Türkiye'den 'Geri Kabul'de Tarih Kısıtlaması Şartı

Türkiye, Avrupa Birliği ile anlaşma tarihinden önce Avrupa’ya geçmiş Suriyeli'ler için “geri kabul” uygulamayacak. Türkiye, anlaşma tarihiyle birlikte Yunanistan adalarına kaçak yollarla ulaşmış bütün Suriyeli’leri geri alacak

Türkiye’nin, “radikal öneri” olarak masaya koyduğu taslağa göre; Avrupa Birliği ile anlaşma tarihinden önce Avrupa’ya geçmiş Suriyeliler için “geri kabul” uygulanmayacak. Anlaşma tarihiyle birlikte Yunanistan adalarına kaçak yollarla ulaşmış bütün Suriyeliler'i ise geri alınacak. Eğer Türkiye’nin “B planı” olarak sunduğu anlaşmaya AB olumlu yanıt vermezse mevcut düzensiz göçü önleme çalışmalarıyla yetinilecek.

Dışişleri Bakanlığı’ndan, 7-8 Mart’ta sığınmacı akını konusunda AB ile Türkiye arasında varılan uzlaşıyla ilgili ayrıntılar paylaşıldı.

Anlaşma Türkiye ile Yunanistan arasında uygulanacak

Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkiliye göre; Türkiye, AB ile imzalayacağı anlaşma tarihinden itibaren yasa dışı düzensiz göç konusunda AB koordinasyonunda Yunanistan ile geçici süreli özel bir uygulamayı hayata geçirecek. Anlaşmayı “yasa dışı göçmenleri kurtarma operasyonu” olarak görmek gerektiğini kaydeden yetkili, Ankara’nın tamamiyle insani gerekçelerle olaya baktığını söyledi. Yetkili,“Anlaşma esasıyla ilgili düzenlemeleri Yunanistan ile yapacağız. İki ülke arasında işbirliği sağlayacağız. Göçmenlerle ilgili süreç, bütün yasal mevzuata uygun olacak. Bu geçici süreç ile ilgili geçerlilik tarihini uzatmak tabiatıyla mümkün olacak. Bu süreç, iki ülke tarafından irade edilecek. AB ile imzaladığımız, Haziran’da yürürlüğe girecek ‘Geri Kabul Antlaşması’ ile bunun hiçbir ilintisi yok. Yunanistan ile imzalayacağımız metin, bu ‘Geri Kabul Antlaşması’ ile ilgili ilintili bir metin olmayacak” dedi.

Türkiye’nin temel hedefleri nedir?

Yetkili, Türkiye’nin önerdiği taslak anlaşma ile üç temel hedefi olduğunu dile getirdi. Buna göre; birincisi, Ege Denizi’nde ölümleri önlemek, ikincisi, insan kaçakçılığı zincirini kırmak ve buna fırsat vermemek, üçünçü olarak da, yasa dışı göçü önlemek ama eş zamanlı olarak yasal göçü devreye sokarak, Suriyelileri AB ülkelerine yasal yollarla göndermek.

Yunanistan, adadaki Suriyeli’leri kıtaya götürecek

Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, AB’ye sundukları “radikal öneri” konusunda mutabakat sağlandığında, Yunanistan’ın şu anda Ege Denizi’ndeki adalarda bulunan tüm sığınmacıları ana karaya taşıyacağını söyledi. Anlaşma yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Ege Denizi’ndeki Yunan adalarında Türk yetkililer de gözlemci olarak görev yapacak. Anlaşma tarihinden itibaren Ege Denizi’nden kaçak yollarla Yunanistan topraklarına ulaşacak Suriyeli’ler, Türkiye tarafından geri alınacak. Adalardaki tüm sığınmacılar, feribotlar aracılığıyla Türk topraklarına geri getirilecek.

Türkiye ile Yunanistan hali hazırda Suriyeli’ler haricinde‘Geri Kabul Anlaşması’ uyguluyor. Dolayısıyla Türkiye, mevcut durumda Suriyeliler haricinde Türkiye’den kaçak yollarla Yunanistan’a Afganistan, Irak veya Afrika ülkelerinden gidenleri kabul ediyor.

Geri alınan Suriyeli’ler, isterlerse Türkiye’de kalacak, isterlerse yasal yollardan gitmek istedikleri ülkelere gidecekler. Dışişleri yetkilisi diğer sığınmacılar için; Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından gerekli işlemlerin yapılacağını, biyometrik verilerinin alınacağını belirtti. Yetkili, “Türkiye’de belirli yerlerde ikamet etmeleri gerekiyorsa orada ikamet edecekler ya da ülkelerine geri gönderilecekler” dedi. Yetkili, “Bu çalışmalar, tamamiyle AB fonlarından karşılanacak. Adalardan getirirken kamplara götürülmesiyle ilgili harcamaları da ülkemiz bütçesinden değil AB fonlarından harcanacak. Ülkelerine geri gönderilecek olanlarla ilgili de fondan harcanacak” diye konuştu.

“Kaçak Suriyeli”ye karşılık “Yasal Suriyeli” formülü nedir?

Türkiye’nin, geçen hafta AB’ye önerdiği anlaşma, İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) ile Af Örgütü (International Amnesty Organization) gibi uluslararası sivil toplum örgütlerince insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle eleştirilmişti.

Bu eleştirilere karşılık Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Türkiye’nin öncelikle bu anlaşma ile Suriyeli’leri geri almasıyla birlikte kendi ülkesindeki Suriyeli nüfusu sayısını arttırmayı planlamadığını söyledi. Yetkili, Türkiye’nin önerdiği “bire bir formülü” ile Avrupa’nın yasal yollarla Suriyeli’ler için “yeniden yerleştirme” yapmasını istediklerini ifade etti.

Anlaşma tarihinden itibaren Türkiye’nin, Yunanistan’dan geri alacağı her bir kaçak Suriyeli sayısı kadar Avrupa’nın düzenli ve yasal bir şekilde Suriyeli’yi kabul edeceğini kaydeden yetkili, bunun da tamamiyle Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin gözetiminde ve uluslararası yasal mevzuata uygun olarak yapılacağını söyledi. Yunanistan’dan geri alınacak kaçak Suriyeli’ler Türkiye’ye döndüklerinde yasal yollar ile Avrupa’ya gitmek için başvuruda bulunabilecekler.

Yetkili, sivil toplum örgütlerince yöneltilen eleştirilere karşılık “Binlerce insan çok tehlikeli şekilde kaçak geçiş yapıyor. Biz bunu önlemeyi, AB ile eşgüdüm halinde yapmak istiyoruz. Ortada anlaşılmış metin henüz yok iken ülkeleri suçlama zemini de yok diye düşünüyorum” diye konuştu.

Türkiye: AB kabul etmezse mevcut A planı uygulanır

AB’nin Türkiye’nin anlaşma önerisini kabul etmemesi durumunda ne olacak? İşte Dışişleri yetkilisinin verdiği yanıt:

“Zaten uygulamakta olduğumuz bir plan var. Zaten insan kaçakçılığıyla mücadele uygulaması sürüyor. Yunanistan’da ile de mevcut A planı diyebileceğimiz uygulama ile sığınmacılar için (Suriyeli’ler haricinde) Geri Kabul Antlaşması uyguluyoruz. Türkiye, mevcut kaçakçılıkla mücadelesini sürdürecektir.”

Türkiye için “vizesiz Avrupa” mümkün mü?

16 Aralık 2013 günü Ankara’da imzalanan Türkiye ile AB arasındaki “Geri Kabul Antlaşması”na göre, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için vizesiz Avrupa ya da vize serbestliği uygulaması 2018’de hayata geçebilecekti. Bunun için Türkiye’ye; yerine getirmesi gerekli 72 maddelik bir yol haritası da sunulmuştu. Şimdi Türkiye, Suriyeli’ler konusunda uygulayacağı geçici süreli özel anlaşma karşılığında, vize serbestliği uygulamasına“Geri Kabul Antlaşması”nın uygulama tarihi olan Haziran 2016’dan itibaren geçilmesini talep ediyor.

Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, “72 maddeden 19’u tamamlandı ve Türkiye’nin karşılamaktan uzak olduğu madde sayısı ise 10’dan 3 maddeye düşürüldü” bilgisini verdi. Bu maddeler, Kişisel verileri koruma konusunda AB standartlarını karşılama, EUROPOL ile operasyonal anlaşmaya varılması ve üye ülkelere ayrımcı olmayan vize politikası.

Türkiye’nin, sığınma ve mülteci haklarıyla ilgili BM sözleşmesi kapsamında “Doğu’dan gelenlere mülteci hakkı” vermemesi de AB kriterlerine aykırı. Ancak Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Türkiye için BM sözleşmesindeki bu “Doğu” istisnasından vazgeçmesi için “AB’ye tam üye olduğunda” ifadesi bulunduğunu söyledi. Dolayısıyla Türkiye, AB’ye tam üyelik aşaması öncesinde mülteci kabulünde mevcut “Doğu” ön şartını koruyabilir.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yeni pasaport

Avrupa ile vize serbestliği uygulamasında ise, eğer AB ile anlaşmaya varılırsa Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları yeni pasaport almak durumunda kalacak.

Bakanlık yetkilisince verilen bilgilere göre, Türkiye’nin, AB “schengen sistemi” çerçevesinde, mevcut pasaportta kapak sayfada cip söz konusu iken yeni pasaportlarda kimlik sayfasında cip olacak. Fotoğraf özelliğinde, baskı kalitesinde değişiklikler yapılacak. Cipte, aynı zamanda biyometrik veriler, parmak izleri gibi veriler de yüklü olacak.