya ya da vergileri arttırmaya zorlayacağını söylüyor.