17 Latin Amerika ülkesinde geçen yıl yapılan bir araştırmaya göre demokrasiyi destekleyenlerin oranı yüzde 48'e düştü. LatinoBarometro adlı sivil toplum örgütünün araştırmasında, 2010 yılında yüzde 63 olan bu oranın düşmesinde en fazla paysa gençlere ait.
“Latin Amerika’da Demokratik Gerileme” başlıklı araştırmada, yönetim biçimi olarak demokrasiyi tercih edenlerin düşük olduğu ülkelerin aynı zamanda yüksek suç ve şiddet oranlarına sahip olmaları dikkat çekiyor.
Bölgede demokrasiye desteğin en az olduğu ülkeler Güney Amerika’dan kuzeye uyuşturucu ve düzensiz göçmen akışında önemli yere sahip Guatemala, bölgede nüfusa göre en çok cinayet oranına sahip Honduras, Latin Amerika’nın en büyük suç örgütlerinden Sinaloa Karteli ve CJNG Karteli’ne evsahipliği yapan Meksika ve şiddet olaylarının tırmandığı Ekvador.
Araştırmaya göre organize suç ve şiddetin yoğun olduğu bu ülkelerde demokrasiye destek Guatemala’da yüzde 29, Honduras’ta yüzde 32, Meksika ve Panama’da yüzde 35 ve Ekvador’da yüzde 37.
“Otoriter hükümetler döneminde suç oranları azaldı”
Meksikalı güvenlik uzmanı David Saucedo, demokrasiye desteğin azalmasının, suç ve şiddet olaylarına çözüm bulma isteğiyle ilgili olabileceğini kaydediyor.
VOA Türkçe’nin ulaştığı Saucedo, bölgedeki organize suç örgütlerinin ve çete mensuplarının birçok ülkede demokrasinin sunduğu sivil haklardan faydalanarak faaliyetlerini büyüttüğüne, halkın da buna tepki olarak demir yumruk politikalarına desteğinin arttığına dikkat çekti.
Saucedo, geçmişi darbe ve diktatörlüklerle dolu olan Latin Amerika’da, otoriter hükümetler döneminde yolsuzluk ve antidemokratik uygulamalar gibi çok sayıda sorun yaşansa da, otoriter iktidarların şiddet ve suçla mücadelede, demokratik ilkeleri savunanlara göre daha başarılı olduğunu kaydetti.
Güvenlik uzmanı, son yıllarda ciddi insan hakları ihlalleriyle gündeme gelmesine rağmen organize suç örgütlerine karşı mücadelede ciddi kazanımlar elde edilen El Salvador’un, bu durumun en güncel örneklerinden biri olduğunu belirtti.
“Ortak mücadele ve özgün demokrasi deneyimleri gerekiyor”
Saucedo, Latin Amerika’da daha çok uyuşturucu ticaretiyle beslenen organize suç örgütlerinin faaliyetlerinden en fazla etkilenen ülkelerden birinin ABD olduğunu, bu yüzden de bölgede suç ve şiddetle mücadele için bir fon oluşturularak bir plan dahilinde ortak mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.
Bugüne kadar bölgede generallerden devlet başkanlarına kadar çok sayıda ülkenin üst düzey bürokratları hakkında uyuşturucu kaçakçılığı, suç örgütleriyle işbirliği gibi suçlamalar olduğunu hatırlatan Saucedo, suçla mücadele için yolsuzluk ve rüşvetle mücadelenin önemine dikkat çekiyor.
Başta bağımsız bir yargı sisteminin işlevselleştirilmesi ve uyuşturucuyla mücadelenin askerlerden alınarak sivil kuvvetlere devredilmesinin önemine değinen uzman, uyuşturucuyla mücadele biçimlerinin değiştirilmesi ve bölge ülkelerinin suç ve şiddetle mücadele için özgün demokrasi deneyimlerine ihtiyaç duyduğunu kaydediyor.