Kahramanmaraş merkezli depremin 40’ıncı gününde Hatay’ın Samandağ İlçesinde yaşayan kadınlar hem kaybettiklerini anmak hem de tepkilerini dile getirmek için yürüyüş düzenledi. Ellerinde bahur adı verilen tütsü ve reyhan dalları taşıyan kadınlar tepkilerini Türkçe ve Arapça sloganlarla dile getirdi.
Depremin ağır yıkıma neden olduğu yerlerden olan Hatay’ın Samandağ ilçesi depremin 40’ıncı gününde kadınların yürüyüşüne ev sahipliği yaptı. Samandağlı kadınlar yürüyüş için ilçenin en fazla hasar gören Cumhuriyet Mahallesi’nde toplandı.
Deniz Hastanesi önünde başlayan yürüyüşe kadınlar ellerinde, “Hüznümüz isyanımızdır”, “Afet değil katliam” yazılı pankartlarla katıldı.
Arap Aleviler’in yoğun olarak yaşadığı ilçede yapılan yürüyüş boyunca kadınlar ellerinde reyhan dalları ve bahur adı verilen tütsü taşıdı.
Arap Alevileri’nin geleneğine göre, ölenlerin mezarına kırkıncı gününde reyhan konur ve kokusu kutsal kabul edilir. Dini ritüellerde kullanılan bahur da hayatını kaybeden kişinin ruhu huzur bulduğuna inanıldığı için, mezarın üstünde yakılır.
Kadınlar yol boyunca tepkilerini Türkçe ve Arapça sloganlarla dile getirdi. Kadınlar sıkça “Gitmedik buradayız” anlamına gelen Arapça “Ma Rıhna Nıhna Hovn” sloganı attı.
Yürüyüşe katılan kadınlar ayrıca, Adıyaman’a ilk günlerde yeterince müdahale edilmediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Helallik istiyorum” sözlerine atfen 'Unutmak yok, helalleşmek yok, affetmek yok" şeklinde slogan attı.
İlçedeki bazı siyasi parti ve sivil toplum örgütünün de destek verdiği yürüyüşe katılanlardan bazıları, depremde ölen kadınların isimlerinin yazılı olduğu dövizler taşıdı.
“Öfkeliyiz”
Yürüyüşe katılan HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, çarşı merkezine kadar yürüyen kadınlara hitaben bir konuşma yaptı. Dünyaya, kentlerini yeniden inşa etme mesajını verdiklerini söyleyen Hatimoğulları, şu ifadeleri kullandı: “Büyük bir deprem yaşadık, büyük bir darbeydi. Kurtarılmayı bekledik. Depremi engelleyemezlerdi ama enkaz altından bizi kurtarabilirlerdi. AFAD’ı, Kızılay’ı gönderebilirlerdi ama göndermediler. İşte biz bunun için öfkeliyiz. Bize bir bardak su gönderebilirlerdi ama göndermediler. Hiçbir şey göndermediler. Dışarıdan gelen gençler olmasaydı, buradaki gençler bizim yememizi içmemizi planlayıp örgütlemeseydi aç kalacaktık, susuzluktan ölecektik. Biz bu yüzden öfkeliyiz. Bu nedenle onlara hakkımızı helal etmiyoruz. Onları affetmiyoruz.”
Ölü sayısı 49 bin 589’a ulaştı
Öte yandan, depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı 49 bin 589’a ulaştı. Güncel verileri paylaşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, depremlerde 6 bin 807’si yabancı uyruklu olmak üzere 49 bin 589 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.