Memur Maaş Zam Oranları Karşısında KESK’ten Grev Çağrısı

Türkiye'de kamu görevlileri ve emeklileri için altı aylık dönemler ile 2020'de yüzde 4'er ve 2021'de yüzde 3'er zam oranları sendikalarca yetersiz bulunuyor.

Geçtimiz günlerde toplu sozlesme masasında hükümet ile yetkili konfederasyon Memur-Sen ve iş kollarındaki yetkili sendikalar arasında uzlaşma sağlanmamasıyla gözler Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na çevriliydi. Kurul, dün akşam hükümet teklifini yeterli buldu ve 2020'de yüzde 4+4 ile 2021'de yüzde 3+3 zam oranlarını onayladı. Dolayısıyla sendikalarca yapılmış talepler dikkate alınmaksızın hali hazırda emek örgütlerince enflasyon oranı karşısında yetersiz olduğu vurgulanan teklif yasalaştı. Ancak memurlar adına toplu sözleşme masasında temsilci olan sendikalar,nihai karar olan Kurul'un onayladığı zam oranlarından memnun olmadı.

Your browser doesn’t support HTML5

Memur Maaş Zam Oranları Karşısında KESK’ten Grev Çağrısı


Yalçın: Hakem heyeti noterlik yaptı

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, bugünkü basın toplantısında, "İşverene ait teklif yetersizdi, Hakem Kurulu'nun kararı ise adaletsiz! Hakemlik kurumuna leke sürüldü. Hakem heyeti adaletten şaştı, noterlik yaptı" tepkisini paylaştı.

Yalçın, toplu sözleşme masasında hükümeti kanuna aykırı hareket etmekle suçlayarak, üzerinde uzlaşmaya varılmış konulara ait tutanak yok sayılarak Kurul'un doğru şekilde yönlendirilmediğini söyledi. Kurul'un da sendikalarca iletilmiş uzlaşma kararlarını da sendikal talepleri de yok saydığını kaydeden Yalçın, "Önümüzde yoğun olarak teşkilat toplantıları olacak. Teşkilatımızda Türkiye buluşmaları yapılacak. Bazı sözlerimizi de orada söylemiş olacağız. Biz bu kararı asla kabul etmediğimizi ifade ediyoruz" diye konuştu. Bu sözleriyle henüz eylem kararı almadıkları gözlemlenen Yalçın, yetkili konfederasyon olarak memurlara eylem çağrısı yapıp yapmayacakları konusunda ise açıklamada bulunmaktan kaçındı.

Hükümete yakın duruşa sahip Memur-Sen'in zam oranlarını protesto etmek için ilk adımı teşkilat toplantıları düzenlemek olacak. Oysa Memur-Sen, taban aylığa seyyanen 200 lira, 2020 yılı için yüzde 8+7, 2021 için yüzde 6+6 zam ve 2020 yılı için yüzde 3, 2021 yılı için yüzde 2 refah payı talep ediyordu.

Yalçın, son durumu kendileri açısından "Bu süreçte üç şey tartışılır hale geldi. Bir; kamu İşvereninin güvenilirliği, iki; hakem heyetinin özerkliği, üç; 4688 sayılı Toplu Sözleşme Kanununun yeterliliği" diye özetledi.

Kamu-Sen: Memurlar ekonomik cenderede

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ise, hem Kurul'a hem de toplu sözleşme sürecindeki yetkili konfederasyon konumundaki Memur-Sen'e tepkili olduklarını açıkladı. Kahveci, Kurul'un hükümet teklifi zam oranlarını onaylamasını memurlar için geçim sıkıntısı yaratacağını vurgularken, toplu sözleşme işleyişini de eleştirdi.

Kahveci, "Bu kararla beraber en düşük memur maaşına 120 TL ortalama memur maaşına 160 TL’lik bir artışla altı ayı geçirmek zorunda kalacak olan kamu görevlileri yeni bir ekonomik cendereye sokulmuş oldu. Hakem Kurulu'nun verdiği bu karar ekonomik gerçeklerle karşılaştırıldığında hem bu karara sebep olanlar hem de toplu sözleşme sürecini sulandıran yetkili konfederasyon kamuoyu vicdanında sorgulanacaktır" dedi.

Toplu sözleşme süreciyle ilgili yasal değişiklikler gerektiğini de işaret eden Kahveci, "Yetkili sendikaların dahi kendi hizmet kollarında bulunan memurlara ilişkin ücret pazarlığında söz hakları yok. Maaş zamları, yalnızca konfederasyon başkanının imzası ile karar altına alınabiliyor. Diğer sendika ve konfederasyonların karara itiraz etme hakkı da bulunmuyor. Dolayısıyla bu sistem milyonlarca çalışan, emekli ve yakınlarının kaderini yalnızca Bakan ve yetkili konfederasyon temsilcisi yani iki kişi üzerine kurguluyor" tespitinde bulundu. Kahveci, çözüm önerisini ise "Toplu sözleşmede kamu görevlilerinin geniş bir şekilde temsil edilmesi, kamu görevlileri heyetinin çoğunluğuna bağlı bir imza sistemine geçilmesi, itiraz mekanizmalarının yeniden düzenlemesi olmazsa olmaz değişiklikler olarak karşımızda duruyor. Bunun yanında kamu görevlilerinin geneline ilişkin toplu sözleşme ile hizmet kolu toplu sözleşmelerinin birbirinden ayrılması ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun da eşit temsile dayalı olarak yeniden yapılandırılması gerekiyor" diye açıkladı.

KESK grev kararı alınması çağrısı yaptı

KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen ise, bugünkü basın toplantısında, bütün sendikalara grev çağrısını gelin, taleplerimize kulaklarını tıkayarak bizimle alay edenlere gerekli cevabı hep birlikte verelim. Haklarımızı ve özgürlüklerimizi yok sayanlara kapı kulu değil emekçi olduğumuzu birlikte gösterelim. İnsanca bir yaşam için taleplerimize sahip çıkmaya devam edelim ve bu talepler için mücadeleyi birlikte yükseltelim” sözleriyle açıkladı.

KESK olarak Memur-Sen'in toplu sözleşmedeki tutumuna da tepkili olduklarını vurgulayan Gezen, "Açlık sınırının 2 bin 100 TL’yi, yoksulluk sınırının 6 bin 800 TL’yi aştığını, kamu emekçileri olarak on yılda reel gelirimizin yüzde 40 eridiğini, emekçi kesimlerin yaşadığı gerçek enflasyonun yüzde 30’ları bulduğunu, krizden en çok emekçilerin etkilendiğini belirterek temel bir ücret talep ettik. Biz bunları söylerken yandaş konfederasyon, masada KESK’in ve Kamu-Sen'in bulunmaması gerektiği söylemekle meşgul oldu. Hükümetin 2020 yılı için yüzde 4 + yüzde 4, 2021 yılı için ise yüzde 3 + yüzde 3 teklifi Hakem Kurulu tarafından olduğu gibi onaylandı. Kamu emekçilerinin çözüm bekleyen onlarca sorununa ve hizmet kolları toplu sözleşmelerinde üzerinde uzlaşma sağlandığı söylenen konulara ilişkin tek cümle dahi edilmedi" dedi.