Hizbullah’tan Lübnan’daki saldırıların ardından misilleme sözü

Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta dün meydana gelen patlamalar sonucu çok sayıda kişi yaralandı. Beyrut Amerikan Üniversitesi Tıp Merkezi'nin önünde bir kişi sedyede taşınıyor- 17 Eylül 2024.

Hizbullah ve Lübnan hükümeti, dün ikisi çocuk 12 kişinin ölümüne ve yaklaşık 3000 kişinin yaralanmasına neden olan Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazlarının patlamasından İsrail'i sorumlu tutuyor.

Hizbullah bugün yaptığı açıklamada, Gazze'deki Hamas militanlarını destekleyerek İsrail'e karşı savaşmaya devam edeceğini ve İsrail'in “sert bir ceza” beklemesi gerektiğini bildirdi.

Açıklamada “direnişin her gün olduğu gibi bugün de Gazze'yi, Gazze halkını ve direnişini desteklemek için operasyonlarına devam edeceği, bunun da suçlu düşmanın (İsrail) dünkü katliamına karşılık olarak beklemesi gereken sert cezadan ayrı olduğu” kaydedildi.

İsrail hükümetinin, Gazze'deki Hamas militanlarına karşı hedeflerini, İsrail-Lübnan sınırında Hizbullah ile yaşanan çatışmalar sırasında kuzey İsrail'in güvenliğini sağlayacak şekilde genişlettiğini açıklamasından saatler sonra meydana gelen olayla ilgili İsrail tarafından herhangi bir yorum yapılmadı.

Reuters'a konuşan çeşitli kaynaklar, suikast planının aylar öncesinden hazırlandığını söyledi. Olay, Gazze savaşının başlamasından bu yana Hizbullah ve Hamas komutan ve liderlerine düzenlenen ve İsrail'in sorumlu tutulduğu bir dizi suikastın ardından geldi.

İlgili Haberler Lübnan’da çağrı cihazlarının eşzamanlı patlaması sonucu en az dokuz kişi öldü, en az 2700 yaralı var

Şüpheler, çağrı cihazlarına Hizbullah'a teslim edilmeden önce patlayıcı eklendiği üzerinde yoğunlaştı. Hizbullah, lideri Hasan Nasrallah'ın İsrail istihbaratının iletişimlerini kesebileceği ve takip edebileceği endişesiyle üyelerine cep telefonu kullanmayı bırakmalarını emretmesinin ardından çağrı cihazları kullanıyordu.

İzler Budapeşte’ye uzanıyor

Üst düzey Lübnanlı bir güvenlik kaynağı, Hizbullah'ın Tayvanlı çağrı cihazı üreticisi Gold Apollo şirketinden 5 bin adet çağrı cihazı sipariş ettiğini ve çeşitli kaynakların bu yılın başlarında ülkeye getirildiğini söylediğini belirtti.

Gold Apollo'nun kurucusu Hsu Ching-Kuang, patlamada kullanılan çağrı cihazlarının, BAC olarak adlandırdığı Avrupa'daki bir şirket tarafından üretildiğini söyledi.

Tayvan'ın kuzeyindeki New Taipei kentinde bulunan şirket ofisinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Hsu, "Ürün bize ait değildi. Sadece üzerinde bizim markamız vardı" dedi.

Macaristan'ın başkenti Budapeşte'deki BAC Consulting'in belirtilen adresi, kentin dış banliyölerinden birinde çoğunlukla konutların bulunduğu bir caddede yer alan bir bina olduğu, şirketin adının cam kapının üzerine bir A4 kağıdına yazılmış olduğu görüldü.

Binada çalışan ve adının açıklanmasını istemeyen bir kişi, BAC Consulting'in bu adreste kayıtlı olduğunu ancak fiziksel olarak orada bulunmadığını söyledi.

BAC Consulting'in CEO'su Cristiana Barsony-Arcidiacono, LinkedIn profilinde, UNESCO dahil çeşitli kuruluşlarda danışman olarak çalıştığını belirtiyor. Barsony-Arcidiacono, Reuters'ın e-postalarına yanıt vermedi.

BAC'ın kayıtlı faaliyetleri bilgisayar oyunu yayıncılığından bilişim teknolojisi danışmanlığına ve ham petrol çıkarımına kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor.

Lübnanlı üst düzey bir güvenlik kaynağı, çağrı cihazının AR-924 modelinin fotoğrafını teşhis etti. Hizbullah savaşçıları çağrı cihazlarını, İsrail'in yer tespitinden kaçmak amacıyla düşük teknolojili bir iletişim aracı olarak kullanıyor.

Üst düzey Lübnanlı kaynak, cihazların İsrail casusluk servisi tarafından "üretim seviyesinde" değiştirildiğini söyledi. Kaynak, “Mossad, cihazın içine bir kod alan patlayıcı madde içeren bir kart enjekte etti. Bunu herhangi bir yolla tespit etmek çok zor” dedi.

Kaynak, yaklaşık 3 bin çağrı cihazının kendilerine şifreli bir mesaj gönderildiğinde patladığını ve aynı anda patlayıcıları harekete geçirdiğini söyledi. Reuters'a konuşan bir başka güvenlik kaynağı ise yeni çağrı cihazlarının içine üç grama kadar patlayıcı gizlendiğini ve Hizbullah tarafından aylarca "fark edilmediğini" söyledi.

Mossad, 1960 yılında üst düzey Nazi Adolf Eichmann'ın kaçırılmasına kadar uzanan karmaşık operasyonlarıyla ün kazanmıştı. Yakın geçmişte Mossad, siber saldırılardan ve 2020 yılında İranlı üst düzey bir bilim adamının uzaktan kumandalı bir makineli tüfekle öldürülmesinden de sorumlu tutuldu. İsrailli yetkililer Reuters'in yorum taleplerine henüz yanıt vermedi.

Your browser doesn’t support HTML5

Lübnan’da çağrı cihazlarının eşzamanlı patlaması sonucu en az dokuz kişi öldü


İran devlet medyası, ülkenin Lübnan Büyükelçisi Mojtaba Amani'nin patlayan bir çağrı cihazı nedeniyle yaralananlar arasında olduğunu bildirdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller dün gazetecilere yaptığı açıklamada “ülkesinin önceden bu olaydan önceden haberdar olmadığını ve hâlâ bilgi topladığını” söyledi.

İsrail sınırı yakınlarındaki yerel yetkililer, Hizbullah'ın karşılık vermesinden endişe duyan bölge sakinlerine sığınaklarına yakın durması çağrısında bulundu.

“En büyük güvenlik zafiyeti”

Bir Hizbullah yetkilisi patlamanın grubun tarihindeki "en büyük güvenlik zaafiyeti" olduğunu söyledi.

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah 13 Şubat'ta televizyonda yaptığı bir konuşmada destekçilerini, telefonlarının İsrail casuslarından daha tehlikeli olduğu konusunda sert bir dille uyarmış ve telefonlarını kırmalarını, gömmelerini ya da demir bir kutuya kilitlemelerini söylemişti.

Bunun yerine Hizbullah, savaşçılardan yardım hizmetlerinde çalışan sağlık görevlilerine kadar grubun çeşitli kollarındaki üyelerine çağrı cihazı dağıtmayı tercih etti.

Reuters tarafından incelenen hastane görüntülerine göre, patlamalar birçok Hizbullah üyesini sakat bıraktı. Yaralıların yüzlerinde çeşitli derecelerde yaralar, parmaklarında kopma ve muhtemelen çağrı cihazlarının takılı olduğu kalçalarında açık yaralar vardı.

Hizbullah'ın 7 Ekim'den bir gün sonra gerçekleştirdiği füze saldırısı çatışmanın son aşamasını başlattı ve o tarihten bu yana her gün roket, topçu ateşi ve füze atışları yapılırken İsrail jetleri de Lübnan topraklarının derinliklerini vurdu.

İlgili Haberler İsrail, Hizbullah saldırılarını durdurmanın artık resmi savaş hedefi haline geldiğini açıkladı

Erdoğan Lübnan Başbakanı ile görüştü

Bu arada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Lübnan Başbakanı Necib Mikati ile telefonda görüştü.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre görüşmede Erdoğan, Lübnan'da düzenlenen saldırıyla ilgili üzüntülerini ifade ederek, "İsrail'in çatışmaları bölgeye yayma çabalarının son derece tehlikeli olduğunu, İsrail saldırganlığını durdurmak için gayretlerin devam edeceğini" söyledi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de dün saldırıların ardından yaptığı açıklamada, "Netanyahu hükümeti uluslararası hukukun önünden kaçmak için ve üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak için savaşı genişletmek üzere bir tutum içerisinde" demişti.