IŞİD’in Türkiye sınırındaki Kobani’ye saldırması, Ankara’nın üzerindeki siyasi baskının artmasına neden oldu.
Ankara’nın yıllardır IŞİD’i desteklediğini savunan Halkların Demokratik Partisi Eş-Başkanı Figen Yüksekdağ, Kobani’ye yapılan saldırıyı Ankara’nın bile organize etmiş olabileceğini savunuyor.
Ancak bu iddiayı reddeden Türk yetkililer, son saldırının IŞİD’in elinde tutulan Cerablus’tan yapıldığını söylüyor.
Ankara, Kobani’yi IŞİD’den geri almayı başaran PYD’nin, askeri kazanımlarından endişe duyduğunu dile getirmişti.
Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) başkan yardımcısı emekli büyükelçi Murat Bilhan da, Ankara’nın PYD’nin PKK’yla bağlantıları konusundaki kaygılarını doğruluyor.
Bilhan, PYD’nin batıya doğru genişlemesinin Türkiye’nin güney sınırlarında bir ‘Kürt koridoru’ oluşturabileceği yönünde meşru kaygılar bulnduğunu söylüyor.
Özgür Suriye Ordusu savaşçılarıyla birlikte mücadele veren PYD’nin askeri kanadı YPG, Amerika öncülüğünde düzenlenen hava saldırılarını da arkasına alarak IŞİD’e karşı bir dizi kazanımlar sağladı. Suriye Kürt güçleri, IŞİD’in kurduğu sözde halifeliğin merkezi Rakka’ya 50 kilometre kadar yaklaşmış bulunuyor.
Ancak YPG güçlerinin etnik temizlik yaptığını savunan Ankara, bu ayın başlarında PYD’yi sert bir dille eleştirmiş ve olayları yakından izlediğini bildirmişti.
Kadir Has Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyelerinden Soli Özel, Türkiye’nin olaylara doğrudan bir müdahalede bulunmayacağını, ancak bu tür söylemlerin Kürtler’in kaygılarını daha da artırdığını söyledi.
Özel, “Türk hükümeti ve hükümete yakın medya kanallarından, PKK veya PYD’nin aslında IŞİD’den daha tehlikeli olduğu yönünde söylemler geliyor” dedi.
Türkiye, IŞİD militanlarının kendi toprakları üzerinden Suriye’ye girebilmesini kolaylaştırdığı yönündeki iddiaları reddediyor. Buna rağmen, Batılı müttefikleri Ankara üzerindeki siyasi baskısını artırıyor.
Uzmanlar, Suriye üzerine yaşanan siyasi görüş farklılıkları yüzünden Türk-Amerikan ilişkilerinin gerildiğini söylüyor.
Geçen ay ABD Başkanı Barack Obama, Ankara’nın Suriye ile olan sınırını koruması için daha fazlasını yapması gerektiğini söylemişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Batı’yı, Kürt güçlerinin Türkmen ve Araplar’a yaptığı ‘etnik temizliğe’ havadan destek vermekle suçladı.
Milliyet gazetesi köşe yazarı Kadri Gürsel, Washington’un Ankara’nın Kürtlere yönelik endişelerini görmezden gelmesini beklediğini söylüyor.
Bilhan ise, görüş ayrılıklarının Ankara ile PYD arasında yakınlaşma ile giderilebileceğini bunun zaman alabileceğini belirtiyor.
PYD Eş Başkanı Salih Müslim’in Ankara’ya “Bizden korkmanıza gerek yok, biz Türkiye’ye karşı değiliz” mesajını yolladığını hatırlatan Bilhan, yine de bu mesajın Türkiye’ye herhangi bir güvence vermediği görüşünde. Bilhan’a göre, Türkiye’nin Kürtler’i sınaması için biraz zaman gerekecek.
Bu ay yapılan genel seçimlerin ardından Türkiye’de koalisyon hükümeti kurulması bekleniyor. Kurulacak yeni hükümet, PYD ile yakınlaşma fırsatı sunabilir. Ancak uzmanlar, bu yakınlaşmanın Ankara’nın PKK ile yürüttüğü barış sürecini tekrar başlatmasıyla yaşanılabileceğini söylüyor.