Corona virüsü salgını nedeniyle aylardır evlerine kapanmak zorunda kalan vatandaşlar, yazın gelmesi ve normalleşme sürecinin başlamasıyla birlikte tatil planlarını da yeniden gündemlerine aldı. Ancak yaşanan salgın, geleneksel tatil anlayışlarını da etkiliyor. Daha gözlerden uzak, doğayla daha iç içe bir tatil isteyenler tercihlerini karavan kampları, bungalov evler ve çadırlardan yana kullanıyor.
Your browser doesn’t support HTML5
Sosyal Mesafeye Uygun Tatile Talep Arttı
İzmir’in doğal güzelliğini hala koruyan ve çok sayıda koya sahip ilçesi Karaburun, daha sakin bir tatil, daha temiz bir deniz ve daha doğal bir ortam isteyenlerin tercihi oluyor. Karaburun’da denize 100 metre uzaklıkta iki dönümlük bir alan içine kurulan karavan otel, daha şimdiden rezervasyonlarını büyük ölçüde doldurmuş durumda. Eşi Erol Asna ile birlikte karavan oteli işleten Zeliha Asna, talebin geçen yıla kıyasla üç, dört kat daha fazla olduğunu söyledi. VOA Türkçe’nin sorularını cevaplayan Asna, “İnsanlar salgından dolayı bunaldı ve doğaya kaçmak istiyor. Burada sosyal mesafeyi korumak da çok daha kolay. Bize gelen misafirlerimiz otele gitmekten çekindiklerini söylüyor. Hem odaların birbirine yakın olması hem de merkezi klima sistemleri insanları biraz tedirgin ediyor. Burada daha şahsi bir konaklama mümkün” dedi.
Karavan kampta gözlerden uzak tatil
Kamptaki yedi karavan, birbirinden metrelerce uzakta. Her birinde sıcak su, tuvalet, mini buzdolabı, klima ve ücretsiz internet var. Karavanlarda üç yetişkin ya da iki çocuklu dört kişilik bir aile konaklayabiliyor.
Asna, Corona’ya karşı aldıkları önlemleri ise şu sözlerle anlattı: “Şu anda kapımıza dezenfektan noktası yerleştiriyoruz. Giriş yapan her konuğumuz için yaklaşık beş saniye boyunca dezenfektan çalışıyor. Daha sonra her gelen konuğumuzun ateşini ölçüyoruz. Maskesi var mı onu kontrol ediyoruz. Kendimiz zaten maskemizi takıyoruz mutlaka. Karavanlarımız her misafirimiz çıktığında 80 derecelik alkolle dezenfekte ediliyor. Yaklaşık 1-1,5 saat havalandırıyoruz. Arkasından çamaşır suyuyla bütün karavanlarımız temizleniyor. Bütün tekstil ürünlerimiz 60 ila 90 derece arasında bir ısıda yıkanıyor. Ayrıca anlaştığımız bir dezenfektan firması da haftada bir bütün ortak açık alanları dezenfekte ediyor.”
Resim öğretmeni olan eşi Duygu Arlı’yla birlikte karavan kampı tercih eden fizik öğretmeni Emre Arlı, hem öğrencileriyle çevrim içi ders yapıyor, hem de doğal ortamın keyfini çıkarıyor. VOA Türkçe’ye konuşan Duygu Arlı, “Pandemiden dolayı okullar kapalı. Yaklaşık üç aydır evdeyiz. Ben de sekiz aylık hamileyim. Bu nedenle otel veya kalabalık yerleri değil böyle nezih, temiz, güzel bir ortamı tercih ettik. İlerleyen zamanlarda çocuğumuzla birlikte de gelmek istiyoruz” dedi.
Denize sıfır, doğayla iç içe
Sadece karavanlara değil, bungalov evlere ve çadır kamplarına da talep artmış durumda. Karaburun’un güzel koylarından birine sıfır konumdaki bir kamp alanını eşiyle birlikte işleten Özen Algıngil, gelen talebin geçen yıla kıyasla çok daha fazla olduğunu söyledi. Çam ormanlarının gölgesindeki kamp alanında bungalov evlerin yanı sıra çadır alanları var. İsteyenlere günübirlik hizmet de veriliyor.
Algıngil, kent merkezinden ve kalabalıktan uzak bir bölgede olmalarına rağmen Corona virüsüyle mücadeleyi çok ciddiye aldıklarını söyledi. Algıngil, “Bazı misafirlerimiz alınan önlemlerin fazla olduğunu belirtse de bu önlemlerin herkesin sağlığı açısından gerekli olduğunu anlattık. Onlardan da olumlu geri dönüşler aldık” diye konuştu.
Tatilini bungalov evde geçirmeyi tercih eden Ezgi Çınar, “Öncelikle buranın doğası, denizi çok temiz. Yakınlarda yürüyüş yolları var. Her gün gidip yürüyebiliyorum” dedi. İşletmelerin küçüklüğü, işletmecilerle konuklar arasında yakınlaşmayı da beraberinde getiriyor. Çınar, “Buranın ortamı çok doğal, çalışanlar çok arkadaşça davranıyor. Sanki evimin önünde denize giriyorum. Burada salgından korkmuyorum. Çünkü ne kadar titiz çalıştıklarını görüyorum. Masa düzenleri de ona göre ayarlanmış. Geldiğiniz zaman maskeniz yoksa, maske veriyorlar. Ateşinizi ölçen bir arkadaş var. Mutfağa çalışandan başkası giremiyor. Kaldığımız yer biz gelmeden önce temizleniyor. Ayrıca istersek biz de temizleyebiliyoruz. Dolayısıyla kendimi burada daha steril hissediyorum” diye konuştu.