ABD Temsilciler Meclisi’nde Salı günü kabul edilen “Ermeni Soykırımı konusunda ABD’nin Tutumunu Teyit” başlıklı karar tasarısı ve Türkiye'ye yaptırım içeren tasarısına Ankara''dan en sert tepki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan geldi.
Bugün Adalet ve Kalkınma Partisi'nin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı, Barış Pınarı Harekatı sonrası Amerikan kamuoyunda oluşan aleyhte algı nedeniyle soykırımla ilgili tasarıyı geçirdiğini söylediği Temsilciler Meclisi'nin fırsatçılık yaptığını dile getirdi.
''Ülkemize atılan iftiranın kabul görmesinden dolayı üzüntülüyüz''
Erdoğan, ''Bu atılan adımın hiçbir kıymet-i harbiyesi yok, bunu tanımıyoruz zaten. Açık konuşmak gerekirse; kendi dilimizle buna cevap verelim. Kendileri çalıp kendileri oynuyorlar. Yapılan bu. Buna rağmen ülkemize atılan bu iftiranın bir ülke parlamentosunda kabul görmesinden dolayı üzüntülüyüz. Bu nasıl bir anlayıştır? Biz yıllarca şunu söyledik. Dedik ki, bu iş tarihçilerin işidir. Bu iş arkeologların işidir. Görevlendirelim, heyetleri oluşturalım onlar bu çalışmayı yapsınlar. Bu işe bir siyaset gömleği giydirilmesin. Bütün bu çalışmalar yapıldıktan sonra siyasetçiler masaya otursunlar sonra da bunun adını koyalım. Ve biz arşivlerimizi açtık. Ermeniler hiçbir şey açmadı, çünkü gösterecek bir şeyleri yok. Amerika’ya seslenmek istiyorum. 1970’li ve 1980’li yıllarda ASALA 21 farklı ülkede Türk büyükelçiliklerine yüzden fazla silahlı saldırı gerçekleştirdi. Bundan haberiniz var mı? 40’ın üzerinde diplomatımız şehit oldu. Bunu hatırlıyor musunuz?'' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye yaptırımlar öngören diğer yasa tasarısının ise kendisi, ailesi ve bakanlarını hedef aldığını söyleyerek tasarıdaki iddiaları FETÖ kaynaklı olduğunu savundu.
Erdoğan, Fethullah Gülen Türkiye'ye iade edilene dek ABD'ye suçlu iadesi yapılmayacağını da söyledi.
Erdoğan, Meclis Grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. 13 Kasım'daki ABD ziyaretinin bu koşullarda gerçekleşip gerçekleşmeyeceğine yönelik soru üzerine Erdoğan, "Şu anda henüz kararımı vermedim. Ama soru işareti" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu: ‘‘Amerika ile hiçbir sorunumuz yok, Temsilciler Meclisi’nin böyle tavır almasını doğru bulmuyoruz’’
CHP de yasa tasarılarına tepkili. Ana muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu da Erdoğan gibi 1915 Olayları ile değerlendirmeyi tarihçilere bırakmak gerektiğinin altını çizerken tarihi olayları siyasi intikam olarak kullanılmasını doğru bulmadığını ifade etti.
CHP Genel Başkanı, ‘‘Amerika’nın yaptığı işin doğru olmadığını biliyoruz. Ama siz dış politikada bugüne kadar elde edilen bütün birikimleri Saray’da kurduğunuz dar bir grupla oluşturursanız olmaz. Bugün ciddi çıkmazla karşı karşıyayız. Amerikan halkı ile bizim hiçbir sorunumuz yok ama Temsilciler Meclisi’nde siyasilerin böyle tavır almalarını doğru bulmuyoruz. Türkiye’ye uygulanacak olan bir ambargonun hiçbir sonucu olmadığını bilmenizi isterim. Eğer örnek alıyorlarsa Kıbrıs Barış Harekatı’na baksınlar. ‘Ambargoyu reddettik istediğiniz kadar uygulayın’, dedik. Aynı kararlılığı bekliyoruz’’ dedi.
Dışişleri Bakanlığı: 'Bakanlığa çağrılan Büyükelçi Satterfield'e alınan kararın stratejik ortaklığa bağdaşmadığı aktarıldı'
Tasarılar üzerine Amerika’nın Ankara Büyükelçisi de Dışişleri Bakanlığı’na çağırıldı.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, “"ABD Temsilciler Meclisince 1915 olayları ile ilgili alınmış olan tarihi ve hukuki dayanaktan yoksun karar ve Barış Pınarı Harekatı ile bağlantılı olarak ülkemize yaptırımlar uygulanmasını öngören yasa tasarısı ile ilgili olarak ABD'nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield Dışişleri Bakanlığı'na çağrılmıştır. ABD Büyükelçisine, 'alınan kararların Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Türk halkı nezdinde geçerliliği olmadığı, bunun iki ülke arasındaki stratejik ortaklıkla bağdaşmadığı' aktarıldı” denildi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de konuya ilişkin yaptığı açıklamada “ABD Temsilciler Meclisi’nden çıkan karar bizim açımızdan yok hükmündedir. Soykırımdan bahsedenler önce dönüp kendi tarihlerine baksınlar” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı: ''Kararın tarihi ve hukuki dayanağı yok''
Dışişleri Bakanlığı söz konusu karara ilk tepkisini dün gece gösterdi.
Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, 1915 olaylarını "Ermeni Soykırımı" olarak tanıyan tasarı için “Temsilciler Meclisi’nin hissiyatını yansıtan 296 sayılı kararı reddediyoruz. İç politika saikleriyle alınmış olan bu kararın tarihi ve hukuki dayanağı bulunmamaktadır. Barış Pınarı Harekatımızı engelleyemeyerek hüsrana uğrayanlar ülkemizden bu yolla intikam alacaklarını sanıyorlarsa yanılmaktadırlar. Zira bu kararın Türk Hükümeti ve Halkı nezdinde hiçbir geçerliliği ve hükmü bulunmamaktadır” denildi.
Kararın yasal bağlayıcılığı olmadığına dikkat çekilen açıklamada, “Karar ABD’deki Ermeni lobisi ve Türkiye aleyhtarı çevreleri memnun etmeye yönelik siyasi bir adım olmanın ötesinde bir anlam da taşımamaktadır. Tarihin meclislerin siyasi hissiyatına göre şekillendirilmeye çalışılmasından daha vahim bir yanılgı olamaz” ifadeleri yer aldı.
''Bu karar Türkiye kamuoyundaki ABD algısına da olumsuz yansıyacaktır''
1948 tarihli Soykırımın Önlenmesi Sözleşmesi hükümleriyle bağdaşmayacak şekilde soykırım isnadında bulunması hasebiyle ABD hukukuna ve uluslararası hukuka da aykırı olduğu belirtilen açıklamada, “Uluslararası hukukta 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanımlayan bir karar bulunmamaktadır. Aksine, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu konunun meşru bir tartışma konusu olduğunu hükme bağlamıştır” cümlelerine yer verildi.
Açıklamada, “Uluslararası ve bölgesel güvenlik bakımından fevkalade hassas bir dönemde alınan, Türkiye ve ABD ilişkilerini zora sokmaya yönelik bu kararın ABD’nin ulusal çıkarlarına verdiği ve vereceği zararların takdiri Amerikalı siyasetçi ve yöneticiler ile ABD halkınındır. Öte yandan, ABD Yönetimi’nin 1915 olayları konusundaki tutumunda bir değişiklik olmaması da not edilmiştir. Şüphesiz bu karar ABD Temsilciler Meclisi’nin saygınlığına gölge düşürdüğü gibi, Türkiye kamuoyundaki ABD algısına da olumsuz yansıyacaktır. Türkiye ve ABD arasındaki müttefiklik bağının ve dostane ilişkilerin devamına destek veren Amerikalı dostlarımızın bu vahim hatayı sorgulayacaklarına ve sorumlularının ABD halkının vicdanında yargılanacağına inanıyoruz” denildi.
Çavuşoğlu: ''(Suriye'deki) projeleri hüsrana uğrayanlar raflardaki köhne tasarılara sarıldılar''
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise ABD Temsilciler Meclsi'nin Cumhuriyet'in 96. yıldönümüne denk gelen yasa tasarıların Twitter üzerinden eleştirdi.
Dışişleri Bakanı, ''#BarışPınarıHarekatı’yla büyük oyunu bozduk. Projeleri hüsrana uğrayanlar raflardaki köhne tasarılara sarıldılar. Bizden bu yolla intikam alacaklarını sananlar yanılıyorlar. Tarihi siyasete alet edenlerin bu utanç verici kararı; Hükümetimizin ve Halkımızın gözünde yok hükmündedir!” mesajını paylaştı.
Adalet Bakanı: ''Karar yok hükmünde''
Hükümetten bir diğer tepki de Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'den geldi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı, ''ABD Temsilciler Meclisi'nden çıkan bu karar beyhude bir girişimdir. Bizim için, milletimiz için yok hükmündedir'' dedi.
Dışişleri Bakanlığı yaptırım yasa tasarısını da tepki gösterdi
Bu oylamanın hemen ardından ABD Temsilciler Meclisi, Türkiye'ye Suriye'nin kuzeyindeki operasyonundan dolayı yaptırımlar uygulanmasını içeren bir tasarıyı onayladı.
Bu kararla ilgili de Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada "Barış Pınarı Harekatımız gerekçe gösterilerek ülkemize yaptırım uygulanmasını öngören bir yasa tasarısının bugün (29 Ekim) ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilmesini şiddetle kınıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
NATO müttefikliği ilişkileri ruhuyla bağdaşmayan bu kararın, ABD Yönetimi’yle 17 Ekim tarihinde Suriye konusunda varılan mutabakata da aykırı olduğu belirtildi.
Açıklama şu ifadelerle devam etti: "Son günlerde Müttefik bir ülke ile terör örgütü arasındaki farkı dahi gözardı eden söylem ve eylemleriyle, terörist bir şahsı meşrulaştırma gafletinde bulunan ABD yetkililerinin, tek taraflı yaptırım tehditleriyle bir yere varamayacaklarını görmeleri gerekmektedir."
Dışişleri Bakanlığı açıklamasında "ABD Kongresi’ni, ilişkilerimizin özüyle ilgili olmayan meseleleri iç siyaset malzemesi yapmaya son vermeye, Müttefiklik ve ortaklık ilişkilerimize yakışır şekilde hareket etmeye ve ABD Yönetimini de ilişkilerimize daha fazla zarar verebilecek adımların önlenmesi için gerekli tedbirleri almaya" davet etti.