2023 yılı, özellikle de Amerika’da, ekonomide birçok gelişmenin yaşandığı bir yıl olarak tarihe geçecek. Bazı ekonomistlere göre 2022’den 2023’e geçerken enflasyonun hızlı bir şekilde yükselmesiyle ABD Merkez Bankası’nın (FED) faizleri arttırmaya başlaması, hisse senetlerinin yüzde 20 ile 40 arasında düşmesi ekonomik buhrana girileceği, iflasların artacağı bir dönemin yaşanacağı beklentisine neden olmuştu.
Oysa makroekonomi uzmanı Tunç Dayıoğlu, ekonomi dünyasında darbe etkisi yaratan gelişmeler yaşanmasına rağmen, geride bıraktığımız yılın, tahminlerin aksine olumlu bir seyir izlediği görüşünde.
Your browser doesn’t support HTML5
“FED faizleri arttırmaya devam ettirdi ve Mart ayı içinde iki tane büyük bankanın iflası gerçekleşti. Bu iki bankanın bir haftasonu içinde milyarlarca dolar çıkış yaşaması sonucunda yaşadığı kriz, birçok insanda 2008'deki Lehman Brothers olayını hatırlattı ve birçok insan için o nokta ‘Aman Allahım! 2023 senesi 2008 gibi çok kötü bir sene olacak’ gibi bir beklenti yarattı” diyen Dayıoğlu, “Önce FED devreye girerek iki tane çok önemli paket açıkladı ve sadece krizin bu iki bankada kalmasını ve diğer bankalara yayılmasını engelledi. Ondan sonra faizleri arttırmasına rağmen ekonominin büyümesini çok aşırı derecede engellemedi ve ekonomi hız olarak büyümeye devam etti. Ve en son açıklanan çeyrekte 4,9 oranında beklentilerin çok ötesinde bir artma oranı yaşadı, işsizlik oranı çok daha fazla artması beklenirken, yine yüzde 4'ün altında kalıp Amerika'nın muhtemelen yaşadığı en düşük oranı işsizlik oranının yaşandığı bir yavaşlama düzenine girmiş oldu ve bütün bunların sonucunda 2023 senesi esasında sene başındaki beklentilerin tamamen tersine hisse senedi fiyatlarının son derece arttığı, faizlerin yüksek olmasına rağmen iflasların beklentilerin çok altında kaldığı, işsizlik oranının sınırlı bir şekilde sadece arttığı, geriye dönüp bakıldığı zaman piyasalar açısından özellikle ve ekonomi açısından güzel geçmiş bir sene olarak özetlenebilir” değerlendirmesinde bulundu.
İlgili Haberler 2023’te dünyada neler yaşandı?Amerikan ekonomisine banka iflasları damgasını vururken, küresel krizler de ekonomide korku rüzgarları estirdi. Tunç Dayıoğlu,“Dünya zaten Rusya- Ukrayna savaşı ile uğraşırken bir taraftan da maalesef Ekim ayında yaşadığımız Hamas'ın saldırısı, bunun üzerine Israil'in başlatmış olduğu savaş diyebiliriz, bu da açıkçası ekonomi piyasaları için ciddi bir dönüm noktası olabilirdi” dedi.
Dayıoğlu, “İtidalli davranan bazı devlet yöneticilerinin devreye girmeleriyle bunu atlatmayı başardık ve o da açıkçası piyasalar açısından ve ekonomi açısından çok önemli olabilecek bir dönüm noktasıydı. Yani iki tane büyük riski 2023 senesi içerisinde atlattık” diye konuştu.
İlgili Haberler 2023 Türkiye Ekonomi Modeli’nden “rasyonel” politikalara dönüş yılı olduTürkiye içinse 2023 seçim yılıydı. Mayıs ayında yapılan seçimlerden sonra Türk Lirası’nın dolar karşısındaki değer kaybı kadar Merkez Bankası’nın bir kesim tarafından eleştirilen faiz politikası da çok konuşuldu.
“Türkiye'de Merkez Bankası'yla piyasalar arasında adeta bir boks maçı var diyebiliriz. Türkiye enflasyon, Merkez Bankası özellikle faizleri çok fazla arttırmadan enflasyonun kontrol altına alabileceğini varsayıyordu fakat piyasalar buna katılmadıkları için sürekli liradan çıkış yaşandı ve lira Merkez Bankası’nın satış yapmasına rağmen hızlı derecede, özellikle üç senedir değer kaybetti. Bu değer kaybı tabii ki Türkiye gibi dışarıdan ithalat yapan bir ülke için enflasyonu daha da alevlendirdiği için Türkiye kötü bir sarmalın içerisindeydi” diyen Dayıoğlu, “Türkiye'yi Mayıs öncesi ve Mayıs sonrası olarak ikiye ayırmak mümkün. Mayıs öncesi beklentilerin biraz muğlak olduğu, resmi beklentilerle sokaktaki beklentilerin uyuşmadığı bir dönem vardı. Ondan sonra gelen yeni enflasyonla savaş paketi ve yapılmakta olan faiz arttırımı ve onunla birlikte gelen daha inandırıcı olan bir döneme girildi ve bu pozitifin de 2024 senesine doğru devam etmesini de beklemek mümkün” diye ekledi.
İlgili Haberler ABD Merkez Bankası faiz oranını sabit tuttu, 2024'te üç kez faiz indirimi yapılabileceği sinyali verdiYeni yılda tüm dünyanın yakından takip ettiği Amerikan ekonomisine dair tahminlerse FED’in izleyeciği politikalara dayanıyor.
“Her ne kadar JP Morgan ya da Morgan Stanley gibi bazı yatırım bankalarının stratejistlerine bakarsanız onlar hala ekonominin yavaşlamaya devam edeceğini hatta belki hisse senetlerinde düşebileceğini bekleseler de bazı pozitif faktörler var” görüşünü paylaşan Dayıoğlu, “Benim beklentim piyasalar sadece bir yönde ilerlemeyecek, büyük ihtimalle artış bir şekilde devam edecek fakat ondan sonra eğer enflasyon beklentileri biraz FED'in beklentisinin üzerinde gelirse ve FED tonunu değiştirmek zorunda kalırsa özellikle bazı volatiliteler yaşayabiliriz. En önemli faktörlerinden bir tanesi enflasyon olacak” dedi ve FED’in faizleri indirmesinin halinde piyasalara büyük bir rahatlama vereceğini, insanların daha uzun vadeli planlar yapabileceğini ve genel manada ekonominin yavaşlayacağını kısaca bir yumuşak iniş yapacağını beklemenin mümkün olduğunu söyledi.
Tunç Dayıoğlu, Türkiye'de 2024'te faiz artışlarının durmasıyla beraber ekonomide biraz daha canlanma olmasını bekliyor.
Türkiye'nin enflasyonla mücadeleyi kaybettiğini düşündüğü için Türk Lirası’na karşı bir güven kaybı ve çıkış yaşandığını dile getiren Dayıoğlu, “Oysa şimdi Türkiye'de faizler arttı ve enflasyonun da azalması faizin altına inmesi eğer gerçekleşirse bu birçok yatırımcı için Türk Lirası’nı ve Türk faizini yeniden değerli hale getirecek. O yüzden her ne kadar üzerine çıkma baskısı yaşanacak olsa da Türk Lirası’nın çok tercih edilmeyen bir para biriminden yeniden tercih edilen bir para birimi haline gelmesi, bunu dengeleyen faktörlerden bir tanesi olacak. Yani lirada biraz daha değer kaybı yaşansa bile faizin artmasıyla, enflasyonun azalması ile birlikte bu değer kaybının 2023'ten çok çok daha düşük seviyede olacağını tahmin ediyorum” dedi.
2024’te dolara mı altına mı Bitcoin'e mi yatırım yapmalı?
Tunç Dayıoğlu, 2024’te TL’nin dolar karşısında değerini koruyacağı görüşünü, “Türk Lirası açıkçası özellikle Mayıs’tan sonra yeniden güvenilir bir para birimi olma yolunda devam etti. Eğer Merkez Bankası faiz politikasında devamlı davranırsa ve enflasyondaki düşüşleri yaşamaya devam edersek Türk Lirası yeniden güvenilir ve dolardan dönülebilir bir para birimi haline gelecek. Ama benim söyleyebileceğim, Ayşe Teyze’ye ve sokaktaki insanlara söyleyebileceğim; hiçbir zaman bütün yumurtalarınızı tek sepete koymayın. Tamamen dolarda da olmayın, tamamen Türk Lirası’nda da olmayın ama Türk Lirası’na geçen seneye göre daha fazla güvenebiliriz” sözleriyle paylaştı.
Altın şu an en yüksek seviyelerine yakın bir yerde seyrettiğini ifade eden Dayıoğlu, güvenli liman arayışındakilerin parasının bir kısmının altına yatırabileceğini belirterek, “Ama bütün yumurtaları tek sepete koymayalım” uyarısını tekrarladı ve “Kesinlikle bütün paranızı altına yatırmayın derim” diye ekledi.
Tunç Dayıoğlu’nun geleneksel yolların dışına çıkan yani yatırım tercihini Bitcoin’den yana kullananları da, “Bitcoin çok enteresan çünkü 60 binlere kadar çıkmış olan, ondan sonra 6 binlere kadar düşmüş olan bir birimden bahsediyoruz. Esasında Bitcoin’in daha fazla artabileceğini tahmin ediyorum. Ama bundan on sene sonra hala Bitcoin olur mu bilmiyorum. O yüzden Bitcoin’i alıp unutmamak lazım. Ama dijital para birimlerinin de eğer dağıtılmış bir portföyünüz olsun istiyorsanız, bir parçası olmanız gerektiğine de inanıyorum” diye konuştu.
Your browser doesn’t support HTML5
ABD'de seçim yılı
2024’ün Amerika için seçim yılı olduğunu hatırlatan Dayıoğlu, “Seçim seneleri her zaman için ekonominin açıkçası hızla devam ettiği, birçok savaşın, birbirinin karalama kampanyasının olduğu ama en nihayetinde hisse senetlerinin arttığı, ekonominin büyüdüğü bir dönem oluyor” dedi.