New York denince akla gelen bir kaç sembolden birisi kuşkusuz sarı taksiler. Sadece kentte ulaşımın temel taşlarından biri değil aynı zamanda birçok dizi ve filme konu olan taksiler belki de önümüzdeki yıllarda hafızalardan silinecek ve yerini siyah renkli araçlara bırakacaklar.
Manhattan’da caddeleri dolduran, elinizi uzattığınızda aniden önünüzde duran ve karanlık kış günlerinde rengiyle etrafı aydınlatan bu toplu taşıma araçları maalesef son günlerini yaşıyor. Çünkü dünyanın neredeyse tüm büyük şehirlerinde faaliyet gösteren Uber ile rekabet etmek imkansız.
Metropolitan Taxicab Board, yani New York Taksiciler Birliği’nden verilen bilgilere göre şu anda New York’ta 13 bin 587 taksi çalışıyor, buna karşılık 40 bin araç Uber isimli aplikasyona bağlı olarak çalışıyor. Yine MTB verilerine göre 6 yıl önce Uber, New York’a geldikten sonra günlük taksi kullanımı 100 binlik bir düşüş göstermiş.
Metropolitan Taksiciler Birliği, taksicilerin Uber ve diğer ulaşım aplikasyonlarına karşı Arro ve Curb isimli iki yeni aplikasyon çıkarttığını söylüyor. Ayrıca taksi plakalarının fiyatları da 1,5 milyon dolardan 700 bine indirildi.
“Artık taksicilik yapmak neredeyse imkansız”
Fakat taksiciler yine de endişeli. Birçok sarı taksi şoförü bir kaç yıl öncesine oranla kazandıkları paranın yarısını bile kazanamıyor. 2008’den beri taksicilik yapan Anwar Iqbal’e göre artık taksicilik yapmak neredeyse imkansız.
“Eskiden çok iyiydi işlerimiz, Uber’den sonra ise işler yavaşladı. Eskiden en az günde 100 dolar kazanırdım, simdi ise taksinin günlük kirasını bile çıkartamadığım günler oluyor” diyen Iqbal yine de Uber için çalışmak istemediğini söylüyor.
“Uber’i sevmiyorum. Onlar kazancın %35’ini alıyorlar, bir de arabanın kirası, üzerine vergiyi de ekleyince ne kalıyor ki? İnsanları soyuyor Uber. Hiçbir şey yapmıyorlar, sadece müşteriyi gönderiyorlar arabaya ve %35 ini alıyorlar.”
Haiti asıllı şoför Jorel Verne, Brooklyn ve Queens’te trafiğe çıkan yeşil taksilerden birine sahip. Madalyonunu 1997’de alan Verne işlerin azlığından şikayet eden diğer bir taksi şoförü. Uber’in Brooklyn’deki piyasayı domine ettiğini söyleyen Verne “Bazı günler eve para götüremiyorum. Ne yapacağız bilemiyorum, böyle giderse hepimiz işsiz kalacağız” diyor.
Sarı taksilerin rakibi sadece aplikasyon bazlı özel taşıtlar değil elbette. Bir kaç sene önce başlatılan Citibikes ve arttırılan metro seferleri de taksicilerin işlerini etkiliyor.
“Uber çok iyi bir fırsat”
Ama soğuk kış aylarında bisiklet ve metronun yerini tabii ki arabalar dolduruyor. Uber şoförü olarak bir senedir çalışan Milagros Santana’ya göre Uber kadın şoförler için çok iyi bir fırsat.
Santana, “Ben taksicilik yapmayı da denedim ama tehlikeli iş. Üzerinizde para var çünkü. Arabaya binip sizi soyabilirler. Halbuki Uber’de para yok, her şey kartla. Ayrıca saatlerimi de istediğim gibi ayarlıyorum, çocuklarıma bakacak zamanım oluyor. Abim taksici, yıllarca beni yanına şoför olarak almak istedi, ben direndim, Uber’de mutluyum” diyor. Milagros Santana işvereninden şikâyetçi değil. “Az da olsa kazanıyorum, huzurum da yerinde” diyor Santana.
Uber piyasanın en büyüğü
2011’de New York’ta başlayan Uber şu anda piyasanın en büyüğü. Ekim ayı verilerine göre günde 226,046 yolculuk yapmış Uber şoförleri. Uber’i 35,908 yolculuk ile Lyft ve 21,698 ile Via takip ediyor. Piyasaya yeni giren Juno ise Ekim ayında 20,426 yolculuk yaptırmış şoförlerine. Kasım ayında Vanity Fair dergisi ile konuşan Juno’nun arkasındaki isim Talmon Marco, Viber isimli mesajlaşma aplikasyonunu 900 milyon dolara sattıktan sonra Uber’in başarısını görüp bu sektöre yatırım yapmaya karar verdiğini belirtti. Amacının Uber’i piyasadan silmek olduğunu açıkça belirten Marco bu konuda başarılı olacak mı önümüzdeki aylarda göreceğiz.