ANKARA - CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, milletvekilleriyle birlikte Meclis’ten yürüyerek geldiği Adalet Bakanlığı önünde, maruz kaldığı istismara karşı hukuki mücadele yürüten kıza destek olmak istediğini belirterek, “Hepimizin evlatları var. Biz devletin görev yapmasını istiyoruz. Adalet istiyoruz bu ülkede” dedi.
Your browser doesn’t support HTML5
Kılıçdaroğlu, TBMM’de milletvekilleriyle bir araya geldiği olağanüstü kapalı grup toplantısı ardından gündemdeki tarikat yapısı içerisindeki cinsel istismar vakasını protesto etmek amacıyla, Ankara içerisinde küçük çaplı bir adalet yürüyüşüne öncülük etti.
Kılıçdaroğlu, en önde CHP’nin kadın genel başkan yardımcıları Gülizar Biçer Karaca, Gamze İlgezdi, Gökçe Gökçen, Lale Karabıyık, Genel Sekreter Selin Sayek Böke, Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka ve kadın vekilleriyle birlikte Meclis’ten Adalet Bakanlığı’nın önüne yürüdü.
"Gerçekten çok öfkeliyim"
Adalet Bakanlığı’nın önünde kameralara kısa bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, “Gerçekten çok öfkeliyim, böyle bir haksızlığı ve adaletsizliği kimse yaşamamalı. Bu ülkede altı yaşındaki çocuğa sistematik tecavüz edildi. Günlerdir bekliyorum acaba siyasal iktidar ses verecek mi diye. Konu parlamentoda dile getirildiğinde Aile Bakanı (Derya Yanık) açıklama yapıyor, ‘Biz bu meseleyi iki yıldır biliyoruz’ diyor. Ya yüzünüze, gözünüze dursun ya sistematik tecavüz var ama iki yıldır gıkınız çıkmıyor. Bereket var ki gazeteciler var bu ülkede. Adalet Bakanlığı’nın önündeyiz, adaleti savunacak kurumun önündeyiz ama Adalet Bakanlığı sessizliğini koruyor. Aile Bakanlığı’nın zaten ne yaptığını kimse bilmiyor” tepkisini ifade etti.
"Buraya bu kızımızın sesi olmak için geldik"
Kılıçdaroğlu, “Bir de fotoroman var. Polislerin elini kolunu bağlamış durumda” sözleriyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu da hedef alarak, polis ve adli teşkilat açısından “Kim onların görevlerini engelliyor. Savcılar hangi gerekçeyle bu dosyayı kapatıyorlar. Güçlerini kimden alıyorlar. Altı yaşındaki bir çocuğun uğradığı istismar hakkında kimler suskunluğu koruyor ve ısrarla koruyor suskunluğunu. Buraya bu kızımızın sesi olmak için geldik. Adalet istiyor bu kız. Bu bizim evladımız…” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı olan ve 6 yaşından itibaren cinsel istismara maruz bırakılmasına ilişkin hukuki mücadele yürüten H.K.G.’ye de seslendi.
Kılıçdaroğlu, “Buradan bu kızımıza seslenmek isterim. 84 milyon insan senin yüreğinle aynı acıyı paylaşıyor. Bu haksızlık karşısında tahammül edemiyor” ifadesini kullandı.
"Adalet karşısında susan dilsiz şeytanların ülkesi olmak istemiyoruz"
Konuşmasının devamında Kılıçdaroğlu, “Ben onların öfkesini dile getirmek için buradayım. Bizler bu haksızlığa karşı mücadele etmek zorundayız. Emin olun bu haksızlığa dayanamıyorum. Hepimizin evlatları var. Biz devletin görev yapmasını, devletin nefes almasını, devletin haksızlığı gizlememesini, devletin haksızlığın üzerine gitmesini istiyoruz. Adalet istiyoruz bu ülkede. Biz adalet karşısında susan dilsiz şeytanların ülkesi olmak istemiyoruz. Artık siyasal iktidarın, polisin, savcının elini kolunu bağlamasını istemiyoruz. Haksızlık mücadelesi var, bu tablo bizim tahammül edebileceğimiz bir tablo değil. Siyasal iktidarın, devlet aygıtını çalıştırmaması tahammül edilecek bir durum değildir. Devletin kurumlarının çalışması lazım. Önündeki tek engel bu siyasi otoritededir. İki yıldır biz bu meseleyi biliyoruz ne demek… İki yıldır kimin arkasına saklandınız. Kimlerle fotoğraf çektirdiniz ki bu olayı saklıyorsunuz. Devlet baskıların altında görev yapamaz” dedi.
İlgili Haberler Çocuk İstismarına Tepkiler Büyüyor"Operasyon emri verilmedi, bu organize kötülüktür"
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, adalet talepli yürüyüş ardından sosyal medyada ise “Günlerdir kendimize gelemiyoruz. 6 yaşında bir bebeğe sistematik tecavüz edildi. Daha süt kokuyordu evladımız. Aile Bakanı, 2 yıldır meseleyi bildiklerini itiraf etti. Anlıyoruz ki Adalet Bakanlığı, tertibi gördüğü halde operasyon emri vermedi. Bu organize kötülüktür. Bu operasyon yapılmadığı sürece, gerginlik artacak. Kızımıza seslenmek istiyorum: Yanındayız, hepimiz senden yanayız. 84 milyon, genci, yaşlısı, inançlısı, inançsızı, dindarı, ateisti hepimiz senin yanındayız kızım. Başı açığı, kapalısı, tüm gençler seninledir kızım! Bu devlet ayağa kalksın! Yiğit polislerimiz operasyon için emir bekliyor!” dedi.
Bozdağ: “Kılıçdaroğlu görüşmek isteseydi, görüşürdüm”
Bu arada, Kılıçdaroğlu’nun Adalet Bakanlığı’nın önüne yürümesinin ardından Adalet Bakanı Bekir Bozdağ sosyal medya hesabından bir dizi tweet attı. Bozdağ, şu ifadeleri kullandı:
“Kılıçdaroğlu, bu sabah da Adalet Bakanlığı'na yürüdü. Sayın Kılıçdaroğlu Adalet Bakanlığı'ndan randevu istemedi. Eğer randevu istemiş olsaydı kendisine randevu verirdim. Randevusuz geldiği halde görüşmek isteseydi, kendisiyle yine görüşürdüm. Sayın Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanı ile görüşme yerine basın açıklaması ile yetindi. Canı sağ olsun. Biz, memleketimizin her meselesini Türkiye’nin ikinci büyük partisinin genel başkanıyla her daim görüşmeye ve konuşmaya hazırız.”
“Adalet Bakanlığı olan biten hakkında sessiz kalmadı”
Olayla ilgili yargılama sürecinin devam ettiğini belirten Bozdağ, “Yargılama sonunda maddi hakikat, ortaya çıkacaktır. Yargıya güvenelim, yargılama sonucunu bekleyelim. Yargılama sonucunda hak da adalet de yerini bulacaktır. Çocuğun cinsel istismarı, bir insanlık suçudur. Mağdure Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunmuş, Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açmış, gerekli tahkikatı yapmış, iddianame hazırlamış ve mahkemeye sunmuş, mahkeme iddianameyi kabul etmiş ve yargılama sürecini başlatmıştır. Adalet Bakanlığı olan biten hakkında sessiz kalmadı. Ama belli ki Sayın Kılıçdaroğlu’na doğru bilgi aktarılmıyor. O yüzden yaptığım açıklamayı bir de buradan yazayım: Çocuğun cinsel istismarı; din, ahlak, hukuk ve kültür dahil ne kadar mukaddes değerimiz varsa hepsini çiğnemektir” diye yazdı.