Millet İttifakı: ‘Cumhurbaşkanlığı Yetkileri Sınırlandırılacak’

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi (SP) ve Demokrat Parti’den oluşan Millet İttifakı, 24 Haziran genel seçimlerinde parlamentoda çoğunluğu sağlayacaklarını iddia etti ve en kısa zamanda Cumhurbaşkanlığı yetkilerini sınırlandırma ve kuvvetler ayrılığını uygulama sözü verdi.

Millet İttifakı adına CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Buğra Kavuncu, SP Genel Başkan Yardımcısı Atik Ağdağ ve Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özdemir ortak tutum belgesini kamuoyuna açıkladı. Ancak Özdemir’in okuduğu “Millet İttifakı Tutum Belgesi”nde, açık şekilde “parlamenter sisteme dönüş” ifadesi yer almaması dikkat çekti.

Your browser doesn’t support HTML5

Millet İttifakı: ‘Cumhurbaşkanlığı Yetkileri Sınırlandırılacak’

Oysa, İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile 4 Haziran’daki görüşmesinde, parlamenter sisteme dönüş için hemen anayasa değişikliği paketi hazırlanmasını talep etmişti. Bunun üzerine Millet İttifakı’nı oluşturan 4 siyasi parti temsilcileri o günden bugüne nasıl bir anayasa taslağı hazırlanacağı, anayasa ve yasal değişiklikler için takvim oluşturulması gibi konuları görüşüyordu. Ancak bugünkü tutum belgesiyle 24 Haziran seçimi ardından nasıl bir takvim içerisinde parlamenter sisteme dönüleceği anlaşılamadı. Belge okunduktan sonra genel başkan yardımcıları soruları yanıtsız bıraktı.

Kulislerdeki tartışmalar nedir?

Ankara’daki kulislere yansıyan bilgiler göre; CHP adayı Muharrem İnce’nin Cumhurbaşkanı seçildiği ve Millet İttifakı ile birlikte HDP’nin dolayısıyla mevcut muhalefet cephesinin TBMM’de çoğunluğu sağladığı senaryo masada. Bu senaryoda, İnce’nin, parlamenter sisteme dönüş öncesinde en az 2 yıllık bir revizyon süreci olacağını sıkça tekrarlaması Millet İttifakı’nda sıkıntı yarattı. İnce’nin, sistem değişikliğine geçiş yapmadan Cumhurbaşkanlığı’na tanınmış yeni geniş yetkilerle kriz arifesindeki ekonomi başta olmak üzere bazı konu başlıklarında icraatları yönetmek ve yürütmek isteği söz konusu. Ancak İnce’nin yönetiminde revizyon süreci öngörülmesi Akşener’in tepkisine neden olurken; İYİ Parti, muhalefet olarak en 24 Haziran’ın hemen ardından parlamenter sisteme dönüş için TBMM’deki çoğunluk ile anayasa değişikliği yapılmasını savunuyor.

Bunun yanı sıra Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı koltuğunda kaldığı ve parlamentoda ise muhalefet çoğunluğu olduğu durumda nasıl bir yönetim süreci olacağı meselesi de masada. Son olarak Erdoğan’ın, TBMM’de AKP ve MHP’den oluşan Cumhur İttifakı’nın çoğunluğu sağlamaması halinde “koalisyon” mesajı vermesi de tartışılıyor. Bu durumda AKP’nin, İYİ Parti’ye ve/veya Saadet Partisi’ne koalisyon teklifi götürebileceği iddiası gündemde. Bu koalisyon iddiası da Millet İttifakı’nda sıkıntıya neden oluyor.

Erdoğan ise, dünkü açıklamasında, “İttifakların içerisinde de koalisyonlar oluşmaz diye birşey yok. Mesela Cumhur İttifakı’nda böyle bir şey oluşur mu göreceğiz. 300’ün altına kalırsa o zaman bir koalisyon arayışına gidilebilir o da ayrı konu” ifadesini kullanmıştı.

Millet İttifakı Tutum Belgesi’nde neler söylendi?

Bugünkü belgede ise, Millet İttifakı’nın seçim sonrasında TBMM’deki sandalye çoğunluğunu elde edeceğinin vurgulanması dikkat çekti. Belgede, “Elde edilecek meclis çoğunluğumuz ve seçilecek Cumhurbaşkanı adaylarımız ile tek kişinin otoritesine bağlı hale getirilen ülkemizin siyasal sistemini yeni yasama döneminde zaman kaybetmeksizin “Kuvvetler Ayrılığı” ilkesine ve çoğulcu demokrasi esaslarına göre rekabetçi demokratik siyasal zemini tüm gerekleri ile yeniden inşa etme kararlılığındadır” denildi.

Seçim sonrasında bu inşa sürecinde Cumhurbaşkanlığı yetkilerini sınırlamaya gidileceği mesajı verilerek, “kuvvetler ayrılığı ilkeleri ve meclis denetimi esasına göre kullanılmasını sağlama” sözü verildi.

Belgede, kamuoyuna 24 Haziran sonrasında parlamento çoğunluğuyla yapılacak işler şöyle sıralandı:

  • “Hukukun üstünlüğünü, yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlama,
  • OHAL’i derhal kaldırma,
  • Terörün her türlüsü ile kesintisiz, etkin ve kararlı mücadele,
  • Kontrolden çıkmış durumdaki enflasyon, döviz kuru ve faizlerin, güven ortamı ve normalleşmenin sağlanarak kontrol altına alınması,
  • Başta ifade ve basın özgürlüğü olmak üzere tüm hak ve özgürlüklerin vatandaşlarımız ve kurumlarımız tarafından layıkıyla kullanılmasını temin etme, ilkeleri hayata geçirilecektir.”