Türkiye Muhteşem Yüzyıl’ı Tartışıyor

Türkiye bugünlerde hararetli bir tartışmanın içinde. İzlenme rekorları kıran televizyon dizisi Muhteşem Yüzyıl, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hedefinde. Adı kadar muhteşem kostümlerle ekranlara gelen dizi yalnızca Türkiye’de değil, Türkiye’nin komşu ülkelerinde de ilgiyle izleniyor. Başbakan Erdoğan’a göre dizi, tarihi gerçekleri çarpıtıyor.

Batılı tarihi kaynaklarda adı, “Efsanevi Roksolana” ya da “Aleksandra Lisovska” olarak geçen Hürrem Sultan, albenili kıyafetiyle Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli padişahı “Muhteşem Süleyman”ı, yani Kanuni Sultan Süleyman’ı cezbediyor. Padişahın haremindeki cariyelerin şehvet ve entrikayla dolu yaşamı, Divan-ı Hümayun’daki siyasi rekabetler bu diziyi izleyicilerin gönül tahtına oturttu. Ama Başbakan Erdoğan bu dizinin hayranı değil. “Biz öyle bir Sultan Süleyman tanımadık. Onun ömrünün 30 yılı at sırtında geçti. Sarayda o gördüğünüz dizilerdeki gibi geçmedi,” diyen Erdoğan dizinin yönetmenlerini ve diziyi yayınlayan kanalın sahiplerini “milletin huzurunda kınadığını” söylemişti.

Başbakan ayrıca dizinin incelemeye alınması yönünde yetkililere çağrıda bulunduğunu da söyledi. Dizinin hangi yasayı ihlal ettiği bilinmiyor. Taraf gazetesi yazarı ve siyaset bilimci Cengiz Aktar, tarihin “dindar başbakanın” yanında olmadığını savunuyor. Aktar, Erdoğan’ın her lider gibi tarihi kendi inançlarına göre yazmaya çalıştığını, geçmişteki imparatorların hiçbir yanlış yapmadan ahlaklı yaşam sürdüğüne inandığını söylüyor. Bu imparatorların yalnızca ibadet ettiği ya da iyi kişiler olduğu inancının tarihle çeliştiğine dikkati çeken Aktar, yalnızca Osmanlı değil, tüm güçlü liderlerin birden fazla kadına sahip olduğunu ve zenginlik içinde yaşadığını belirtti.

Türkiye’nin en güçlü politikacısıyla en popüler dizisi arasındaki kavga manşetlere yansıdı, televizyondaki tartışma programlarının baş konusu oldu. Ama dizinin oyuncuları ve yapımcıları gözlerden uzak kalmayı tercih etti. Onlar da dizinin geleceğinin nazik bir dengede olduğunun farkında. Ama sessizliğini bozan, oynadığı Valide Sultan rolünün bir süre önce ölümüyle dizideki görevi sona eren Nebahat Çehre oldu. “Sanata sansür olur mu, dünyada var mı böyle bir şey?” diye soran Çehre, Muhteşem Yüzyıl’a başladığından bu yana eleştiriler yöneltildiğini hatırlatıyor ve dizinin bir masaldan farksız olduğunu savunuyor. Çocuklar da tarihe gittikçe merak duyuyor ve döneme ait çok sayıda tarih kitabı piyasaya çıkıyor.

Başbakan Erdoğan’ın diziye yönelik öfkesi de ters tepmiş durumda. İzleyici patlaması yaşayan dizi kendi izlenme rekorunu kırdı. Ancak konu burada biteceğe hiç benzemiyor. Başbakan’a yakın parlamenterlerden biri, tarihi şahsiyetlerin korunması için Meclis’e yeni düzenlemeler sunulacağı müjdesi verdi bile.

Muhteşem Yüzyıl dizisini izlemeyi sevenlerde öfke ve şaşkınlık hakim; bazıları parlamentonun bir televizyon dizisine yasak getireceği haberinden rahatsız.

Hükümet, tarihi bir mirasın bir televizyon dizisine konu olamayacak kadar önemli olduğunu savunduğu için, “Muhteşem Yüzyıl” dizisinin aynı Muhteşem Süleyman gibi tarihe karışması mümkün. Bazılarına göre Ankara’daki güç odakları yeni, resmi bir tarih yazmaya başlamış durumda.