Büyük uluslararası şirketlerin merkezlerinin bulunduğu ülkelerde vergi ödemekten kaçınmasını zorlaştırma planları, ABD ve büyük ekonomilere sahip diğer ülkelerde giderek ivme kazanıyor. Ancak uzmanlar, bu amaca ulaşmak için hala katedilmesi gereken çok yol olduğu uyarısında bulunuyor.
ABD, Kanada, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya ve Japonya'nın oluşturduğu G-7 ülkelerinin maliye bakanları, geçtiğimiz haftasonunda şirketlerin küresel asgari vergi ödemeleri için bir plan oluşturulması konusunda prensipte anlaştı. Plan, elde ettikleri karı vergilerin düşük olduğu ya da vergi uygulamasının olmadığı yerlerdeki yan kuruluşlara aktaran büyük şirketlerin, merkezlerinin bulunduğu ülkelerde yüzde 15'e varan oranlarda vergi ödemesini içeriyor.
Biden yönetimi aynı zamanda ABD içinde de uygulama değişikliğine gitmek için girişimde bulunuyor. Buna göre hissedarlarına kar elde ettiklerini açıklayan ancak yıldan yıla vergi indirimi beyanında bulunarak ya çok az vergi ödeyen ya da hiç ödemeyen şirketlerin bu uygulamaya devam etmesinin engellenmesi amaçlanıyor.
İlgili Haberler G7’den Çok Uluslu Şirketlere Vergi KararıKöklü değişiklik
Son on yıllarda gelişmiş ülkeler arasında ABD Maliye Bakanı Janet Yellen'ın deyimiyle vergi indiriminde "dibe doğru bir yarış" yaşanıyor. Bu durum, gelişmiş ülkelerin şirketler açısından cazibe odağı haline gelmek için kurumlar vergisini azaltması ve şirketlerin merkezlerini ya da faaliyetlerini kendi bölgelerine çekmeye çalışması anlamına geliyor.
Washington'daki düşünce kuruluşu Urban-Brookings Vergi Politikası Merkezi'nden uzman Steven M. Rosenthal, büyük ülkelerin bu uygulamayı durdurmak için biraraya gelmesinin "çok olumlu" bir değişiklik olduğunu söylüyor.
"Küresel olarak ülkelerin vatandaşlarının talep ettiği hizmetleri desteklemesi için bir gelir tabanına ihtiyacı vardır" diyen Rosenthal, "ABD ve diğer ülkelerin vergi uygulamasında dibe doğru yarışta başka ülkelerin ekonomilerini kötüleştirerek kendi ekonomilerini iyileştirmeye çalışması, her bir ülkenin vatandaşlarının istediği hizmetleri vermesi için sağlam bir vergi tabanına sahip olma becerisini baltalıyor. Akla uygun olan yaklaşım, eşgüdümlü davranmaktır" şeklinde konuşuyor.
İvme giderek büyüyor
Küresel asgari vergi, kısa sürede uygulamaya girecek bir öneri olmasa da uluslararası politikalar üzerinde büyük etkisi olan G-7 ülkeleri arasında bu konuda anlaşma sağlanması, uzmanlar tarafından bu önerinin benimsenme şansı olduğunun göstergesi olarak algılanıyor.
Yatırım yönetimi firması PIMCO'nin eski CEO'su olan ve şu anda Cambridge Üniversitesi bünyesindeki Queens' College'in başkanlığını yapan Mohamed A. El-Erian, bu gelişmenin memnunlukla karşılanacağını, ancak bunun, ihtiyaç olan çok sayıda adımdan sadece biri olduğunu kaydetti.
CNBC televizyonuna konuşan El-Erian, "Bunun iyi bir fikir olduğunu düşünüyorum. Tarihi bir fikir. Küresel vergi reformuna doğru atılacak gerekli bir adım, ancak yeterli değil. Atılması gereken daha çok adım var" dedi. Bu adımlar arasında G-20 ülkelerinin ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) de öneriye destek vermesini sağlamak yer alıyor.
"Sonra da anlaşmaları ulusal parlamentolarda onaylamanız gerekiyor, bu nedenle uzun bir süreç” diyen El-Erian, ”Ancak yine de G-7'nin haftasonunda vardığı anlaşma gerekli ve tarihi bir adımdı" şeklinde konuştu.
Eşgüdümlü hareket etmek gerekiyor
Küresel asgari vergi politikasının anlamlı bir etkisi olması için ülkelerin büyük çoğunluğu tarafından uygulanmaya konması gerekiyor.
İrlanda ve İsviçre gibi uluslararası iş dünyasının merkezi haline gelmek için düşük vergi oranlarından yararlanan ülkelerin bu öneriye direnç göstereceğini kabul eden Mohamed El-Erian, dünyanın en büyük ekonomilerinin uygulayacağı baskının diğer ülkelerin de uygulamayı benimsemesi yönünde işe yarayabileceği görüşünde.
El-Erian, "Bu ülkelerin ekonomileri küçük, G-7 ya da G-20 ülkelerinin girişimlerine karşı koymaları çok zor, bu nedenle uyum sağlayacaklardır. Ancak bunu son derece isteksiz bir şekilde yapacaklar ya da rekabetçiliği korumak için başka yollar bulacaklar" şeklinde konuştu.
ABD'de kurumlar vergisi
Başkan Biden, ABD altyapısını iyileştirme planını gerçekleştirmek için gereken maliyeti karşılamak amacıyla kurumlar vergisinin arttırılmasını öneriyordu. Ancak Biden, geçen haftanın sonunda asgari kurumlar vergisi uygulanması şeklinde farklı bir yasa değişikliğini de kabul edebileceğinin işaretini verdi.
ABD'de yüzde 15 oranında asgari kurumlar vergisi uygulanması önerisi, küresel asgari vergi tasarısıyla benzerlikler gösterse de sayısal olarak farklı. Bu öneri, 2020 başkanlık yarışında Joe Biden'ın rakibi olan Massachusetts Senatörü liberal siyasetçi Elizabeth Warren tarafından da desteklenmişti.
ABD Maliye Bakanlığı, geçen ay, hükümetin gelir önerilerinin yer aldığı, "Yeşil Kitap" olarak bilinen belgede asgari kurumlar vergisi uygulamasını savundu.
Belgede, "Şirketler, mali raporlarında hissedarlarına büyük karlar elde ettiklerini bildiriyor ve yöneticilere ödüller dağıtıyor. Aynı zamanda vergilendirilebilecek gelirlerinin çok düşük seviyede olduğunu, bu nedenle federal gelir vergisi mükellefi olmadıklarını kaydediyor. Tipik bir yıl içinde yaklaşık 120 şirket, mali kayıtlarında 2 milyar dolar ya da daha fazla vergi öncesi gelir açıklıyor. Ancak bu şirketlerin büyük çoğunluğu hiç gelir vergisi ödemiyor ya da vergi iadesi almıyor" ifadelerine yer veriliyor.
Başkan Biden, şirketlerin hissedarlarına arz ettiği karın vergilendirilecek gelir olarak baz alınmasını ve vergi mükellefiyetinin bu karın yüzde 15'inin altına düşmesinin engellenmesini öneriyor.
Biden'ın planına muhalefet edilmesi olasılığı yüksek
G-7 ülkelerinin küresel asgari vergi önerisine düşük vergi uygulamasından faydalanan ülkelerin karşı çıkma olasılığının yüksek olması gibi ABD'de de asgari kurumsal vergi önerisinin Kongre'de muhalefetle karşılaşması bekleniyor.
Senato Azınlık Lideri Kentucky Senatörü lideri Mitch McConnell, geçen hafta yaptığı açıklamada, Senato'daki Cumhuriyetçi Partililer'in şirketlerin vergi yükümlülüklerinin arttırılmasıyla sonuçlanacak herhangi bir öneriye karşı çıkacaklarını söyledi.
McConnell, "Vergilerin yükseltilmesi meselesine girdiğiniz anda çok büyük bir tartışma çıkaracaksınız. Bu durumun partimin üyelerine cazip geleceğini sanmıyorum. Başkan'a ve yönetimine tavsiyem, altyapı konusunda daha küçük ama yine de önemli ve maliyetinin tamamıyla karşılanabilir bir anlaşmaya varalım" dedi.