Amerika Başkanı Donald Trump, Çarşamba günü İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’yu Beyaz Saray’da ağırlamaya hazırlanıyor. Uzmanlar, Netanyahu’nun bu görüşmede İran ve diğer bölgesel konularda işbirliğini güçlendirmeye çalışacağını öngörüyor.
Netanyahu, Trump’ın Beyaz Saray’da yüzyüze görüştüğü dördüncü lider olacak. Daha önce İngiltere Başbakanı Theresa May, Japonya Başbakanı Shinzo Abe ve Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Trump ile görüşen isimler olmuştu.
Ortadoğu uzmanları, Trump ve Netanyahu’nun İran’ı denklem dışı bırakacak, İsrail’in Arap dünyasıyla ilişkisini yeniden tanımlayacak ve Filistin barış sürecini oluşturacak yeni bir eylem dizisi kurmak istediğini söylüyor.
İsrailli bir bakan, Netanyahu’nun Filistin konusunda artık iki devletli bir çözüme destek vermediğini söyledi ancak bu duruşunu Trump’la görüşmesinde açıklayacağını teyit etmedi.
Netanyahu ise, bir gazetecinin “Hala iki devletli çözümü destekliyor musunuz?” sorusuna “Benimle gelin, çok açık yanıtlar alacaksınız” demekle yetindi.
2001 ile 2004 arasında Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliği’nde de görev yapan emekli büyükelçi Richard Lebaron, bu ziyaretin Filistinliler tarafından çok yakından takip edileceğini zira ABD’nin politikalarında bir değişiklik olup-olmadığına dair ipucu arayacaklarına dikkat çekti.
İki önemli soru
Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü’nden Ortadoğu Barış Süreci Projesi Direktörü David Makovsky, iki liderin görüşmesinde iki önemli sorunun gündeme geleceğini tahmin ediyor. Bunlardan biri, “Arap devletleriyle nasıl çalışabiliriz?” Diğeri de, “İran’ın bölgedeki nüfuzunu nasıl kontrol altında tutabiliriz?”
Kısa süre önce İsrail’i de ziyaret eden Makovsky, İran’la nükleer anlaşma ve yaptırımların da masada olacağına dikkat çekiyor.
Trump da Netanyahu da, Obama yönetimi döneminde imzalanan anlaşmaya karşı ve anlaşmanın sonlandırılmasını savunuyor.
Ancak bazı uzmanlar, Trump yönetiminde yaklaşım değişikliği olduğunu gözlemliyor: Anlaşmayı bozmak yerine uygulanmasını sıkılaştırmak ve İran’ın balistik füze denemesine karşı baskıyı artırmak gibi.
Avrupa Birliği Dış Politika Şefi Federica Mogherini de Beyaz Saray ve ABD Dışişleri Bakanlığı’ndaki görüşmeleri sonrası, “Anlaşmanın tümüyle uygulanması niyetini bu görüşmelerde duydum ve buna ikna oldum,” dedi.
Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Robert Satloff da, karşı çıkan çok az isim olsa da anlaşmadan vazgeçilmesinin masadan kalktığını, esas tartışmanın anlaşmanın uygulanmasının nasıl sağlanacağı olduğunu belirtiyor.
Emekli büyükelçi Richard Lebaron da Amerika’nın Sesi’ne konuşurken, anlaşmanın başlı başına yok edilmesi için acil bir ihtiyaç olmadığını söyleyenlerden.
Lebaron bunun yerine, Suriye, Lübnan ve bölgedeki diğer ülkelere yönelik eylemleri nedeniyle İran üzerinde nasıl sağlam bir baskı kurulacağı üzerine tartışmaların yoğunlaşmasını bekliyor.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Trump’ın seçilmesi sonrası Amerika ile yükselen tansiyona rağmen “Tahran’ın savaş çığırtkanlığı yapan” her türlü siyasete karşı çıkacağını söyledi.
İsrail-Filistin müzakereleri
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail-Filistin sorununda ABD’nin geleneksel tutumundan uzaklaşan vaatlerde bulundu.
Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınması sözü verdi. Kudüs’ün tartışmalı statüsüyle ilgili ABD’nin onlarca yıldır süren politikası ise sorunun müzakere yoluyla çözülmesiydi.
Trump, tartışmalı Yahudi yerleşim birimleriyle ilgili de daha yumuşak bir tutum sergileyeceğinin sinyallerini verdi.
Aralık 2016’da ABD, BM Güvenlik Konseyi’nde İsrail’in Batı Şeria’daki yerleşim inşaatlarını sona erdirme çağrısının oylamasında çekimser kalmıştı. Trump bu konuda Obama yönetimini eleştirmişti.
Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Robert Satloff, Trump’ın bu eleştirileri ortaya koyma ve vaatlerini yerine getirmenin bir yolunu bulması gerektiğini söylüyor.
Satloff, işte bu vaatlerin Netanyahu’nun ziyaretinde rol oynayacağını belirtiyor. Netanyahu’nun, ülkesindeki sağcıların baskılarına dayanabilmesini sağlayacak yeterli siyasi kazanımla Washington’dan dönmesi gerekiyor.
Ama bu ziyaretin tamamen sembolik olacağını düşünenler de var.
Washington Enstitüsü’nden Makovsky’ye göre beklentiler düşük çünkü Başkan Trump’ın konuyla ilgili bir ekibi yok. ABD tarafı sadece dinlemekle yetinebilir.
Netanyahu, Perşembe günü İsrail’e dönmeden önce Başkan Yardımcısı Mike Pence, Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın yanı sıra Cumhuriyetçi ve Demokrat Kongre liderleriyle de görüşecek. Rex Tillerson, bugün de Netanyahu’yu Dışişleri Bakanlığı’nda bir çalışma yemeğinde ağırlıyor.