'Türk Amerikan Ekonomik İlişkilerinde Büyük Potansiyel'

'Türk Amerikan Ekonomik İlişkilerinde Büyük Potansiyel'

ABD Ekonomi, Enerji İşleri ve İş Çevresinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Jose Fernandez Amerika'nın Sesi'nin sorularını yanıtladı

Türkiye’yle Amerika arasında kurulan Ekonomik Ortaklık Komisyonu’nun altıncı toplantısı dün Washington’da yapıldı. İki ülkeden farklı kurumların temsil edildiği toplantılarda Türkiye’yi Dışişleri Bakanlığı İkili İşler ve Kamu Diplomasisi Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel; Amerika’yı Ekonomi, Enerji İşleri ve İş Çevresinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Jose Fernandez temsil etti. Yetkililer toplantıların verimli olduğunu; Türk Amerikan ekonomik ilişkilerinin ciddiyi bir potansiyeli olduğunu vurguladı.

Dışişleri Bakanlığı İkili İşler ve Kamu Diplomasisi Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel, Amerika’nın Türkiye’yle ticari ilişkileri güçlendirmeye bağlılık göstermesine teşekkür etti.

Enerji, Yenilenebilir Enerji, Girişimcilik, Finans


Yenel, dün Washington’daki Yabancı Basın Merkezi'nde düzenlenen ortak basın toplantısında şöyle konuştu: “Ekonomik ilişkilere önem vermemizin nedeni, ilişkilerimizin bu ayağının kısa kalması. Uzun yıllar devam eden işbirliğimiz fazlasıyla siyasi ve askeri oldu, ticari ve ekonomik bağlarımıza öncelik vermedik. İki yıl önce Başkan Obama’nın bir vaadi oldu ve ilişkimizin model bir ortaklık olmasını istedi. Obama ayrıca Amerikan ihracatını beş yıl içinde iki katına çıkarmayı vaat etti. Biz de Amerika’yla ticaretimizi arttırmak istiyoruz. Bu toplantılarda bazı alanlar üzerinde durduk. Enerji ve yenilenebilir enerji sektörü: Amerikan şirketlerinin enerji üretimimize destek verebilmesini umuyoruz. Bir diğer alan da girişimcilik. Yeni bir girişimcilik zirvesinin yılsonuna kadar Türkiye’de yapılacağını umuyoruz. İstanbul’un bir finans merkezi olabilmesi için teknik destek arayışımız da var. Ele aldığımız bir diğer konu da üçüncü ülkelere ortak yatırım yapabilmemiz ve bu konuda işbirliği. Şirketlerimizin bölgesel avantajlarından yararlanmak istiyoruz.”

“Daha Fazlasını Yapmalıyız, Yardımlaşarak Başarabiliriz”

Büyükelçi Yenel, Türk Amerikan askeri ve siyasi ilişkilerinin gücüne dikkat çekerken, ekonomik ilişkilerin yetersiz kaldığını anlattı. Yenel, bunun nedenini şöyle anlattı: “Bu yıl ticaretimizde geçen yıla kıyasla artış oldu. Ama bunun kat kat artmasını istiyoruz. Bazı sorunlar olduğunun farkındayız. Örneğin lojistik sorunlar var. Mesafe sorunu var. Standartların farklı olmasından oluşan bir sorun var. Bazı şirketlerimiz de tembel, bunu da kabul etmek gerek. Bilgi yetersizliği var. Dolayısıyla bazı şirketlerimiz bu piyasaya girmekten çekiniyor. Amerikan tarafında da Türkiye’deki fırsatlar konusunda bilgisizlik var. Dolayısıyla ülkelerimizdeki fırsatlar konusunda kurumlarımızı, işletmelerimizi bilgilendirmek bize düşüyor. İşimiz zor ama yardımlaşarak bunu başarabileceğimize inanıyoruz.”

“Önemli Fırsatlar Var”

Ekonomi, Enerji İşleri ve İş Çevresinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Jose Fernandez de iki ülkenin ekonomik ilişkilerinin geliştirilmesi için önemli fırsatlar bulunduğunu vurguladı.

Fernandez, basın toplantısında şöyle konuştu: “Türkiye dünyanın en büyük 17’nci ekonomisi, en hızlı büyüme oranlarından birine sahip ve G20 üyesi. Ancak Amerikan malları Türkiye’nin ithalatının sadece yüzde 5’ini oluşturuyor. Bu düşük orana rağmen ticari ilişkimizin güçlü ve büyümekte olduğunu düşünüyoruz. 2009 – 2010 arasında ülkelerimizin ticaret hacmi yüzde 37 oranında arttı. Bu büyümeden mutluyuz, ancak Türk Amerikan ekonomik ilişkilerini daha da arttırmak için önemli fırsatlar var. Daha fazlasını yapmalıyız, daha fazlasını yapabiliriz.”

Dışişleri Bakan Yardımcısı Jose Fernandez, bu konuda iki hükümete de görev düştüğünü anlattı: “Amerika’yla Türkiye ilişkilerini geliştirmeye devam ediyor ve ticaret ve yatırımı arttırmaya uygun bir ortam yaratılması için hükümetlerimizin önemli bir rolü var.”

Fernandez, iki ortak olarak işbirliğine devam edeceklerini kaydetti ve şöyle konuştu: “Önümüzdeki fırsatlar, geçmişteki başarılarımızdan çok daha büyük.”

Fernandez: "Hedef, Stratejik Ekonomik İlişkiler"

ABD-Türkiye Ekonomik Ortaklık Komisyonu toplantısında Amerika’yı temsil eden Dışişleri Bakan Yardımcılarından Jose Fernandez, basın toplantısından sonra Amerika’nın Sesi Türkçe Bölümü’nün sorularını yanıtladı. Fernandez, iki ülkenin ekonomik bağları açısından stratejik bir ilişki geliştirmeye çalıştıklarını; bu alanda çok ciddi bir potansiyel olduğunu söyledi.

Söyleşiyi izlemek için:

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Jose Fernandez'le Söyleşi:

BARIŞ ORNARLI: “Başkan Obama, Amerikan ihracatını iki katına çıkarma sözü vermişti. Sizin görüşmelerinizde Amerika ve Türkiye arasındaki ticaret hacmini belli bir düzeye çıkarma hedefi telaffuz ediliyor mu?”

JOSE FERNANDEZ: “Bizim hedefimiz, Türk piyasasının Amerikan şirketlerine sunduğu fırsatları değerlendirebilmek… Yenilenebilir enerji konusunda fırsatlar var. Türk hükümetinin ilgilendiği alanlar var. Türk piyasasına girmek isteyen ilaç şirketleri var. Bazı sorunları gidermeliyiz. Türkiye tarafından bakacak olursak onlar da Amerika’ya ihracatı arttırmak istiyor. Aynı zamanda Amerika’dan yatırım bekliyorlar; özellikle girişimcilik veya enerji alanlarında. Yani telaffuz edilen bir hedef yok, ancak fırsatlar konusunda her iki ülke arasında ciddi bir anlayış var.”

BO: Türkiye’yle Amerika’nın güçlü askeri ve siyasi ilişkileri oldu. Sizce ekonomik ilişkiler neden bu kadar geride kaldı?

JF: Türkiye aslında Amerika için iyi bir pazar. Geçen bir yıl içinde ticaretimiz de yüzde 37 arttı. Ancak iki ülke arasında farklılıklar da var. Amerika’da ticaret daha çok büyük işletmeler tarafından yönlendiriliyor. Türk şirketler ise daha çok küçük ve orta ölçekli ve bu nedenle biz de kendi küçük ve orta ölçekli işletmelerimizi Türkiye’dekilerle ortaklığa teşvik ediyoruz. Biz ticaretin sadece büyük şirketler arasında değil, küçük ve orta ölçekli şirketler arasında da olmasını istiyoruz. Çünkü bu ülkenin büyümesini de son yıllarda bu şirketler sağladı.

BO: “Ekonomik Ortaklık Komisyonu’yla bir çeşit mekanizma kuruldu, toplantıların altıncısı düzenlendi. Türkiye ve Amerika, özel sektörlerini ikili ekonomik ilişkiler konusunda nasıl canlandırabilir? Hükümetler ne yapmalı?”

JF: “Evet Ekonomik Ortaklık Komisyonu’nun altıncı toplantısı yapıldı. Bu benim göreve geldiğim 14 ay içinde üçüncü toplantı oldu. Her toplantının sonunda yapılması gerekenlerin, somut adımların listesini çıkarıyoruz. Geçmişte örneğin tarım üzerine yoğunlaştık. Türkler örneğin nar ve incir ihracatında Amerikan piyasasına daha fazla ve hızlı erişim istiyordu. Amerikan tarafı da soya fasulyesi ve mısır ihracatında Türk piyasasına erişim konusunda sorunlar yaşıyordu. Her toplantıdan sonra bir “yapılacaklar listesi” hazırlıyoruz. Örneğin tarım alanında Türkiye Tarım Bakanlığı’yla Amerikan tarım üreticileri arasında diyalogu derinleştirmeyi kararlaştırdık. Bunun gibi birçok madde var, 20’nin üzerinde madde var. Üç ay sonra yapılacak bir sonraki toplantıda, listenin üzerinden geçiyoruz. Neyi başardık, daha ne yapılması gerekiyor, onları değerlendiriyoruz. Aldığımız mesafe gayet iyi. İlişkimizin gelişmesinden memnunuz. Özel sorunlara odaklanmaktansa, stratejik bir ilişki geliştirmeye çalışıyoruz.”

BO: “Bu konu eskiden daha sık tartışılıyordu gerçi, ama merak ediyorum, Türkiye’yle Amerika arasında serbest ticaret anlaşması imzalanması konusu değerlendiriliyor mu? Gündemde var mı?

JF: “Hayır, ama tarım, ilaç, enerji ve girişimcilik alanlarında işbirliğini arttırmaya bakıyoruz. Yani böyle bir anlaşmaya odaklanmaktansa bu sektörlere bakıyoruz… Böyle bir anlaşma da olabilir, ama benim ilgimi çeken nokta ve aynı zamanda Türk hükümetinin de odaklandığı nokta, bu ilişkiyi canlandırmanın yolları. Çok ciddi bir potansiyel var. Her iki taraf da daha iyi neler yapılabileceğinin yollarını arıyor.”

BO: "Çok teşekkür ederim Sayın Fernandez."

JF: "Ben teşekkür ederim."