Paris ve Roma Arasındaki Kriz Büyüyor

Avrupa Birliği'nin kurucu iki ülkesi Fransa ve İtalya arasında sular durulmuyor. Beş Yıldız Hareketi lideri ve İtalya Başbakan Yardımcısı Luigi Di Maio'nun Paris'te bir banliyöde Sarı Yelekliler Hareketi'ne mensup bir grupla görüşmesinin ardından, Fransa'nın büyükelçisini çekmesiyle başlayan kriz derinleşiyor.

Paris'in 'danışma amaçlı' Roma büyükelçisini merkeze çekmesinin ardından İtalyan politikacı Di Maio, Le Monde gazetesinde bir makale yayınlayarak neden Sarı Yelekliler'le görüştüğünü açıkladı. İtalya'yla diplomatik kriz, hem Fransız politikasını hem de Sarı Yelekliler'i böldü. Sarı Yelekliler hareketinin lider isimlerinden Maxime Nicolle ise İtalya'ya gideceğini duyurdu.

Paris, 1940 yılından bu yana ilk kez İtalya'yla büyükelçisini çağıracak seviyede bir diplomatik kriz yaşıyor. Fransız Dışişleri, 'artık tekrar eden hakaretlerin ve mesnetsiz iddiaların bir son bulması gerektiği' çağrısı yaptı ve Roma büyükelçisini merkeze çağırdı.

Sarı Yelekliler İtalya'ya gidecek

Ancak Fransa'nın aldığı bu diplomatik karar, yalnızca iki ülke arasında değil, Sarı Yelekliler arasında da tansiyonu yükseltti. İtalyan lider Di Maio, hareketin Avrupa Parlamentosu'nda liste çıkaran üyelerinden Christophe Chalençon ve beraberindeki bir grupla görüştü. Bu görüşme kendilerini "RIC- Halk İnisiyatifi Listesi" adlandıran grubu böldü.

AP seçimleri için bir başka liste hazırlığında olan ve kendisini hareketin ılımlı çizgisinde bir isim olarak tanımlayan Jacline Mouraud, harekete müdahale anlamına gelen bu buluşmayı kınadı. Yazılı açıklama yapan Maraud, "Hareketimiz Fransa'ya zayıf bir imaj değil, daha adil bir imaj vermelidir" dedi.

Sarı Yelekliler'in lider isimlerinden 'Fly Rider' kod adlı internet fenomeni Maxime Nicolle ise, İtalyan haber ajansı Ansa'ya yaptığı açıklamada, "Cumartesi günü Fransa sınırına yakın olan Sanremo kentine gideceğim. Ve İtalyan hükümetine gerçek Sarı Yelekliler'in kim olduğunu göstereceğim. Luigi Di Maio kötü bilgilendirilmiş" dedi.

Muhalefet de bölündü

Hükümet Sözcüsü Benjamin Griveaux, "Bir bakan bir başka ülkeye gittiğinde en temel nezaket kuralı, gittiği ülkenin hükümetini uyarmaktır. Bu uyarıyı yapmamız gerekiyordu" dedi. Yeşiller Partisi lideri Yannick Jadot ve merkez sağ parti UDI lideri Jean-Christophe Lagarde, hükümetin büyükelçisini çekerek bir uyarı gönderme kararını destekledi. Ancak muhafazakar parti Ayağa Kalk Fransa (Debout La France) lideri Nicolas Dupont-Aignan, "Bu AB'nin kuruluşundan bu yana ilk kez yaşanan tarihi bir hatadır ve Fransa-İtalya dostluğuna ciddi darbe indirmiştir" dedi. Fransız aşırı sağ partisi Ulusal Bütünleşme'nin (RN) Avrupa Parlamentosu seçimlerinde liste başı olan Jordan Bardella ise iki ülkenin bu duruma gelmesinden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u sorumlu tuttu.

Luigi Di Maio

Di Maio kendini savundu

Bütün Fransız ve İtalyan gazetelerinde manşetten izlenen kavganın aktörü Di Maio, Fransız Le Monde gazetesine bir mektup yazarak neden Sarı Yelekliler'le görüştüğünü açıkladı. Di Maio, Fransa'da olanları büyük bir ilgiyle izlediklerini ve halkların geçim sıkıntısına çözüm bulmak için hükümet olarak pek çok yeni reformu hayata geçirdiklerini söyledi. Fransız halkına "düşman olarak değil, bir örnek olarak baktıklarını" dile getiren Di Maio, "Fransız ve İtalyan hükümeti arasındaki görüş ve politika farkı, iki halkı ve devleti birleştiren tarihi ilişkileri etkilememeli. Bu nedenle, AB'nin kurucu ülkesi ve hükümetimizin bir üyesi olarak, ortak konularda işbirliği isteğimizi belirtmek istiyorum" dedi.

Salvini davet etti, Castaner kabul etmedi

İçişleri Bakanı ve Ligue partisinin lideri Matteo Salvini, "Fransız İçişleri Bakanı Christophe Castener'i göç, terörizm ve güvenlik konularını görüşmek üzere Roma'ya çağırıyorum" dedi. Ancak Fransız Bakan Castaner, bu davete, "Önce kimse beni çağıramaz, bu işler resmi yollardan yapılır. Aramızda sağlam bir diyalog var ama saygılı da olunmalı. Ben de kendisini ağırlamaya hazırım" dedi. Ancak Salvini'nin davetini kabul etmedi.

Kavga kültüre de yansıdı

Fransa, Louvre Müzesi'nde dünyaca ünlü İtalyan ressam Leonardo da Vinci'nin ölümünün 500'üncü yılı onuruna düzenlenecek bir sergi için İtalyan Kültür Bakanlığı'yla temasa geçerek ünlü ressamın tablolarını istedi. Ancak İtalyan hükümeti tablo değişimini reddetti. Her iki tarafta da Leonardo Da Vinci'nin ölüm yıldönümü farklı etkinliklerle anılacak.

Gerilimin kronolojisi

İtalya'da 2018 baharında aşırı sağ Ligue ile popülist 5 Yıldız Hareketi'nin iktidara gelmesi, Paris ve Roma arasında sürekli tırmanan bir gerilime yol açtı. Gerilim son 8 ayda, açıktan söz düellosuna dönüştü. Macron ve Salvini'nin birbirlerini Avrupa Parlamentosu seçimlerinde rakip olarak seçmesi de sözlerin tonunu sertleştirdi.

Söz düellosu açık olarak ilk kez Haziran 2018'de, Akdeniz'den göçmenleri toplayan Aquarius gemisinin İtalya kıyılarına yanaşmak istemesiyle başladı. Salvini, geminin İtalyan topraklarına demir atmasına karşı çıkınca, Macron, İtalya'yı "sorumsuz ve kurnaz" olmakla suçladı. İktidar partisi sözcüsü Gabriel Attal daha da ileri giderek, "İtalya'nın göçmenler konusundaki tutumu tiksinti verici" dedi. İtalya Fransa'nın Roma büyükelçisini bakanlığa çağırarak açıklama istedi. Salvini özür dilenmesi gerektiğini söyledi. Başbakan Guiseppe Conte Elysee Sarayı ziyaretini iptal etmekle tehdit etti. Sonunda Conte saraya geldi, ilişkiler yatıştı.

Ancak sadece bir hafta sonra Macron, bir konuşmada, isim vermeden Avrupa'da yükselen aşırı sağ hakkında "Avrupa'da yükselen cüzzam, yeniden doğan milliyetçilik, sınırları kapatmayı önerenler, hatta sığınma ilkesine ihanet edenler" cümlelerini kullandı. Salvini bu sözlere "Ukala, kibirli Macron. Belki bizler popülist cüzzamlarız. Ama ben sadece kapılarını açanların derslerini dinlerim. Önce göçmenlere limanlarınızı açın ondan sonra konuşalım" diye yanıt verdi.

İkinci kriz, Ekim 2018'de patlak verdi. Fransız hükümetinin Avrupa seçimlerine çağrı yapan bir video klibinde Avrupa seçmenini oy kullanmaya çağırırken, Salvini'nin Macar Başbakan Victor Orban ile görüntüsü üzerine, "Avrupa: Bölünme mi, birlik mi?" sözlerine Salvini Twitter hesabından sert yanıt verdi: "Fransız hükümeti, vergi mükelleflerinin paralarıyla, Avrupa'ya beni korkuluk olarak gösteren resmi bir klip yayınladı. Macron ve arkadaşları çok korkmuş olmalılar. 2019 baharında, halklar onları süpürecek".

Ocak ayında, Fransa'da Sarı Yelekliler Hareketi'nin de etkisiyle, iki başkent arasındaki söz düellosu giderek daha da sertleşmeye başladı. Luigi Di Maio, 7 Ocak'ta açıktan Sarı Yelekliler hareketine destek verdiklerini açıkladı. AB içinde ilk kez bir hükümeti bir başka üye ülkede hükümete karşı olan bir hareketi açıktan desteklediğini açıkladı. Salvini de, "Halkına karşı ülkeyi yöneten cumhurbaşkanını protesto eden dürüst insanları desteklediğini" söyledi.

Di Maio, 20 Ocak'ta "Fransa gibi, Afrika ülkelerini yoksullaştıran ve sömürgeci politikaları ile göçmenlerin Avrupa'ya gelmesine neden olan ülkelerin cezalandırılmasını" istedi. Bu sefer Fransa, Roma'nın Paris Büyükelçisi Teresa Castaldo'yu "bu kabul edilemez sözlerinden dolayı bakanlığa çağırdı.

Salvini, 22 Ocak'ta, Sarı Yelekliler hareketini değerlendirirken, "Umarım Fransız halkı bu kötü cumhurbaşkanından kurtulmalı" dedi. Başbakan Conte, iki ülke dostluğunu hatırlatarak tansiyonu indirmeye çalıştı. Fransa'nın AB İşleri'nden Sorumlu Bakanı Nathalie Loiseau, "Fransa bu en aptal kim yarışına girmeyecek" yanıtını verdi.

Macron da, Mısır gezisi sırasında, "İtalyan halkı bizim dostumuz ve tarihine yakışan daha yüksek seviyede yöneticileri hak ediyor" dedi.

Sonunda, Di Maio, 5 Şubat'ta Paris'e yakın bir banliyöde, Sarı Yelekliler'e mensup bir grupla görüşünce ipler koptu. Fransa iki gün sonra, 2'inci Dünya Savaşı'ndan bu yana görülmeyen bir diplomatik tavır alarak, Roma büyükelçisini bilgilendirme amaçlı olarak geri çekti. Ancak Avrupa yanlısı tecrübeli politikacı İtalyan Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella aynı yanıtı vermedi.