Nevada çölünün ortasında bir eğlence vahası Las Vegas. Kumarhaneleri, gece hayatı, görkemli ışıklarının gerisinde ise bambaşka hayatlar var. Yüzlerce evsizin yaşadığı drenaj tünelleri, apayrı bir yeraltı şehrine açılıyor. Amerika’nın Sesi bu tünellere girdi, sakinleriyle konuştu.
“Muhteşem Las Vegas’a hoşgeldiniz” Kumar ve eğlence şehri, Amerika’nın ve dünyanın dört bir yanından gelen turistleri bu tabelayla karşılıyor.
Ancak şehrin bu görkemli ışıklarının arkasında farklı, daha karanlık bir dünya olduğunun çok az ziyaretçi farkında.
Sivil toplum kuruluşu “Shine A Light” sayesinde Amerika’nın Sesi, bu dünyaya, yaklaşık 30 evsizin yaşadığı drenaj tünellerine girdi.
Bu evsizlerden biri de Chris. Konuşmayı reddediyor ama çekim yapılmasına izin veriyor. Tünelin girişinde yaşıyor. Bir nevi kapı görevlisi. Komşularına, ziyaretçileri olduğunu haber veriyor.
Tünelin derinliklerine gittikçe, çevre değişiyor. Yerde halılar, duvarlarda tablolar var. Elektrik mevcut.
Bu yeraltı şehri sakinlerinin bazıları, konuşmayı kabul ediyor.
Tünel sakini Robert, “Tünelde yaşamak sorun değil. Bedava ev gibi. Tek eksiğimiz su tesisatı olmaması. Dışarı çıkıp gün ışığından yararlanıyoruz. Tüneller hayatın kötü kısmı değil. Kötü olan Las Vegas. Bu şehirden nefret ediyorum ama 24 saat yaşayan bir şehir. Bu da bana uyuyor.” şeklinde konuşuyor.
Tünelin kendi kuralları var. Bunlara uymazsanız gitmeniz istenebilir. Bu kuralların başında temizlik ve birbirine saygı var.
Craig, birbirilerinden bir şey çalmadıkları için gurur duyduğunu söylüyor.
Craig’e belediye başkanı diyorlar. Yedi yıldır burada yaşıyor. Yakındaki bir golf kulübünden kaybolan golf toplarını satarak geçiniyor. Tünelde sosyal güvenlik sisteminden aylık alan tek kişi. Aldığı 800 dolar aylığı artık kumarhanelerde harcamadığını söylüyor.
Yeraltı sakinlerinin hikayeleri hep benzer. Sokaklarda yaşam, uyuşturucu bağımlılığı... Paul, bu hayattan kurtulanlardan.
Eski tünel sakini Paul, hayatını değiştirmek yerine uzun süre kafası dumanlı gezmiş. Sonra bir gün gelmiş ve kafası iyiyken yapamadığı şeyleri yapabileceği bir hayatı seçmiş. Bu seçimi yaptıktan sonra da gerisi gelmiş.
Paul bugün “Shine the Light” sivil toplum örgütünün bir parçası. Düzenli olarak tünellerdeki arkadaşlarına gıda ve kıyafet taşıyor. Örgüt, uyuşturucudan kurtulmak isteyenlere ücretsiz rehabilitasyon sağlıyor. Paul, çoğunun bırakmaya hazır olmadığını söylüyor.
Paul, Las Vegas’ın altındaki tünellerde var olmayı öğrendiklerini, su tesisatı dışında ihtiyaçları olan her şeye sahip olduklarını söylüyor.
Bunun yerine onları ikna etmeye çalışıyor. Tünelin ucunda gerçekten bir ışık olduğunu anlatıyor. Onları doğru kararı vermeleri için yüreklendiriyor.