Türk Firmalarından Silikon Vadisi'ne İlgi

Your browser doesn’t support HTML5

Artık Türk firmaları Silikon Vadisi’nde kendilerine yer edinmek için harekete geçiyor. Türk bilişim sektörünün yakından tanıdığı isimlerden Ege Ertem, kurumsal olarak neden San Francisco’yu tercih ettiklerini ve bundan sonraki hedeflerini anlattı

Ege Ertem, Türkiye’nin önde gelen firmalarından birinin Amerika ofisinde, yatırım fonu oluşturmak ve holdingin şirketleri için stratejik ortaklıklar kurulmasından sorumlu.

Şirketin Silikon Vadisi’ni tercih etmesinin nedeni, grup firmalarına teknoloji transferi yapmak.

Şu anda dünyada teknolojinin tek bir yerde üretilmediğini ve bir firmanın her şeye tek başına sahip olabilmesinin mümkün olmadığını söyleyen Ertem, Silikon Vadisi’yle ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi:

“Burada istediğimiz teknolojik trendleri, akımları takip edebildiğimiz gibi, hem ürünlerimizi, hem üretimimizi, dünyadaki en üst seviyede tutabilmek için burada olan firmalarla ilişkilerden ve onların ürünlerinden de faydalanıyoruz.”

Türkiye’nin eğitimli gençlere sahip olduğuna inanan Ege Ertem, Türkiye’nin işgücü kalitesinin yüksek olduğunu düşünüyor. Bu da stratejik konumunun avantajlarını kullanan Türkiye’nin, önemli pazarlardan biri haline gelmesini sağlıyor. Ertem,

“Türkiye olarak, Avrupa ve Ortadoğu’ya açılan bir pazar kapısıyız, o yüzden biz burada konuştuğumuz her türlü teknolojik ortamdan son derece ciddi geri dönüşler alıyoruz. İkincisi; yaşı gittikçe artan bir nüfusumuz olmasına rağmen, hala Avrupa’da ve Dünya’da çok ciddi bir nüfusa sahibiz. Ve mühendislerimizin ve teknik insanlarımızın kalitesinin çok yüksek olduğuna inanıyorum. Bizim grubumuzda da üniversiteden sonra master ve doktora yaptırdığımız, genç yeni arkadaşlarımızı eğittiğimiz yeni programlar var. Dolayısıyla gerçekten çok donanımlı mühendislerimiz var. Yani hem pazar anlamında, hem yetenek anlamında çok önemli ve kıymetli bir yerde Türkiye” diyen Ege Ertem, “Teknoloji çok hızlı ilerleyen ve sürekli değişen bir olgu, dolayısıyla teknoloji transferi ve işbirliğimiz olduğu gibi devam edecek. Amerika’da bizim ürünlerimizi almak isteyen, kullanmak isteyen, burada uygulamak isteyen birçok talep de geliyor. Amerika’yı pazar olarak görmemizi de istiyorlar. Hem beyazeşyada, hem televizyonda hakikaten dünya standartlarının üstünde bir üretim kalitesine sahibiz. Şu anda burada pazara girmek gibi bir planımız yok ama çok talep var. Amerika çok büyük bir pazar ve eğer bu pazara girmek istiyorsanız çok ciddi bir marka yatırımı yapmanız lazım ve bunun için de doğru zamanlama önemli. Silikon Vadisi’nde olmak haksız bir rekabet avantajı sağlıyor çünkü trendleri çok öncesinden görmenize imkan tanıyor. Burada şu anda yüzlerce Çinli firma var, yüzlerce Alman firma var, bu nedenden dolayı, biz de burada daha çok Türk firmasının olmasını görmek istiyoruz. Evet gerçekten de Silikon Vadisi’nde olmak haksız bir rekabet avantajı sağlıyor” diyor.

Ege Ertem’e göre, Amerika’da olmak firmaları bir adım öne geçiriyor. Nüfusun yüksek olduğu bu ülke, evsahipliği yaptığı teknolojik ilerlemelerle burada iş yapan firmaları diğerlerinin arasından sıyırıyor. Gelişmeleri yakından takip etmek firmalar için büyük avantaj sağlıyor.

Fiziksel olarak teknolojinin kalbinin attığı yerde bulunmak, bu teknolojiye hızlı ulaşabilmeyi de sağlıyor, dolayısıyla Silikon Vadisi dünyanın dört bir yanından gelen firmalara yalnızca kucak açmakla kalmıyor, söz konusu firmaların rakiplerinin önüne geçebilmesini de sağlıyor.

Ege Ertem şöyle devam ediyor: “Burayı Amerika’nın sahip olduğu teknolojilerin dışarı çıktığı bir merkez olarak görmemek gerekiyor, burada dünyadaki bütün araba üreticilerinin inovasyon merkezleri var, bütün yiyecek- içecek sektöründeki şirketlerin inovasyon merkezleri var. Bütün elektronik firmalarının burada inovasyon merkezleri var. Dolayısıyla burada olduğunuz zaman rakiplerinizin veya olası iş ortaklarınızın neler planladığını, neler yaptığını görme imkanınız oluyor, bir anlamda gelecekte yaşıyorsunuz. O çok enteresan bir şey, bir çok teknolojik trend aslında Silikon Vadisi’ndeki kullanıcıyla oluşuyor. Ben ilk Silikon Vadisi’ne geldiğimde, bundan 6 yıl kadar önce Tesla dünyanın hiç bir yerinde bilinmiyordu. Ama Tesla bugün burada olduğundan çok daha bile iyi bir marka olarak algılanıyordu, çok daha popülerdi. Bu gibi örnekleri vermek ve çoğaltmak mümkün. Dolayısıyla dünyadaki trendleri ve rakiplerinizin ne gördüğünü aynı anda görebilme imkanı sağlıyor Silikon Vadisi. Bu çok önemli. İkincisi; bu teknolojileri Türkiye’de uygulamak ve Türkiye’deki mühendislere öğretmek istediğiniz zaman buradaki mühendislik firmalarıyla iş ortaklıkları kurmak çok kıymetli ve önemli. Çünkü teknoloji zaten bir yerde oluşuyor, daha sonra dünyaya yayılıyor. Siz ne kadar önce ona ulaşırsanız sizin mühendisleriniz de o kadar önce onlarla çalışıyor.”

Ege Ertem, Silikon Vadisi’ndeki Türk firmalarının sayısının Türkiye’yi daha ileri taşımaya yetecek sayıda olacağı konusunda iyimser. Yeter ki gençlerin önü açılsın ve fırsatlar sunulsun.

Ertem, “Bizim şirketlerimiz ve bizim insanımız aslında teknolojiye çok hızlı adapte oluyor. Bizim kurumlarımız ve gruplarımız Amerika’daki şirketlerden bile hızlı geçiş yapabiliyor. Dolayısıyla Silikon Vadisi’ndeki firmalar için, hem Ortadoğu ve Avrupa’ya açılmak için bir kapı, hem de yapay zeka konusunda buradaki şirketlerle konuştuğumuzda çok heyecanlanıyorlar çünkü Türk şirketler bazı uygulamaları dünyadan çok daha hızlı kabul etmeye açık. Rekabetçi olabilmek için, kendi rakiplerinden daha hızlı olabilmek için ürünlerinde ve üretimlerinde en son teknolojiyi kullanmak zorunda. Dolayısıyla kendi rekabet güçlerini arttırmak için burada olmaları gerekiyor “ ifadelerine yer veriyor.

Yeni nesil firmaların oluşturduğu Vadi, esnek çalışma saatleri, kendine has çalışma ortamlarıyla da dünya genelinden oldukça farklı. Çalışanlar katı mesai saatleri yerine, ellerindeki projeleri zamanında teslim edebilmek için çalışma sürelerini ve zamanlarını kendileri ayarlıyor. Bu da onların verimliliğini hatta yaratıcıklarını arttırıyor. Okyanusun öte tarafında olmak da bir diğer önemli unsur. Çalışma ortamları da Silikon Vadisi’ni diğer yerlerden ayıran bir başka önemli unsur. Geleneksel ofislere, dev holding binalarına pek rastlamadığınız Silikon Vadisi’nde ister büyük, ister küçük bir firma olun, etkileşim içinde olmaya büyük önem veriliyor. Ortak çalışma alanlarının çokça kullanılması maddi kaygılardan değil, işte bu yüzden.

Görünen o ki beyin göçü tartışmaları sürerken, artık Türkiye’nin önde gelen büyük firmalarının da sektörde söz sahibi olmak ve rakipleriyle yarışabilmek adına rotalarını Silikon Vadisi’ne çevirmeleri rekabet avantajı getirebilir. Bu firmaların sayısının artması Türkiye’nin rekabet gücünü arttıracağı gibi, teknolojiye ulaşımı hem hızlandıracak hem de kolaylaştıracak.