Musul’un doğusunda ‘Apartmanlar’ adlı mahallede bir kahvehanede çalışan Nebil, bir buçuk ay boyunca top ateşine maruz kaldıklarını anlatıyor. Nebil, “Çok sayıda insan öldü ya da sakat kaldı. Evlerimizin bahçesi cesetlerle doldu” diyor.
Şu anda Irak güçlerinin kontrolu altında olan Musul’un bazı mahalleleri hala top ateşine maruz kalmaya devam ediyor. Ancak Apartmanlar semti, ateş hattından uzakta, sessiz ve sakin günler geçiriyor. Öte yandan Musul’un batısındaki çatışmaların önümüzdeki günlerde başlaması bekleniyor.
Musul’un batısının büyük çoğunluğu, tıpkı Apartmanlar mahallesi gibi dar, kıvrımlı yolların, yanyana evlerin olduğu semtlerle kaplı. Militanlar, mahallede yaşayanların evlerinin çatılarından, ya da evlerin içinden çatışmalara giriyor.
Irak güçleri, Apartmanlar mahallesine, çatılarda konuşlanan keskin nişancıların ateşi altında, yaya olarak girmek zorunda kaldı. Bunun nedeni, sokakların, askeri araçların giremeyeceği kadar dar olması.
Özel Operasyon Güçleri’nden Üstteğmen Ali Sahaf, “Çatışmaya başlamadan önce bölgeyi abluka altına almamız gerekiyordu. Daha sonraki çarpışmaysa bir hafta sürdü. Bir kenti sıfırdan başlayarak özgürlüğüne kavuşturmaya eşdeğerdi” diyor.
Militanların mücadelesi
Üstteğmen Sahaf, Irak Ordusu’na ait tankların ilerlemesiyle militanların kaçtığını ve bu nedenle Musul’un diğer bölgelerinin daha çabuk düştüğünü söylüyor. IŞİD ise Irak Ordusu’na top ateşi, bomba yüklü araçlar ve silahlı İHA’larla karşılık verse de genellikle geri çekilmekten başka bir hamle yapamadı. Askerlerin ve yerel halkın anlattıklarına göre en güçlü ve en iyi eğitimli militanlar, Irak güçlerinin saldırılarından çok önce bölgeyi terk etti.
Bu militanların çoğunun Dicle Nehri’nin batısında, IŞİD’in son iki buçuk yıldır Irak’ta kendisine başkent olarak seçtiği bölgede saklandıkları düşünülüyor.
Apartmanlar mahallesindeki kahvehanede sandviç yapan 18 yaşındaki Muhammed Ayad, “Bu bölgede sadece genç militanlar kaldı. Yabancı savaşçılar ve emirler, Irak güçlerinin bölgeye ilerlediğini öğrenince kaçtı” diyor.
Ancak militanlar kaçarkan aileler geride kaldı. IŞİD militanları, bölgeyi terk etme girişiminde bulunan herkesi öldürmekle tehdit etti.
Ayad, Musul’un geri alınmasından bir ay önce IŞİD’in bir kızı evlilik dışı ilişkiye girdiği gerekçesiyle taşlayarak cezalandırdığını, ancak kimsenin IŞİD’in bu iddiasına inanmadığını söylüyor.
Muhammed Ayad’a göre kız, bayılıncaya kadar taşlandı. Ayıldıktan sonra kaçmaya çalıştı. Militanlar, cezasını çektiğine inandıkları ağır yaralı kızı kelepçeleyerek evine götürdü.
Canlı kalkanlar köşeye sıkıştırılıyor
Musul’un batısındaki mahallelerin Apartmanlar adı verilen mahalleden çok daha kalabalık olduğu düşünülüyor. Apartmanlar mahallesi ise Musul’un doğusundaki en kalabalık noktalardan biri.
Albay Salih Mehdi, çok sayıda ailenin yaşadığı batıdaki mahalleleri rastgele top ateşine tutmalarının mümkün olmadığını söylüyor. Albay Mehdi’ye göre bölgede bulunan binlerce militan, hemen hemen hiç teslim olmuyor. Bunun yerine ya kaçıyor, ya da ölmeyi tercih ediyor.
IŞİD’in çatışma hattını geri çekmesiyle birlikte sivillerin de örgütle birlikte yer değiştireceği, bu şekilde çatışmaların çok daha riskli hale geleceği düşünülüyor. IŞİD militanları, sivilleri canlı kalkan olarak kullandığı için gittiği her yere aileleri de beraberinde götürüyor. Militanlar köşeye sıkıştıkça aileler de sıkışıyor.
Muhammed Ayad, ablasının bölgeden kaçmak için Irak güçlerinin daha da yaklaşmalarını beklediğini söylüyor. Ayad’ın 30 yaşındaki ablası, Musul yakınlarındaki bir mülteci kampında çalışıyor. Ayad, “Ablamla sık sık konuşamıyoruz çünkü elektrik kesintilerinden ötürü cep telefonunu şarj edemiyor. Eğer militanlar cep telefonu olduğunu farkederlerse ablamın kafasını keserler” diyor.