İSTANBUL —
Türkiye’deki Kürt liderler, PKK’yla barış sürecini destekleyecek yeni adımların atılabileceğine işaret ediyor. Çatışmaların sona erdirilmesi yönünde kamuoyu desteği artsa da çözüm önünde hala engeller bulunuyor.
Bir gazete PKK’nın rehin tuttuğu asker, polis ve kamu görevlilerini serbest bırakmasını “Barış çabalarının ilk meyveleri” manşetiyle verdi.
Bahçeşehir Üniversitesi’nden siyaset bilimci Cengiz Aktar’a göre bu rehinelerin serbest bırakılması son derece önemli. Olayı, “Kürtlerden olumlu bir jest” diye yorumlayan Aktar, hem kamuoyu hem de devlet tarafından olumlu karşılanan bu adımların yine olumlu karşılıklar bulacağı beklentisi doğurduğunu söylüyor.
Türk hükümeti beklenmedik bir şekilde, geçen yıl Ekim ayında İmralı adasındaki cezaevinde tutulan PKK lideri Abdullah Öcalan’la görüşme başlattı. Uzmanlar Öcalan’ın kamuoyunu bölen bir kişilik olmasından dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi risk aldığını söylüyor.
1984 yılında Kürt hakları ve özerklik için silaha sarılan PKK’yla savaşta 40 binin üzerinde kişi hayatını kaybetti. Örgüt, Avrupa Birliği ve Amerika’nın terör örgütleri listesinde yer alıyor.
Barış ve Demokrasi Partisi eşbaşkanı Gültan Kışanak, önümüzdeki hafta Nevruz kutlamalarında PKK’nın barış yönünde ek adımlar atabileceğini söylüyor. Kışanak’a göre kamuoyunun PKK’dan beklentisi “ateşkes”, ama PKK bu beklentileri aşabilir. BDP eşbaşkanı hükümetten Öcalan’la görüşmeleri “resmi barış görüşmesine” dönüştürmesini istiyor. Ancak Başbakan Erdoğan, PKK çekilmedikçe ve sayıları 3 bini bulan savaşçısı silah bırakmadıkça bu çağrıya olumlu yanıt vermeyi reddediyor.
Milliyet gazetesi yazarlarından Kadri Gürsel ise PKK’dan tek yanlı bir adım beklemiyor. Gürsel, hükümet gerekli garantileri sağlamaz, Kürt sorununun barışçı çözümünü hedefleyen görüşmeler için sağlam bir mekanizma kurmazsa, PKK’nın çekilmeyi ve silah bırakmayı reddedeceğini söylüyor.
‘Başkanlık’ Kozu
Öte yandan PKK’nın elinde bir koz daha var. Başbakan Erdoğan gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koymadan önce, “başkanlık sistemi” istiyor. Erdoğan’ın anayasayı değiştirmek için başka bir partinin daha desteğine ihtiyacı var, ama hiçbir partiden destek yok.
Bununla birlikte Gültan Kışanak, Barış ve Demokrasi Partisi’nin bunu tartışmaya açık olduğunu söylüyor. Kışanak, Türkiye’nin siyasi kültürü ve siyasal kurumsallaşması, toplumsal durumu için “güçlendirilmiş bir parlamenter sistemi” daha demokratik buluyor. Ama başkanlık sistemini tartışmaya karşı çıkmıyor. Kışanak, “Dünyada başkanlık sisteminin de gayet demokratik ve özgürlükçü biçimde uygulandığı ülkeler var” diye konuşuyor.
30 yıldır devam eden çatışmaların çözümü karmaşık. Daha önceki barış çabalarıysa başarısızlığa uğradı. Ama gözlemcilere göre hem Türk hem de Kürtler arasında barışa destek güçleniyor.
Bir gazete PKK’nın rehin tuttuğu asker, polis ve kamu görevlilerini serbest bırakmasını “Barış çabalarının ilk meyveleri” manşetiyle verdi.
Bahçeşehir Üniversitesi’nden siyaset bilimci Cengiz Aktar’a göre bu rehinelerin serbest bırakılması son derece önemli. Olayı, “Kürtlerden olumlu bir jest” diye yorumlayan Aktar, hem kamuoyu hem de devlet tarafından olumlu karşılanan bu adımların yine olumlu karşılıklar bulacağı beklentisi doğurduğunu söylüyor.
Türk hükümeti beklenmedik bir şekilde, geçen yıl Ekim ayında İmralı adasındaki cezaevinde tutulan PKK lideri Abdullah Öcalan’la görüşme başlattı. Uzmanlar Öcalan’ın kamuoyunu bölen bir kişilik olmasından dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi risk aldığını söylüyor.
1984 yılında Kürt hakları ve özerklik için silaha sarılan PKK’yla savaşta 40 binin üzerinde kişi hayatını kaybetti. Örgüt, Avrupa Birliği ve Amerika’nın terör örgütleri listesinde yer alıyor.
Barış ve Demokrasi Partisi eşbaşkanı Gültan Kışanak, önümüzdeki hafta Nevruz kutlamalarında PKK’nın barış yönünde ek adımlar atabileceğini söylüyor. Kışanak’a göre kamuoyunun PKK’dan beklentisi “ateşkes”, ama PKK bu beklentileri aşabilir. BDP eşbaşkanı hükümetten Öcalan’la görüşmeleri “resmi barış görüşmesine” dönüştürmesini istiyor. Ancak Başbakan Erdoğan, PKK çekilmedikçe ve sayıları 3 bini bulan savaşçısı silah bırakmadıkça bu çağrıya olumlu yanıt vermeyi reddediyor.
Milliyet gazetesi yazarlarından Kadri Gürsel ise PKK’dan tek yanlı bir adım beklemiyor. Gürsel, hükümet gerekli garantileri sağlamaz, Kürt sorununun barışçı çözümünü hedefleyen görüşmeler için sağlam bir mekanizma kurmazsa, PKK’nın çekilmeyi ve silah bırakmayı reddedeceğini söylüyor.
‘Başkanlık’ Kozu
Öte yandan PKK’nın elinde bir koz daha var. Başbakan Erdoğan gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koymadan önce, “başkanlık sistemi” istiyor. Erdoğan’ın anayasayı değiştirmek için başka bir partinin daha desteğine ihtiyacı var, ama hiçbir partiden destek yok.
Bununla birlikte Gültan Kışanak, Barış ve Demokrasi Partisi’nin bunu tartışmaya açık olduğunu söylüyor. Kışanak, Türkiye’nin siyasi kültürü ve siyasal kurumsallaşması, toplumsal durumu için “güçlendirilmiş bir parlamenter sistemi” daha demokratik buluyor. Ama başkanlık sistemini tartışmaya karşı çıkmıyor. Kışanak, “Dünyada başkanlık sisteminin de gayet demokratik ve özgürlükçü biçimde uygulandığı ülkeler var” diye konuşuyor.
30 yıldır devam eden çatışmaların çözümü karmaşık. Daha önceki barış çabalarıysa başarısızlığa uğradı. Ama gözlemcilere göre hem Türk hem de Kürtler arasında barışa destek güçleniyor.